UÖML’nin yeni mezunlarının diplomalarını Bakan Çubukçu verdi

Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, 47 öğrencinin mezun olduğu Ulus Özel Musevi Lisesindeki mezuniyet töreninde yaptığı konuşmada, mezunları başarılı, mutlu, değişen dünyaya uyumlu, bilgi ve becerilerle donanmış olarak görmenin en büyük arzu ve mutlulukları olduğunu söyledi.

Çubukçu, ‘’Bu kapsamda yaptığımız çalışmalarda amacımız, temel insani ve ahlaki değerlerle donanmış, araştırma, sorgulama ve nesnel düşünme becerileri gelişmiş, hayat boyu öğrenen, insan haklarına saygılı, yeniliğe ve gelişime açık bireyler, gençler olarak yetişmenizdir’’ diye konuştu.

İnsana yapılan yatırımın, yatırımların en pahalısı, en önemlisi ve en uzun vadelisi olduğunu belirten Çubukçu, hükümet olarak bu zahmetli ve sabır isteyen alana göreve geldiklerinden bugüne en büyük yatırımı yaptıklarını kaydetti.

 “Türkiye’nin zenginliği...’’

Çubukçu, bölgesinde ve dünyada güçlü aktör olma yolunda emin adımlarla yürüyen Türkiye’nin en büyük zenginliklerinden biri genç nüfusuysa, diğerinin de bu topraklarda bir arada yaşama, barış, hoşgörü ve adalet anlayışının yerleştirilmesi ve uygulanmasında örnek teşkil etmesi olduğunu ifade etti.

Nimet Çubukçu, ‘’Farklılıklarımız bizim en önemli zenginliğimiz, geçmişten gelen mirasımızdır. Bu mirası eğitim üzerinden korumak ve güçlendirmek için de çok önemli pek çok projeyi hayata geçirmiş durumdayız’’ diye konuştu.

Bu eğitim öğretim yılına ‘’Barış, hoşgörü ve birlikte yaşama kültürü’’ dersi ile başladıklarını, farklı yaşam kültürü ve farklı inançların hoşgörü sayesinde bir arada yaşayabildiklerini vurguladıklarını anımsatan Çubukçu, buna bir kez daha vurgu yapmak istediğini söyleyerek, şöyle konuştu: ‘’Lozan Anlaşması’nın hükümleri çerçevesinde güvence altına alınan azınlık okullarımız, bu kapsamda eğitim-öğretim görevlerini eksiksiz yapıyor ve yetiştirdikleri öğrencilerle ülkesine çok değerli katkılar sağlıyor. Bizleri uluslararası arenada çok önemli başarılarıyla gururlandırıyorlar. Bu okullarımızın bilimde, kültür-sanatta, edebiyatta öne çıkmış birçok şahsiyet yetiştirdiklerini biliyoruz.

Bugün itibariyle Musevi azınlık okullarımızda toplamda 527 öğrenciye eğitim-öğretim veriliyor. Diğer azınlık okullarından farklı olarak Musevi azınlık okullarımızda İbranice ve Din dersleri dışında tüm dersler Türkçe okutuluyor.

Bakanlığımız, azınlık okullarında okuyan çocuklarımızın her alanda sorunsuz ortamda eğitim görmeleri için gerekli tedbirleri bugüne kadar aldığı gibi, bundan sonra da almaya devam edecektir.

Ülkemize ve dünya barışına önemli katkılar sağlayacaklarına, önemli başarılara imza atacaklarına inanç duyduğumuzu belirtmek isterim. Hayallerinize ve değerlerinize her zaman sahip çıkın, her zaman arkanızda olduğumuzu, size büyük bir inanç ve sevgi beslediğimizi unutmayın.’’

Musevi okullarının mezuniyet törenine kendisini iki ay önce davet eden Musevi Cemaati Onursal Başkanı Bensiyon Pinto’ya teşekkür eden Çubukçu, konuşmasının ardından okul birincisi Rafi Kohen’e diplomasını verdi.

 “Lise için çok özel bir gün’’

Türk Musevi Cemaati Başkanı Herman da bugünün, mezunların hayatları boyunca anımsayacakları bir gün olduğunu belirterek, ‘’Ulus Musevi Lisesi tarihi için de çok özel bir gün. Binlerce lise arasında çok az okula nasip olabilecek bir ziyarete, Sayın Bakanımız Nimet Çubukçu’nun mezuniyet törenine katılmasına tanık oluyoruz’’ dedi.

Öğrencilerin toplum için faydalı birer birey olarak yetişmesinin en büyük hedefleri olduğunu ifade eden Herman, ‘’Bugün hayatta bir basamak daha yukarı çıkıyorsunuz. Her anınızı bilinçli ve dolu dolu yaşayarak daha nice basamakları başarı ve mutlulukla çıkmanızı dilerim’’ şeklinde konuştu.

Ulus Özel Musevi Okulları Vakfı Başkanı Şapat Aviyente de hayatın sınavlarla dolu olduğunu belirterek, mezunlara sınavlardan korkmamalarını öğütledi.

Aviyente mezunlara, “Siz her nerede olursanız olun, bu vatanın ve bu cemaatin parçasısınız, bunu asla unutmayın’’ dedi.

Okul Müdürü Funda Kara da hazırlık ve dört yıl lise eğitimi olmak üzere eğitim veren okulun ilk kez 12. sınıf mezunlarını verdiğine işaret etti.

Kara, ‘’Ben ve öğretmenleriniz üniversitede, sosyal hayatta ve iş hayatında okulunuzu en iyi şekilde temsil edeceğinizden, Atatürk ilkelerinden ayrılmayacağınızdan, kültürünüze ve değerlerinize sahip çıkıp, vatanınıza ve milletinize hayırlı insanlar olacağınızdan eminiz’’ şeklinde konuştu.

Mezuniyet Törenine ayrıca İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü   Muammer Yıldız, İstanbul İl Milli Eğitim  Özel Okullardan Sorumlu Şube Müdürü  Mustafa Altnsoy, Beşiktaş İlçe Milli Eğitim Müdürü  Şeref Çalışır, Beşiktaş İlçe Milli Eğitim Şube Müdürleri Serpil Çakmak- Ayhan Örenç -Recep Eryılmaz, Beşiktaş Kaymakamı Sadettin Yücel de katıldı.

RAFİ KOHEN’in mezuniyet konuşmasından

Kohen, “30 Haziran 2010 tarihinden itibaren, ben, Ulus Özel Musevi Okulları’nın bir mezunu olacağım; çünkü, bu okula ilk adım attığım günden bugüne, tam on iki yıl geçti.

Evet, ben, sadece altı yaşında, küçük dünyası içinde yaşayan, çevresindekilerin farkına henüz varamamış, hayatın zorluklarını, en sevdiği oyuncağın elinden alınması ile sınırlandırmış, en büyük başarı ve mutlulukların, özel günlerde gelen hediyeler olduğunu zanneden, bir birinci sınıf öğrencisi olarak başladım, bu kurumun bir parçası olmaya...

Şimdi, çağdaş, erdemlerine, değerlerine ve prensiplerine son derece sahip çıkan, bilgi ve tecrübe ile donanımlı, kültürel, sosyal, zihinsel ve duygusal açıdan gelişmiş, on sekiz yaşında bir lise mezunu ve genç olarak, bu kuruma veda ediyorum. Bu iki uçurum arasındaki vadiyi, inşa ettiği köprü ile geçmeme yardımcı olan Ulus Özel Musevi Okullarına ve bu kurumun parçası olan herkese, gönülden teşekkür ediyorum” dedi. Konuşmasında ailesine de teşekkür eden Rafi Kohen sınıf arkadaşlarına hitap ederek konuşmasını sonlandırdı.

GALYA MOLİNAS’tan mezunlara

tavsiyeler

Törene konuk konuşmacı olarak katılan Coca-Cola Türkiye Başkanı Galya Frayman Molinas da Musevi Lisesi’nin aldığı dereceleri hep takip ettiğini belirtti. Molinas şöyle konuştu: “Dünyanın dönüşümden geçtiği çok ilginç, fırsat ve zorlukların iç içe geçtiği bir dönemde lise hayatını tamamlıyorsunuz.

Öyle bir dünyada yaşıyoruz ki, nüfusu önümüzdeki birkaç sene içinde 8 milyarı bulacak.İnsan hayatı giderek uzuyor.

Öyle bir dünya ki doğal kaynaklar hızla tükeniyor.

Ve bu değişim içinde dünya ekonomisinin ekseni gelişmiş ülkelerden gelişmekte olan ülkelere kayıyor.

Dünyanın değişen dinamiklerini takip edip bunları atacağınız adımlara yansıtmanız ilerlemenizi sağlayacaktır. Geleceğin meslekleri ve fırsatları bu dinamikler etrafında şekillenecek.

Hepimiz sürdürülebilir büyümenin peşinde olacağız.

Yoksulluğa çare arayacağız.

İnsan ömrünü daha da uzatmanın yollarını araştıracağız.

Doğal kaynakları dönüştürecek teknolojileri geliştireceğiz.

Doğayla barışık yaşamayı öğreneceğiz.

Farklı disiplinlerin hibrid mesleklerde hayat bulduğunu göreceğiz. Yaşadığımız sorunların çözümleri çok çeşitli disiplinlerden, yaratıcı, zeki, cesur, değerleri olan ve hayal kurabilen kişilerin elinde olacak.

Değerli Arkadaşlarım, bugünden sonra, her biriniz küresel yetenek havuzunun bir parçası oluyorsunuz. Gelişmekte olan bir ülkede yetişmiş olan sizler bu anlamda avantajlısınız. Son derece esnek olmanızı gerektiren, zekanızı her gün zorladığınız bir ortamda büyüdünüz. Ama bilin ki rekabet edeceğiniz kişiler sadece Türkiye’de değil, onlar Çin’de, Hindistan’da, Rusya’da. Bugün vasıfsız bir işçi bile Çin’deki işçiyle rekabet ediyor. Sizleri zorlu bir rekabet bekliyor.

Kim olduğunuzu, katacağınız değeri bilerek yürüyün.

Diyeceğim şudur ki genç kardeşim, ne yaparsan yap, hangi mesleği seçersen seç, sıradan olma. Bir fark yarat.

Birikiminle, zekanla, donanımınla dünyanın dönüşümüne katkıda bulun.

Sevdiğin işi yap.

Tanrının bize bahşettiği büyük değeri, zamanını iyi kullan.

Ve elde ettiğin her başarıyı, her aşamayı kutla.

Yolun açık olsun.”