Belirsiz bir ekonomide şirket değerini korumak

Şirket sahipleri arasında ortak bir yanlış kavrayış, ekonomi ve pazar trendlerinin şirket değerini belirleyen faktörler olduğudur. Şirket sahipleri kötü bir senaryoyla karşılaştıklarında korkudan felç olur. Ekonomik koşullardan bağımsız olarak şirket değerini arttırabilecek günübirlik işleri ihmal ederler. Bu üç ana fikirle yola çıkarak Mark Jordan’ın yazdığı kitap şirket satışları konusunda geniş bilgiler içeriyor.

Orta ölçekli yatırım bankası Vercor’un Başkanı Marc Jordan, şirket değerinin aslında harici ve dâhili unsurlarının bir bileşimi olduğunu göstermekte. Bunların arasında da en önemlisi, artan ve uzun vadede gelişen satışlar, kâr marjı ve kazanç eğilimleridir. Yazar aynı zamanda şirketin en değerli varlıklarını güçlendirmenin güçlü bir yönetim ekibi oluşturmanın ve korumanın ve şirket değerini arttırmakla ilgili olarak eldeki entelektüel mülkiyeti değerlendirmenin yeni yolları bulmanın önemini vurgulamakta.

Jordan, şirket değerini koruyan unsurlarla ilgili araştırmasını, müşterilerinin bir şirketi satmadan önce onun değerini arttırmakla ilgili arayışlarında edindiği kendi tecrübelerinden yola çıkan tavsiyelerle güçlendiriyor. “Şirket sahipleri şirketlerinin değerini arttırmak ya da satışa hazır hale getirmek için ekonominin iyileşmesini beklemek zorunda değiller; bunu hemen şimdi yapabilirler,” sözleri ile kitabını yazmaya başlıyor.

Şirketlerini elden çıkartmak isteyenler için ortak bir nokta, kendileri için iyi bir anlaşma elde etmek ve şirketi bir üst seviyeye taşıyacak yetenekte bir lidere devretmektir. İdeal olarak önceden hazırlıklarınızı yapmış ayrılma planını belirlemişseniz şirket değerini azami kılınabilir.

Açıkça belirtmek gerekir ki şirketi elden çıkartmak için en iyi zaman performansın zirvede olduğu ya da şirketin sürekli büyüme sinyalleri verdiği zamandır. 

Satış esnasında yapılan hazırlığın önemi büyüktür. Şirketin olumlu yönlerini ortaya çıkartmak şirket sahibinin sorumluluğudur.  

Şirketin satılabilirliğini etkileyen birçok faktör vardır. Yabancı ve yerli rekabetin boyutları pazara giriş ve önündeki engeller, pazar büyüklüğü ve sektör büyümesi gibi faktörler haricidir. Ve kontrol edilemez değişkenlerdir. Herkes aynı kısıtlamalarla uğraşmak zorundadır.

Marc Jordan, kitabın geniş bir bölümünde pozitif satış ivmesini sürdürmenin zannedildiğinden çok daha kolay olduğunu savunuyor. Sorunlu alanları tanımlamak, ürün tekliflerini rakiplerinkiyle karşılaştırmak, şirketi analiz ederken profesyonel şirketlerden yardım almak, müşteri memnuniyetini sağlamayı baz alarak değişen müşteri davranışlarıyla uyumlu olmak, sektör trendlerinden haberdar olmak, mevcut satış stratejilerini değerlendirmek, satış ve pazarlama planı geliştirmek şirket satışının doğru ve kolay yoldan gerçekleştirilebileceğini gösteriyor.

Marc Jordan, kitabın ilerleyen bölümünde, kâr payını arttırmanın faktörlerini ele alıyor. Bu faktörler, gerçekleri en iyi şekilde görmek, maliyetleri yönetmek, satış fiyatlarını tekrar ele almak, spesifik olmak, pazarı her türlü gelişimiyle birlikte takip etmek, ürün tanıtımına yatırım yapmak, yüksek kâr payına sahip ürünleri ortaya çıkartmak, düzenli denetleme yapmak olarak değerlendiriyor.

Jordan’ın değindiği diğer bir konu ise güçlü bir yönetim ekibi oluşturmanın önemiydi. Yeteneği tanımak tecrübe, yeteneği çekmek para ve yeteneği ihtiyaca göre konumlandırmak da mükemmel yönetim özellikleri gerektirir.

Sonunda nereye varmalısınız?

Bir şirket sahibi olarak daima mükemmeliyetin peşinde koşmalısınız. Şirketinizi nihai olarak satmaya karar verdiğinizde satıştan elde edeceğiniz gelecekteki sahibinin şirketinize ne kadar değer vereceğine bağlıdır.