Hawaii’den Türkiye’ye uzanan yardım eli

Yardımın sınırı yoktur. İşte bu gerçeği en güzel şekilde ispatlayan Harry ve Jeanette Weinberg Vakfı, her yıl merkezi olan Hawaii’den Türkiye’ye, birçok cemaat kurum ve kuruluşuna yardım ulaştırıyor

Virna BANASTEY Toplum
21 Temmuz 2010 Çarşamba

Dünyanın en büyük yardım kuruluşlarından biri olan ve ‘şeffaflığı’ ile bilinen Harry ve Jeanette Weinberg Vakfı, her yıl tüm dünyada yüz milyon dolarlık yardım yapıyor. Yarım asırlık bir tarihi geride bırakan vakıf, şu anda kurucularının vizyonlarını devam ettiren üçüncü nesil tarafından yönetiliyor.

Yardım ederken coğrafi öncelikleri olmasına rağmen dünyanın tüm bölgelerine ulaşmayan çalışan vakfın yardımları uzun süredir, UÖMO’dan Or-Ahayim Hastanesi’ne kadar birçok kurumda kendini gösteriyor. Son altı yıldır Ulus Özel Musevi Okulları’na önemli miktarda bağış yapan dernek, okulun sosyal etkinliklerinin artmasına ve yurt dışı projelerde daha etkin rol almasına yardımcı oldu. Derneğin mali işlerinden sorumlu Barry I. Schloss ile Türkiye’ye yaptığı ziyaret sırasında görüştük.

Harry ve Jeanette Weinberg’in hikâyesini öğrenebilir miyiz?

Harry Weinberg, 1911’de doğduğu topraklar olan Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nu terk ederek Amerika’ya giden genç bir çiftin dört çocuğunun ikincisi olarak dünyaya geldi. Amerika’ya taşındıktan sonar Weinberglerin üç çocuğu daha oldu. Yedi kardeşli bir ailede, zor koşullar altında büyüyen Harry, yoksulluğun tek çaresinin çok çalışmak olduğunu öğrendi.

Küçük yaşta iş dünyasına atılan Harry, bir süre babası ile çalıştıktan sonra dışa açılmaya karar verdi. Azmi ve ahlâklı çalışması ile kısa sürede çok yol aldı. 1950’lerde New York, Dallas ve Honolulu arasında sefer yapan bir otobüs şirketinin sahibi idi. Daha sonra da gayrimenkul sektörüne adım atarak bu alanda büyük kazanç sahibi oldu. Hayatını kaybettiği 1990 yılında, Hawaii’deki en büyük bireysel gayrimenkul yatırımcısıydı.

Harry Weinberg’in en büyük özelliği ise kazandıklarını her zaman paylaşmasını bilmesiydi. İkinci Dünya Savaşı sırasında Almanya’dan kaçarak gelen Yahudilere yardım eden Weinberg, yardımlarını sürekli gerçekleştirebilmek amacıyla 1959 yılında Harry ve Jeanette Weinberg Vakfı’nı kurdu.

Jeanette Weinberg 1989’da, Harry Weinberg ise 1990’da öldü. Geride, bir çocuk, dört torun ve ABD’nin en büyük özel vakıflarından birini bıraktılar.

Vakfın çalışmalarından biraz bahseder misiniz?

Harry ve Jeanette Weinberg Vakfı, öncelikli olarak ABD içinde Hawaii, Maryland ve New York’da, ABD dışında ise eski Rus Cumhuriyetleri ile İsrail’de, imkânları yetersiz olanlara yardım etmeyi amaçlar. 2009 yılında 50. kuruluş yılını kutlayan vakıf, yılda ortalama yüz milyon dolarlık bağış yapıyor. Barınak, gıda, sağlık gibi temel insani ihtiyaçlar sağlamayı hedefler. Yoğunlaştığı topluluklar ise yaşlılar ve Yahudi cemaatleridir.

Harry Weinberg, 1988 yılındaki İsrail gezisi sırasında ziyaret ettiğini bir yaşlı bakım evinin kötü durumundan çok etkilendi. Ondan sonra gördüğü beş bakım evinde de, yaşlıların havalandırmasız, rahatsız ortamlarda yaşadıklarını görünce Amerikan Yahudi organizasyonu Joint’e bir milyon dolarlık bir çek yazdı. O günden itibaren, yaşam süresi artan ve ona bağlı olarak da kişisel ihtiyaçları fazlalaşan yaşlılara daha fazla ilgi göstermeyen başlayan vakıf, yaşlıların kendi başlarına yaşayabileceği ortamlar yaratmayı hedefliyor.

Yakın zamanda yürüttüğünüz veya destek verdiğiniz projeler nelerdir?

İleri yaştakiler yardıma çok ihtiyacı olmasına rağmen en az yardım alan oluyorlar . Bu nedenden ötürü Harry and Jeanette Weinberg Vakfı,  yardımlarının büyük bölümünü bu yaş grubuna vermeyi uygun görüyor.

Yardımlarımız, yaşlıların evdeki hayatlarını kolaylaştıracak olanakların iyileştirilmesi, bakım evleri gibi yerlerin inşası ya da imkânlarının düzeltilmesini, yaşlılara toplumsal beceriler ve etkinlikler sağlayacak programlar ve yerler üzerinde yoğunlaşıyor.

ABD’deki programlarımızın başında ‘Aile ve bakıcılar için destek programı’ geliyor. İstatistiklerin gösteriyor ki, kronik rahatsızlıkları olan ya da fiziksel açıdan yetersiz olan yaşlıların büyük çoğunluğu, aileleri, yakınları ya da profesyonel olmayan bakıcıları tarafından bakılıyor. Maalesef herkesin, büyükleri için profesyonel yardım sağlama imkânı yok. Biz de bundan yola çıkarak, Amerika’nın birçok eyaletinde bu tip insanlara bakanlar için bir destek grubu oluşturduk. Ailelerin bir araya gelmesi, soru ve sorunlarını paylaşmasına, destek bulmalarına yardımcı oluyor. Bu alanda fikir ve proje geliştirenleri maddi olarak destekliyoruz. Bir şehirde, engellilerin en uygun şekilde yaşaması için ‘örnek ev’ kavramı yaratıldı. Başka bir eyalette ise kiliselerin işbirliği ile bakıcılar için eğitimler sunuluyor.

2009 YILINDA VAKFIN YAPTIĞI YARDIMLARDAN BAZILARI…

Yaşlılara yönelik programlara destek amacıyla American Jewish Joint Distribution Committee (Joint)’e 3.775.000 $,

Düşük gelirli yaşlılar için yapılacak 300 konutluk ev projesi için Homes for America’ya 2 milyon dolar,

İsrail’deki yaşı geçkinler için hizmet veren ESHEL’e dokuz farklı projesinde kullanılmak üzere 2 milyon dolar,

Yaşlılar için etkinlik merkezinin kuruluşu ve inşası için, Baltimore Yaşlılar ve Emekliler Komisyonu’na 500.000 dolar,

Yaşlılar için evleri ve yaşadıkları çevreyi daha uygun hale getirmeyi, onlara destek programları oluşturmayı hedefleyen Yaşlılara Uygun Mahalleler Programı için Baltimore Yahudi Cemaati’ne 350.000 dolar,

Çocuklara uygulanan terapi saatlerini arttırmak için Hayfa’daki Boris Milman Otizm Merkezi’ne iki yıl içerisinde 250.000 dolar,

Kamuoyunda Alzheimer hastalığı ile ilgili farkındalığı arttırmak ve Alzheimer hastaları ile ailelerine destek sağlamak için İsrail Alzheimer Derneği’ne, üç yıl boyunca yılda 91.000 dolar,

Düşük gelirli kadınların iş sahibi olabilmeleri ve iş kurabilmelerine yardımcı eğitim programları için Hayfa’daki Kadınların Ekonomik Bağımsızlığı Derneği’ne, üç yıl içerisinde 240.000 dolar.

Vakıf olarak Türkiye’ye ilk gelişiniz ne zamandı?

Türkiye’ye ilk kez 1993 yılında geldik. Barınyurt’un durumundan çok etkilendik ve 150.000 dolarlık bir bağış yaptık. Daha sonra Or-Ahayim Hastanesi’ne çeşitli bağışlarımız oldu. Bir ambulans edinmelerine katkı sağladık.

Yardımlarımız Yahudi cemaati ile de sınırlı kalmadı. 1999 depreminden sonra yardımlarımızı Hahambaşılık ve cemaat yönetimi aracılığıyla devlet yetkililerine ilettik. Son altı yıldır da UOML’ye  katkı sağlamaktayız.