Yahudi bir anne ile Lübnanlı bir babanın çocuğu olarak Şili’de dünyaya gelen Nicolás Massú, büyük zorluklar ve mücadelelerle, dünya tenis sıralamasında yükselmeye devam ediyor
Nicolás Alejandro Massú Fried, 10 Ekim 1979’da Yahudi Sonia Fried ile Lübnan kökenli Manuel Massú’nun çocuğu olarak Şili’de doğdu. Kazanmış olduğu iki olimpik altın madalya ve yükselmiş olduğu ATP sıralaması dokuzunculuğu ile “Vampiro” olarak anılmakta.
Tenis ile beş yaşındayken dedesi tarafından tanıştırılan Massú, on iki yaşından itibaren Valle Doradı Tenis Akademisi’nde gelişimini sürdürdü. Kendisinin önemli silahları arasında yer alan güçlü forehand’i ve çift el backhand’i bu akademideki eğitimi süresince geliştirdi. Gelişimine ise Florida’daki Nick Bollettieri Akademisi’nde(1) Marcelo Rios ile birlikte sürdürdükten sonra, Barselona’daki High Performance Center’a geçiş yaptı.
Massú, 1997 yılında profesyonel tenise geçiş yapmış olup aynı yıl, Junior’lar için sene sonu turnuvası olan Orange Bowl’u kazanmayı başardı. Ayrıca Wimbledon’da Luis Horna ile Amerika Açık’ta da vatandaşı Fernando Gonzales ile genç çiftler şampiyonluklarını kazandı.
1998 yılında İspanya’da ilk turnuvasını kazanan Massú, sonraki ay Ekvator’da ilk “challenger” turnuvasını kazandı. Sonrasında İtalya’da ikinci kez bir “challenger” turnuvasını kazanan Massú Ekvator’daki şampiyonluğunu bu sene de tekrarladıktan ve Şili’deki turnuvayı da kazandıktan sonra ATP sıralamasında ilk 100 oyuncu arasına girmeyi başardı.
Mayıs 2000’de, Florida’daki toprak kort turnuvasında, ilk defa bir ATP turnuvasında finale çıkmayı başardı fakat final maçında Fernando Gonzales’e mağlup olmaktan kurtulamadı. Ağustos ayında ise başka bir vatandaşı olan Marcelo Rios kendisini Amerika Açık’ın dışında bıraktı. 2001 yazında Maccabiat oyunlarına katılan Massú bu oyunlardan zafer ile ayrıldı.
Massú’nun ilk ATP turnuva zaferi Şubat 2002’de Arjantin’de ev sahibi Agustin Calleri’yi maç sayısından geri gelip yenerek geldi. Sonraki sene Calleri kendisinden rövanşı henüz birinci turda alıp, Massu’nun sıralamalarda ilk yüzün dışına düşmesine sebep oldu.
Massú bir müddet daha “challenger” turnuvalarında oynadıktan sonra ikinci ATP zaferini Temmuz 2003’te Hollanda’da kazandı. Sonraki hafta Kitzbuhel (Avusturya)’da finale çıkarak sıralamada ilk 50’nin içine girmeyi başardı. Senenin geri kalanında da başarılı performansını sürdüren Massú Palermo’da üçüncü ATP zaferini kazandıktan sonra Madrid Tennis Masters finaline yükseldi fakat burada Juan Carlos Ferrero’ya yenildi. Bu başarılı performanslar Massú’yu dünya sıralamasında 12.’lige kadar çıkardı.
Bu arada Arjantinli Gabriel Markus yerine koç olarak Şilili Patricio Rodríguez ile çalışmaya başladı. Bir evvelki sene finalde kaybettiği Kitzbuhel turnuvasını bu sefer kazandıktan sonra 2004 Atina Olimpiyatları’na katıldı. Bir evvelki olimpiyatlardaki başarısının ardından bu sefer 21 Ağustos günü Fernando Gonzales ile birlikte çiftlerde altın madalyayı kazanan Massú, bir sonraki gün ise Amerikalı Mardy Fish’i yenerek teklerde de altın madalyayı kazanmayı başardı. Kendisi maç sonrası yaptığı röportajında o anı kariyerinin en önemli hatırası olarak gösterip on yıl sonra dönüp baktığında bu başarısının onu çok mutlu edeceğini söylemiştir. Bu başarısıyla, ATP sıralamalarında dokuzunculuğa kadar yükseldi.
Fakat 2005 yılı, onun için kötü başladı. Kasık ameliyatı dolayısıyla sezonun büyük bir kısmını tedavi ile geçiren Massú, bir evvelki sezonda gösterdiği performanstan çok uzaktı ve 2005 yılını ardı ardına altı maç kaybederek kapattı. 2006 yılına nispeten daha iyi bir başlangıç yapan Massú, Şili’de finalde kaybettikten sonra, Brezilya’da 6. kez ATP turnuvası kazanmayı başardı. Temmuz ayında ise Kazablanka Turnuvası finalinde Novak Djokoic’e kaybeden Massú, 2007 Ocak ayında Şili’deki turnuvasının finalinde yine kaybettikten sonra bir müddet daha sakatlık dolayısıyla sahalardan uzak kaldı. Sakatlık sonrası çıktığı sekiz maçı da kaybeden Massú bu seriyi Ekim ayında St. Petersburg’da sonlandırabildi.
2008 yılı da Massú için hayal kırıklıklarıyla geçti. Ocak’da, Vina del Mar Turnuvası’na ilk turda veda ettikten sonraki başarısız sürecin ardından 138. sıraya kadar geriledi. Sezon sonuna doğru kazandığı “Florianopolis II” ve finale çıktığı iki challenger turnuvasının ardından yeniden ilk 100 arasındaki yerini aldı.
2009 yılında Hırvatistan’a karşı oynanan ve genelde oldukça başarılı maçlar çıkardığı (45 maçta 29 galibiyet ve toprak kortta 21 maçta 17 galibiyet) Davis Cup’ın açılış maçı dahil olmak üzere ardı ardına beş maçı kaybederek kötü bir başlangıç yapan Massú Indian Wells Masters’da bu başarısızlık serini sonlandırmayı başardı. Massú, şu anda ATP sıralamasında 93. sırada yer alıyor.
Massú tipik bir toprak kort oyuncusunda bulunması gereken iyi baseline oyun tarzı ve üst düzey forehand ve backhand’ini başarılı bir şekilde uyguluyor. Sakatlıklar dolayısıyla bir türlü beklenilen düzeye gelemeyen Massú, savaşçı karakteri ve zor durumlardan geri dönüşleri ile tanınıyor. Özellikle ülkesini temsil ettiği maçlarda daha iyi performanslar çıkardığını söylemek de yanlış olmayacaktır.
(1) Nick Bolletieri, Andre Agassi, Jim Courier, Monica Seles, Mary Pierce, Maria Sharapova, Jelena Jankovi, Nicole Vaidišová, Tommy Haas, Max Mirnyi, Xavier Malisse, Venus Williams, Serena Williams, Martina Hingis, Boris Becker gibi ünlü tenisçilere koçluk yapmış ve gelişimlerinde önemli rol oynamıştır.
