UÖMO, farklı projelerle öğrencilerin ufkunu açıyor

Ulus Özel Musevi Okulları, öğrencilerini birer dünya vatandaşı olarak yetiştirmek adına uluslararası birçok projeye imza atmaya devam ediyor. Comenius proje kapsamındaki İspanya, İtalya, Polonya ve İngiltere’deki okullarda gerçekleştirilen ortak projeler, öğrencileri çağdaşlaşma yolunda bir adım daha ileri taşıyor

Sibel KONFİNO Toplum
10 Mart 2010 Çarşamba

İbranice Bölüm Başkanı Marie Haleva, İngilizce öğretmenleri Aylin Kan, Lusi Yaeş ve Sosyal Bilgiler Öğretmeni Nil Pinto uluslararası projelerin koordinatörlük görevini başarıyla yürütmekteler. Kültür alışverişinin öğrencilerin hayatını olumlu yönde etkilediğini ve onları çağdaş birer dünya vatandaşı olma yolunda pekiştirdiğini belirten öğretmenler projelerin ana hatlarını paylaştılar.

MARİE HALEVA

İki sene önce gelen bir telefon sonrası Reali School ile “Türkiye ve İsrail’de günlük yaşam” adlı bir proje başlattık. Amacımız öğrencilerimizin İsrail’in bilinmeyen farklı yönlerini tanımaları, oradaki yaşam hakkında bilgi sahibi olmaları ve oradaki çocukların da Türkiye’deki Yahudi yaşamını, farklı gelenek ve görenekleri tanımaları idi. Öğrencilerimiz, Reali School’daki çocuklara aktarabilmek için, fazla bilgi sahibi olmadıkları cemaatlerini de tanımış oldular. 25-30 Ekim tarihlerinde 8. sınıf öğrencilerinden on kişilik bir grup ile İlköğretim Müdürümüz Emine Kandemir’in de katıldığı bir gezi düzenledik. Hayfa’da öğrencilerin evlerinde misafir olarak kaldık. Birçok yer gezdik.  Dinlerarası hoşgörünün yaşandığı bölgeleri tanıttılar. Öğrencilerimiz yeni dostluklar kurma imkânı buldular.  Bu iletişimi kaybetmemek için bilgisayar ortamında üç boyutlu ortak bir program oluşturduk.  Böylece sanal ortamda bile olsa arkadaşlıklar devam ediyor, bilgi paylaşımında bulunuluyor. İnşallah önümüzdeki günlerde bizler de onları İstanbul’da misafir etme imkanı buluruz.

AYLİN KAN- LÜSİ YAEŞ

Avrupa Birliği’nin “Hayat Boyu Öğrenme Programı” olan Comenius Projesi, birden fazla okulun bir arada yürüttüğü bir eğitim projesidir. İlköğretim öğrencilerimiz 2009-2011 yılları arasında İspanya, İtalya, Polonya ve İngiltere ile “Çevre ve Su” konulu bir çalışma gerçekleştirecekler.  Amaç onların diğer ülkelere gitmeleri ve oralarda proje kapsamında çeşitli faaliyetlere katılmaları.

 Hangi öğrenciler Comenius Projesine katılabiliyor?

6 ve 8. sınıflar arası Comenius grubunda görev almak isteyen, sorumluluk sahibi, yurt dışında kendine yetebilen, kendine güvenen,  İngilizceyi iyi kullanabilen ve yeni kültürlere açık her öğrenci katılabiliyor. Sene başında panoya astığımız listeye göre öğrenciler başvuruda bulundu. Ancak bir süre sonra 16 öğrenci kesinleşti ve faaliyetlerimize onlarla devam ettik. Bu öğrenciler diğer ülkelerden gelen arkadaşlarını evlerinde misafir ettiler. İngilizceyi doğal hayatta kullanma imkanı buldular. Farklı kültürlerle tanışma fırsatını elde ettiler.

Hazırlık aşamasında neler yaptınız?

Diğer ülkelere gitmeden önce çocuklarımız birtakım çalışmalar yaparak hazırlanıyorlar. Konumuz çevre olduğu için öncelikle okulumuzda kâğıt atık toplama bilincini yerleştirebilmek adına her sınıfa atık kutuları koyduk. Başarılı olduğumuzu düşünüyoruz.  Aralık ayında birbirimize Noel ve Hanuka Bayramını anlatan iyi dilek kartları hazırladık. Mektuplaşmaya başladık. Projenin ilk öğrenci toplantısı 21-26 Şubat tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleşti.  17-21 Mayıs’ta ise, biz İtalya’ya gideceğiz.

İstanbul’daki program neleri içeriyordu?

İlk olarak okulumuzu tanıttık. Her ülke yaşadığı şehri ve okulu tanıtan bir sunum hazırladı. İlk gün Ortaköy Sinagogu ve Ortaköy Camii ziyaret edildi.  Diğer günlerde konumuz su ve çevre olduğu için Kâğıthane İçme Suyu Arıtma Tesisi’ne götürdük. Ardından Yerebatan Sarnıcı’nı ziyaret ettik.  Ertesi gün Türkiye’nin her köşesindeki tarihi yerleri görme fırsatı buldukları Miniatürk’e bir gezi düzenledik. Aynı gün Sütlüce’den tekneye binerek Boğazı gezdirdik.

Projenin diğer ayağı da çok dilli bir sözlük oluşturmaktı. Katılımcı ülkelerin dillerinde üç ana tema dâhilinde belirli kelimelerin bulunacağı sözlüğün çalışmalarına devam ettik. Lise öğrencilerinden bir grup hazırladıkları su temalı projeyi bizlerle paylaştılar.

Katılımcı ülkeler İstanbul’a hayran kaldılar, yemeklerimize bayıldılar.  En büyük gurur kaynağımız da öğrencilerimizle gurur duymamız gerektiğini söylemeleriydi.

  İtalya’da gerçekleşecek olan projenin ikinci ayağı için hazırlıklar devam ediyor mu?

Orada “Ailemiz ve çevremiz” konusu işlenecek. Öğrencilerimiz ailelerini tanıtıcı albümler hazırlayacaklar. Çevre bilincini gösteren bir poster çalışması yapılacak. Aynı zamanda “ne kadar çevreciyiz?” konu başlığı altında bir anket gerçekleştireceğiz. Her ülke bu çalışmayı yapacak ve daha sonra bir grafik hazırlanacak. Böylece bir farkındalık yaratabilmeyi de amaçlıyoruz.

NİL PİNTO

  Hamburg Projesi ne zaman başladı ve ne şekilde yürütülüyor?

5 sene evvel Türkiye aşığı Alman bir öğretmen, o zamanlarda okulumuzun sosyal bilgiler öğretmeni olan Fırat Güllü ile tesadüfen tanışarak ortak bir proje çalışmasına başlıyorlar. İki etaptan oluşan bu çalışmanın ilk etabında Alman öğrenciler bizi ziyarete geliyorlar. 1 haftalık bu süreçte onlara İstanbul’u tanıtıyoruz. UÖMO olarak iki amacımız var. Uluslararası bir projenin içinde bulunmak ve tüm 7. sınıf öğrencilerimizin İstanbul’u algılamalarını sağlamak.

Tarihi İstanbul, üç dinin birleştiği İstanbul ve yaşayan İstanbul temalarını işliyoruz. Her günün sonunda okulumuza gelerek bilgisayarda çalışmalar yapıyoruz. 5. gün ise öğrenciler dört gruba ayrılarak farklı gözlerden İstanbul’u yorumluyorlar.

Projenin ikinci ayağında ise Hamburg’da günlük yaşam konusu işleniyor. 18-25 Nisan tarihleri arasında 7-8 öğrenci ile birlikte Hamburg’a gideceğiz. Öğrencilerimiz hiç tanımadıkları kültürdeki bir ailenin yanında kalarak çok farklı ve yararlı bir deneyim yaşayacaklar. Derslere girecekler, neler okutulduğunu görecekler, Alman gençliğinin günlük yaşantısını ve geleneklerini öğrenebilme şansını yakalayacaklar.

Bu projeler sizce öğrencilere ne gibi kazanımlar sağlıyor?

Öğrencilerimiz yaşadıkları şehrin günlük yaşayışı ve geçmişi hakkında inanılmaz bilgiye sahip oluyorlar. Farkındalıkları artıyor. Çocuklarımız; farklı kültürden gelen birini evinde misafir etmenin sorumluluğunu alıyor ve farklı paylaşımlarda bulunuyorlar. Değişik bir kültürü farklı açılardan görme şansına sahip oluyorlar. Ayrıca belki de en önemlisi kendilerine olan güvenleri artıyor.