SİNAGOGLARIMIZIN İDARİ MÜDÜRLERİ; GABAYLARIMIZ (11)

Sinagoglarımızın gabaylarını tanıttığımız yazı dizimizin bu haftaki durağı Prens Adalarının en yeşili olan Heybeliada’da Beth Yaakov Sinagogu. Bu adaya bir zamanlar bakır madeni çıkarıldığı için Halki, yani bakır ismi verilmiş. Ancak daha sonra bir heybeye benzediğinden Heybeliada adını almış

Sibel KONFİNO Toplum
17 Eylül 2008 Çarşamba

Heybeliada Sinagogu Gabayları Dr. Şlomo Abuaf ve Sami Tovim

Büyükada’dan yaptığım kısa bir vapur yolculuğu sonrası ilk defa ayak bastığım Heybeliada iskelesinde Dr Şlomo Abuaf ve Sami Tovim ile buluşarak Beth Yaakov Sinagogu’na doğru yola çıktık. Mekana vardığımda ilk gözüme çarpan sinagogun bahçesindeki nar ağacı ve seudaların yapıldığı alan oldu. Sohbetimize içerde devam etmenin daha doğru olacağına karar verdik.

1954 doğumlu Dr Şlomo Abuaf  Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı  olarak çalışmakta ve aynı zamanda da 2005 yılından beri arkadaşı Sami Tovim ile birlikte Heybeliada Sinagogu gabayı olarak görev alıyor.

Kendilerine ilk olarak sinagogun öz geçmişini sordum:

Ş.A: Beth Yaakov Sinagogu 1952 yılında bağışlanan bir arazi üzerine ve alınan izinlerden sonra inşa edildi. Daha önceleri tefilalar, dualar evlerde yapılırdı. Yaz aylarında Heybeliada’da yaşayan nüfusun artması ile bir sinagoga ihtiyaç olduğu ortaya çıktı ve burası yapıldı. Ancak 1980’lerin sonlarında diğer adalara göç başlayınca burada yaşayan aile sayısında inanılmaz bir düşüş oldu. Bugün sadece 25 aile  ikamet etmekte.

Bu durumda sinagogu yaşatmak, ayakta tutmak oldukça zor olmalı

Ş.A: Büyükada’dan gelen yahidlerimiz ile Şabat dualarını coşkulu bir şekilde devam ettirmeye çalışıyoruz. Sabah ve akşam tefilalarını ise kendi adamızdaki minyan ile sürdürmekteyiz. Selihot dualarını bile yapmayı sürdürüyoruz. Eskiden çok daha uzun bir dönem kapılarımız açık olurdu. Ancak okulların geç kapanıp erken açılmaları sebebiyle Şavuot’tan Simha Tora’ya kadar ibadete açık olan sinagogumuz, artık, erken bir tarihe gelir ise Roş-Aşana ve Kipur’a kadar faaliyetine devam edebiliyor. Tabii ki bu oldukça üzücü bir durum.

Her şeye rağmen dört senedir gabaylığı başarı ile sürdürmektesiniz. Sizce bir gabay hangi özelliklere sahip olmalı?

Ş.A: Uzun seneler kayınpederim İzak Sefada gabay olarak görev aldı. Onun rahatsızlanması nedeniyle bir süre başka biri bu görevi sürdürdü. Fakat onun da başka bir sinagoga gitmesi sonucunda 2005 yılından beri gabay olarak burada bulunmaktayım. Kısa bir dönem açık olduğu için ilkbahar aylarının başında mekanımızın fiziki bakımıyla ilgilenmeye başlıyoruz. Eksiklikleri tespit edip, yapılması gerekenleri bir liste halinde bağlı olduğumuz Neve Şalom Sinagogu Vakfı’na bildiriyoruz. Onlardan onay aldıktan sonra en kısa sürede çalışmalara başlıyoruz. Gabay olarak ilk görevimiz binamızın ihtiyaçlarını karşılamak. Bunun yanı sıra ada içinde veya dışındaki tüm yahidlerimize gerekli bilgileri ulaştırmak, onlarla temasta olmak, özel günlerini tespit ederek onurlandırmak, mutlu ve huzurlu olmalarını sağlamak bizlerin en önemli görevidir. Ayrıca kırıcı olmamaya ve yahidlerimizin her türlü ihtiyaçlarını kısa sürede karşılamaya özen gösteriyoruz.

S.T: Şişli ve Büyükada Sinagoglarında da görev almaktayım. Çocukları çok sevdiğim ve onlarla iyi iletişim kurabildiğim için  eğitimlerine de elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyorum. Arkadaşımın ricası üzerine bu görevi onunla paylaşıyorum. Büyükada’da ikamet ettiğim için orada ki yahidlere ulaşmak, iletişim kurmak benim görevlerimden bir kısmını oluşturuyor. Ayrıca seudalarla da ilgileniyoruz. Kısacası Heybeliada Sinagogu’nu ayakta tutmak için el ele vererek çalışıyoruz.

Gabay olmak için belli bir eğitim gerekli midir?

Ş.A: Bence belirli bir seviyede dini bilginiz olması gerekmektedir. Tabii ki bunu aileden yani küçüklüğünüzden itibaren doğal yollarla almış olmanız büyük bir kolaylık sağlıyor. Sıklıkla sinagoga giderek belli bir alışkanlık edinen kişiler, gabaylığa hevesli veya meraklı olduğunda, uzun süredir bu işi yapan birinin yanında eğitim alarak görev yapabilir.

S.T: Dini inançlarımıza bağlı, sinagoga gitmeyi seven bir ailede yetiştim. İnsanlara yardımcı olmayı çok seviyorum, sinagogun ihtiyaçlarıyla ilgilenmek hoşuma gidiyor.

Geçmişten bugüne sinagogun işleyişinde ne gibi değişiklikler oldu?

Ş:A: 40 sene önce bu sinagogda mezammer olarak çalışmaya başladım. Daha sonra hazan olarak görev yapmaya devam ettim. O günlerde Heybeliada’da çok yoğun bir nüfus vardı. Hazan kadromuz kalabalıktı. Haham Akaalimiz de vardı. Hahambaşı Rav İsak Haleva uzun yıllar burada Haham Akaal olarak görev yaptı. Ondan sonra şu anda Batyam Sinagogu Hahamı olan Ribi Leon Kohen ve son olarak da Ribi Rafael Pinto Haham Akaallik yaptılar. Nüfusun giderek azalması ile buraya başka bir Haham Akal atanmadı. Şu anda Haham Aşer Levi, Hazan İzak Edili ve mezammer olarak Alber Abuaf dualarımıza katılmaktalar. Haham Levi haftanın peraşası hakkında bizleri her hafta bilgilendirir.

Eskiden tefilim ve Bat-Mitzva törenleri yapılırdı. Bahçemizin kalabalıktan dolup taştığı dönemler çok sık olurdu. O günlere tekrar dönebilmemiz günümüz şartlarında oldukça zor.

S:T: Yahidlerimizin en büyük isteği sinagogumuza bir Haham Akaal atanması. Bunun, dualara gelen yahid sayısını arttıracağı görüşündeyiz. Ayrıca yahidlerimizin en büyük isteği belirli saatlerde bir güvenlik elemanının burada olması. Diğer sinagoglarda alışık oldukları güvenlik sistemini burada da görmek istiyorlar. Bu nedenle kimi zaman yahidlerimize karşı mahçup durumda kalabiliyoruz.

Dr. Şlomo Abuaf’a mesleğinde ve üstlendiği bu ulvi görevde başarılarının devamını dilerken, 28 sene sonra ikiz oğullarını kucağına alan Sami Tovim’e büyüyen ailesi ile birlikte mutluluk dileklerimi iletiyorum.