Hip-Notics tüm su kayağı tutkunlarını Antalya’da topluyor

Antalya’daki su kayağı merkezi Hip-Notics, hem dünyadaki en son trend olan Cable-Ski turizmini Türkiye’de taşıyor, hem de ülkemizde su kayağı sporunun gelişime katkı sağlıyor

Yaşam
27 Ağustos 2008 Çarşamba

Antalya Havalimanı’na 38 kilometre uzaklıktaki Türkiye’nin ilk Cable-Ski Parkı Hip-Notics, 200 dönümlük arazi üzerinde, 90 dönümlük 3 ayrı göletten oluşuyor.

Dünyanın yaklaşık 160 ayrı merkezinde bulunan kablolu su kayağı sistemi Antalya’da hizmete girdi. Dünyanın en büyük tesislerinden biri olan Hip-Notics, yazın turistler, kışın ise profesyonel kayakçıların uğrak yeri olacak bir tesis. 170cm derinliğinde olan göletler kış aylarında da sıcak kalacak şekilde tasarlanmış.

Şimdiden bu tesisi ziyaret eden dünyanın değişik köşelerinden profesyonel kayakçılar bu mekanın dünyada eşi olmadığını ve Hip-Notics’in çok yakında dünya birinciliğini Filipinler’den alacağını söylüyorlar.

Hip-Notics’in diğer kayak göletlerinden en büyük farkı ise suyun temiz olması. Köprü Çay’dan gelen kaynak suları Hip-Notics’in göletlerinin temiz ve güzel gözükmesini sağlıyor. 350 metre uzunluğundaki gölette, mono kayanlar için bir slalom kursu bulunuyor İkinci gölette, 4 adet rampa mevcut. Üçüncü gölet ise yeni başlayanlar için düşünülmüş.

Su Kayağı Merkezi’nde, Mono Ski, Wake-board, Knee-Board, Disk-Ski, Jump-Ski’nin yanı sıra aydınlatmalı göletlerde Gece Kayağı’nın da tadına varmak mümkün. Ayrıca, göletin etrafındaki müzik sistemi sayesinde kayak yaparken müzik dinleme olanağınız da mevcut.

120,000 m3 su içeren göletlerin altında Almanya’dan alınan membranlar getirilmiş.  Proshop’tan her türlü konu ile alakalı aksesuarları edinmek mümkün, Fotoğrafçıların çektiği film sayesinde kayakçılar kendilerini geliştirebiliyorlar. Cafe’sinde her türlü basit yemek ihtiyacı giderilebiliyor.

Antalya'da portakal ağaçları ve mısır tarlalarının ortasına üç tane yapay gölet konduruldu. Tellere bağlı bir mekanizma sayesinde bu göletlerin üzerinde su kayağı ve son zamanlarda daha çok rağbet gören wakeboard yapılıyor. Motor gürültüsü veya benzin kokusu olmadan... 60 yıl önce Alman mühendis Bruno Rixen'in icadı olan bu spora, cableski (kablolu kayak) deniyor. Hatta dünyada yaklaşık 160 tane benzer tesis hizmet veriyor. Teleski'ye benzer mantıkta çalışan cableski'de, sporcuların hızı 20 kilometreden, 65 kilometreye kadar çıkabiliyor.

Hiç bilmeyenler önce üçüncü gölette kayağa alışıyor, sonra diğer göletlere geçiyor. Hatta cableski’yi üç saatte öğrenmek mümkün. Önce newboard'la başlanıyor. Dizlerin üzerinde kaydığınız için ağırlık merkezi aşağıda oluyor ve düşme riski neredeyse sıfıra iniyor. Böyle birkaç tur attıktan sonra, isterseniz mono kayağa geçebiliyorsunuz.

Hip-Notics, işadamı Metin Levi'nin uzun uğraşları sonucu hizmete girdi. Levi, ilk olarak İsrail'de benzer bir tesis görmüş. Su sporlarına meraklı biri olarak, üç yıl önce bu işe girişmiş ve araziyi satın almış. Ama ilk kazmayı vurmak bu yılın ocak ayına nasip olmuş. Ve haziran ayının sonunda tesis hizmet vermeye başlamış. Levi mekanın özellliklerini şöyle anlatıyor: "Dünyada gerçek gölet üzerine veya denizde yapan yerler de var. Ama biz iklim ve ortam olarak uygun olan bu araziyi bulduk ve yapay gölet yaptık. Göletlerin derinliği 1.70 metre. Altlarında su kaçmasını engellemek için membran var. Su ise Köprüçay'dan alınıyor. Dağlardan gelen pırıl pırıl, tatlı su olduğu için biraz serin ama çok derin olmadığından su kolay ısınıyor. Devamlı yeni su geliyor. Biz devamlı yenisini alıyoruz ve akıtıyoruz."

Sabah 08.30'da açılan tesis, normalde kapılarını 17.30'da kapatıyor. Ama asıl güzel saatler o zaman başladığı için 21.00'e kadar kalmak mümkün oluyor. Ayrıca aydınlatma olduğundan gece de kayak yapılabiliniyor. Su kayağı, denizde ve motor arkasında yapıldığı için, gece bu şartlar altında yapmak pek çok kişiye cazip geliyor. Tesisin ziyaretçileri genellikle iki farklı kategoride yer alıyor. Birincisi günübirlik gelenler. Bunlar çoğunlukla su sporlarına meraklı genç Ruslar oluyor. İkincisi ise profesyoneller. Örneğin İsrail Wakeboard Milli Takımı, kampını burada gerçekleştirmiş. Moskova'daki şampiyonaya hazırlanmışlar. Türklerin ilgisi şimdilik çok sınırlı. Bu tesisin açılışı ile birlikte, biraz pahalı olduğu için pek gelişemeyen bu sporla, belki bundan sonra ilgilenenlerin sayısı artabilir. Hip-Notics'e bu sezon giriş ücreti 70 YTL. Bir kez girdikten sonra artık kayak kiralamaya veya kaymaya ücret ödemiyorsunuz. Hem kaymaktan sıkılırsanız, göletlerde yüzebilirsiniz. Burada çocuklar için park bulunuyor. Hem eğlenmek isteyenler hem de wakeboard hareketleri denemeleri yapmak isteyenler ise tramboline'i tercih ediyorlar. Ayrıca meraklıları için plaj voleybolu da var. İlk sezonunda genç kayakçılar için bir haftalık junior yaz kampı  organizasyonu da ayarlanmış.

Hip-Notics, tüm yıl boyunca açık. Zaten Metin Levi, Antalya'da kurulmasının sebeplerinden birinin bu olduğunu söylüyor: "Burada kış soğuk geçmiyor. Derin bir havuz olmadığı için su, kolay ısınıyor. Almanya'da su sıcaklığı, 4-7 derece arasında olduğu zaman insanlar kayıyor. Antalya'da su 15 derecenin altına düşmez. Avrupalılar bu tesise aşık olmuş durumdalar. Önceden kışın kaymak için Filipinler'e gidiyorlardı. Ama oraya gitmek çok masraflı ve zahmetli. Artık buraya geleceklerini söylüyorlar."

Bir fast food kafesi, fotoğraf stüdyosu ve bu sporlarla ilgili malzemelerin satıldığı butiği bulunan tesiste, aynı anda 10-12 kişi kayabiliyor. Gün boyunca ise 150 kişi faydalanabilir. Şimdilik tesiste kalınacak yer yok. Ama 15 dakika mesafede Side'deki otellerde konaklamak mümkün.