Arap Dünyası’nın değişen görüşleri

Dünya
9 Temmuz 2008 Çarşamba

Arap Dünyası’nı kapsayan bir anket çalışması İsrail-Arap meselesinin dünya gündeminin önemli maddelerinden biri olduğunu ortaya koyarken, Hamas’ın El-Fetih’e tercih edildiğini de ortaya çıkardı.

Maryland Üniversitesi Enver Sedat Barış ve Gelişim Departmanı Profesörü Shibley Telhami, Ortadoğu ülkelerini kapsayan bir araştırmasının sonuçlarını geçtiğimiz günlerde açıkladı. Araştırma sonuçlarına göre Arap Dünyası’na göre dünyanın en büyük problemi Arap-İsrail anlaşmazlığı. 2002 yılından beri benzer araştırmalar yürüten Telhami, İsrail-Arap anlaşmazlığının hiç bu kadar gündemin üst sıralarında yer almadığını belirtti. Mısır’da halkın % 88’i bu anlaşmazlığı en önemli üç meseleden biri olarak değerlendirirken, Ürdün’de bu oran yüzde yüze çıkıyor. Lübnan’da da Ürdün gibi halkın neredeyse tamamı aynı görüşü paylaşırken, bu ülkede Hizbullah ile ilgili görüşler de dikkat çekiyor. Daha önceleri sadece halkın % 29’u Hizbullah için ‘negatif’ fikirler beslerken bu yılki araştırmada bu oran % 40’a çıkıyor.

Arap Dünyası’nın yüzde 56’sı İsrail-Filistin meselesini ‘en önemli mesele’ olarak değerlendiriyor. Bu oran 2003 yılında % 43, 2004 yılında % 56, 2005 yılında % 24, 2006 yılında ise % 43 civarındaydı. 

Araştırmanın ilgi çeken diğer bir başlığı ise Hamas ve El-Fetih ile ilgili bölümleri oldu. Anketin kapsadığı altı ülkede Arapların, Hamas’ı El-Fetih’e tercih ettikleri ortaya çıktı. Sonuçlar, katılımcıların Filistin Birlik Hükümeti’nin kurulmasından yana olduklarını ancak Hamas ile FÖY Başkanı Mahmud Abbas arasında bir seçim yapmak zorunda kalırlarsa Hamas Başbakanı İsmail Haniye’yi tercih edeceklerini ortaya koydu. (İsmail Haniye’yi tercih edenler % 47 oranında olurken Abbas’ı tercih edenler % 45’de kaldı)

Telhami ankette Amerika Birleşik Devleti ile ilgili bir soruya da yer verdi. Telhami; ‘Washington Yönetimi’nin ne yapması ABD hakkındaki düşüncelerinizi düzeltir?’ şeklindeki sorusuna şu alternatifleri sundu; Ortadoğu’da demokrasiyi daha fazla yaymaya çalışması, bölgeye daha fazla ekonomik yardım sağlaması, İsrail’i ekonomik ve askeri yardımı durdurması, Irak’tan çekilmesi, Arap-İsrail barışında önemli rol oynaması.

Bölge halkının yüzde ellisi, ABD’nin 1967 sınırlarının baz alındığı bir Arap-İsrail barışına arabuluculuk yapmasının, imajını düzeltmeye yardımcı olacağı görüşünde. Bu oran, geçen seneki yüzde 60’lık orana göre, düşüş göstermiş oldu. Amerikan birliklerinin Irak’tan çekilmesi seçeneği ise geçtiğimiz sene % 33 tarafından tercih edilirken bu sene bu oran % 44’e yükseldi.

İsrail’in imajı ile ilgili olarak da, % 35 İsrail’in gücünü kaybetmekte olduğunu düşünürken, % 16 İsrail’in halen çok güçlü olduğunu dile getirdi. 2006 yılında Lübnan Savaşı’nın çıkışında İsrail’in ‘negatif’ imajını savunanlar % 46 oranındaydı. Mısırlıların yüzde 50’si, Faslıların yüzde 44’ü, Lübnanlıların yüzde 38’i, Suudilerin yüzde 37’i İsrail’in eskiye göre daha zayıf olduğunu düşünüyor.