Başbakan Tayyip Erdoğan, Davos’taki paneli ses getiren bir şekilde terk etmesinin ardından tüm dünyada gündemin ilk sırasına oturdu. Başbakan, bu bağlamda kendisi ile röportaj yapan Newsweek Dergisi’ne önemli açıklamalarda bulundu
Davos’taki Gazze panelinde İsrail Devlet Başkanı Şimon Peres’le tartıştıktan sonra salonu terk eden Başbakan Tayyip Erdoğan, Gazze’de yaşananlar ve Ortadoğu gündemiyle ilgili olarak dünyanın önde gelen yayın organlarından Newsweek International Dergisine bir röportaj verdi. Washington Post Gazetesi’nin de yayımladığı röportajda, Erdoğan Yahudi düşmanlığına her zaman karşı çıktığını ve antisemitizmi insanlık suçu olarak nitelendirdiğini bir kez daha yineledi.
Erdoğan, röportajı yapan Lally Weymouth’un Hamas’ın İran’ın bir kolu olduğunu iddia etmesi üzerine şöyle konuştu:
“Birincisi Hamas, İran’ın bir kolu değil. Hamas seçimlere siyasi bir parti olarak girdi. Eğer dünya onlara siyasi bir oyuncu olmaları şansını verseydi, bugünkü gibi bir durumda olmazlardı. Dünya, Filistin halkının siyasi iradesine saygı göstermedi. Bir taraftan demokrasiyi savunuyoruz ve Ortadoğu’da demokrasiyi korumak için elimizden geleni yapıyoruz, diğer taraftan seçim sandığının sonucuna saygı göstermiyoruz. Filistin, bugün bir açık hapishane. Hamas, çaba göstermesine karşın durumu değiştiremedi. Bir ülkenin meclis başkanını, hükümet üyelerini, meclis üyelerini hapse attığınızı düşünün, onlardan uysalca oturmalarını mı bekliyorsunuz?”
ABD’de yaşayan Yahudilerin Gazze konusundaki çıkışlarından çok rahatsız olduğu hatırlatılınca Erdoğan şunları söyledi:
“Ben de onlardan çok rahatsızım. En başta benim ülkemdeki Yahudilere bakarsak, benim Yahudilere karşı tutumumun şahitleri onlar. Her zaman antisemitizmin insanlığa karşı suç olduğunu belirttim. Başbakan olarak ben, her zaman antisemitizme karşı çıktım. Benim mevcut İsrail Hükümeti’nden duyduğum rahatsızlık, onların bize haksız davranmasından.”
Erdoğan, Türkiye’de son zamanlarda Yahudi düşmanlığı işaretlerinin görüldüğünün iddia edilmesi üzerine de “Onlar ferdi, münferit teşebbüsler” karşılığını verdi.
Weymouth’un, İsrail Başkonsolosluğu’nun önünde gösteri yapıldığını ve çirkin sahnelerin oluştuğunu söylemesi üzerine de Erdoğan, “Demokratik gösteriler oldu. ABD’de ve hatta İsrail’de de gösteriler var. Bizim söylediğimiz her şey, İsrail hükümetine. Yahudilere karşı hiçbir şey yok. Konuşmalarımda, Türkiye’de Yahudilere karşı bir şey yapmayı düşünen herhangi birisinin karşılarında beni bulacağını çok açıkça söyledim. Ama tabii ki Olmert’ten benim konuşmalarımı yazmasını istemeyeceğim” yanıtını verdi.
“İsrail’le ilişkiniz bitti mi?” şeklindeki bir soruyu da Başbakan Erdoğan, “Ciddi bir ilişkimiz var. Ancak mevcut İsrail hükümeti kendisine bakmalı. Bu konuyu, İsrail’de yaklaşan seçimler için istismar etmemeli” diye yanıtladı.
Başbakan Erdoğan, “Bundan sonra Gazze’de Türkiye için bir rol görüyor musunuz? Bir ara Türk birliklerinin bir barış gücü çerçevesinde Gazze’ye gitmesi konuşuluyordu...” sorusu üzerine, bunun söz konusu olmadığını, belki gözlemci olarak gönderilebileceğini belirterek, “Güvenlik kuvveti göndermek bizim için büyük hata olur” dedi.
Salı günü partisinin grup toplantısında konuşan Başbakan Erdoğan, Gazze’deki trajediyi ifade etmeye çalışan herkesi Hamas yanlısı ya da Musevi karşıtı olarak göstermenin doğru olmadığını belirtti. Erdoğan, “ Biz bugüne kadar ne yaptıysak bölge barışı için yaptık” dedi.
Türkiye çifte standart gütmediğini ve Ortadoğu’da üstlendikleri misyonu sürdürmeye devam edeceklerini dile getiren Başbakan Erdoğan “Dün BM Genel Sekreteri aradı ve bizden bu misyona devam etmemizi istedi” dedi.
Erdoğan konuşmasında Yahudi düşmanlığı iddialarına da tepki gösterdi: “Bizim iktidarımızda Yahudi düşmanlığı olmaz. Her birey Anayasa ve yasalar karşısında aynı haklara sahip ve T. C. vatandaşıdır. Bu antisemitizm iddialarını kullanarak tehlikeli bir oyun oynuyorlar.”