BİLGİSAYAR bağımlılık yapar mı?

Salom Cocuk
10 Haziran 2008 Salı

Pedagog Dalya BENBASSA

Tabii çocuklar, her nesne gibi bilgisayar da bağımlılık yapabilir. Ama bağımlılık olmasın diye bilgisayarsız bir yaşam da öneremeyiz. Günümüzde bilgisayar temel gereksinimlerimizden biri olarak tanımlanabilir. Kalem, kağıt, telefon gibi bilgisayardan da vazgeçemeyiz. Gençlere yönelik araştırmaları takip ettiğimizde bilgisayarın etkileri hakkında birçok bilgiye ulaşmaktayız. Örneğin biliyoruz ki; bilgisayarın sürekli açık olması, ortamdaki çocuğun zararlı ısınlara maruz kalmasına neden oluyor. Bu bağlamda, kablosuz internet bağlantısı sağlayan modemlerin de sakıncalı olduğu belirtiliyor. Bazı bilgisayar oyunları, çok sakıncalı mesajlar içeriyor. Aslında bilgisayar kullanıp, kullanmamak değil bilgisayar ile ne yaptığımız önemli. Ortalama bir süre verecek olursak günde 30 - 40 dakikadan fazla bilgisayarla ilgilenmek uygun değil. Bilgisayarla zaman geçirdikçe beynimizin sadece belli bazı merkezlerini kullanıyoruz, kullanmadığımız merkezler gelişemiyor. Bu durumda kısırdöngüye giriyoruz ve giderek bilgisayarla daha çok zaman geçirmeye başlıyoruz. Bilgisayar bağımlılığı gelişiyor. Bu noktaya gelmemek için her aile kendi vizyonu doğrultusunda bir şeyler yapabilir.

Çocukların bilgisayar kullanımı tüm dünyada gündemde. Geçen yılki uluslararası aile terapisi kongresinde ilginç bir araştırma sunuldu:

Bir önceki nesil için biri ile tanışmak fiziken onu görmek, sesini duymak, kokusunu almak, dokunmak, vücut hareketlerini, mimiklerini yorumlamak gibi bir etkileşimi kapsardı. Günümüzde gençlerin tanışma kavramı farklı: fiziken hiç karsılaşmadığı kişilerle sanal ortamda tanışıp yakınlaşıyorlar. Bu sürecin sonucunda yeni farklı bir dostluk deneyimi yaşanıyor.

Öneriler

Bilgisayar amaca yönelik kullanılan bir araçtır. Sevsek de sevmesek de eğitim ve mesleki konularda iyi bir bilgisayar kullanıcısı olmak durumundayız.

Canımız sıkıldığında bilgisayar ile oyalanmamız uygun değil.  Çünkü biliyoruz ki ancak canı sıkılan çocuk yaratıcı merkezini devreye sokarak bir şeyler üretebilir. Sürekli ajandası dolu olan sıkılmaya fırsatı olmayan bir çocuğun yaratıcı olup inisiyatif kullanması mümkün değil.

 

Anne babamıza rica edelim aramızdaki çatışmalarda ceza olarak bilgisayar kullanımını kısıtlamasınlar.  Biz de ebeveynimize model olabiliriz.  Bilgisayarı oyalanmak için veya eğlenmek için (pc oyunları vb) değil araştırma amaçlı kullanabiliriz. Sonuç olarak hiç kimsenin saatlerce bilgisayar başında kalmasını istemeyiz. Bilgisayardan giderek daha çok keyif alan bir çocuğun kendisini durdurabilmesi zordur. Bu nedenle  önleyici yaklaşımı tercih ediyorum: küçük yaşlardan itibaren   bu denli bağlanmayı önlemeliyiz. Spor, sanat, doğa ile sosyal etkileşime yönelik  yapabileceğimiz aktiviteleri denemeliyiz. Yaşamımız zaten yeterince renkli ise bilgisayara bağımlı olma olasılığımız azalacaktır.