Lübnan’da silahlı farklı etnik guruplar arasında bir haftadır süren çatışmalarda yüzden fazla ölü var. Hizbullah, Sinyora Hükümet’inin deyimiyle “darbe provası” yaparak Beyrut sokaklarını ele geçirdi
Lübnan Hükümeti’nin, Hizbullah tarafından kullanılan bir telekomünikasyon ağının yasa dışı olduğunu ve devlet güvenliğini tehdit ettiğini belirtmesi ve Hizbullah'la bağlantısı olduğu gerekçesiyle Beyrut Havalimanı güvenlik şefini görevden alması üzerine başlayan çatışmalar birinci haftasını doldurdu. Beyrut Havaalanını ve Batı Beyrut’u ele geçiren Hizbullah güçleri daha sonra buralardan çekilerek yerini Lübnan ordusuna bıraktı. Çatışmalar başta Trablus olmak üzere diğer şehirlere sıçradı.
Yıllarca etnik çatışmalar nedeniyle iç savaş acıları çeken Lübnan’da şiddet durmak bilmiyor. Arap Birliği Dışişleri Bakanları çözüm için acil toplanarak Hizbullah'a silah bırakma çağrısında bulundu. Bu arada ülkede sekiz aydır yapılamayan devlet başkanlığı seçimleri çatışmalar nedeniyle yeniden ertelendi.
Arap Birliği devrede
Arap Birliği Dışişleri Bakanlarının önceki gün acilen başlatılan Lübnan toplantıları sona erdi. Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa acil ateşkes çağrısında bulundu ve çatışmalara bir an önce son verilmesini talep etti. Toplantıya Suriye Dışişleri Bakanı Welid Muallim katılmadı. Toplantıdan sonra konuşan bir yetkili “istikrarın korunması için Lübnan ordusunun kontrolü ele alması şart. Ordu özellikle de lojistik anlamda desteklenmeli ve güçlendirilmelidir” dedi.
Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa ise silahlı grupların sokaklardan çekilmesini talep etti. Musa, grupların direkt görüşmeler başlatması gerektiğini de ifade ederek, doğrudan Beyrut'a gideceklerini belirtti.
İsrail temkinli
Lübnan’da etnik iç çatışmaların şiddetlenmesiyle herhangi bir saldırı olasılığına karşı kuzey sınırında askeri alarm veren İsrail Hükümeti çatışmalara taraf olmaktan kesinlikle kaçınmak istediğini vurgulayan açıklamalar yapıyor. Başbakan Yardımcısı Haim Ramon Lübnan'ın Hizbullah tarafından yönetildiğini ve bu durumun hükümeti önemsiz hale getirdiğini ifade etti. Lübnan'da "Hizbullah dışında bir hükümet bulunduğuna ilişkin genel kanının bir hayalden ibaret olduğunu" söyledi. İç Güvenlik Bakanı Avi Dichter de, Hizbullah'ın ülkenin yönetiminde hiçbir sorumluluğa bulaşmadan ülkenin sahibi gibi davranmaya devam ettiğinin söyledi.
İsrailli siyasi yorumcular, Hizbullah’ın Beyrut’un içine silahlı adamlarını sokarak her zaman savunduğu “sadece İsrail ile savaşıyoruz” tezini çürüttüğü ve kendi tuzağına düştüğünü vurguluyorlar. Bu durumun Lübnan kamuoyunda Hizbullah’a olan desteği azaltacağını düşünen yorumcular ülkenin iç savaşa sürüklenmemesi için Arap Birliği’nin çağrıları doğrultusunda ordunun duruma el koyması gerektiğini vurguluyorlar.
