“Anatevka”da Purim 2008!

Toplum
27 Mart 2008 Perşembe

20 Mart Perşembe akşamı muhteşem bir geceye şahit olduk! Aşkenaz Cemaati ile Rav  Mendy Chitrik’in, hayırsever bir büyüğümüzün tahsis ettiği bir iş merkezinin salonlarında düzenlediği bu yılki  Purim partisinin konsepti Anatevka idi.  L şeklindeki büyük salona girdiğim an, ilk ilgimi çeken  samandan yapılmış oturma yerleri ve üzerleri çuval kumaşıyla kaplanmış masalardı. Sahnede ise iki minyatür köyevi, “Sütçü Tevye”nin ahşap arabası ve iki büyük süt güğümü göze çarpıyordu... Daha sonra karşımda Rav Mendy’i görünce, “Anatevka”yı içimde tamamen yaşadım. Fötr şapka, siyah yün yelek, bol kesim siyah kumaş pantalon, içinde beyaz T-shirt ve tsitsitler – işte bu, Damdaki Kemancı’dan başkası olamazdı!

Saat 19.30’da Megila’nın okunması ile başlayan gece, kalabalığın gittikçe artmasıyla iyice hız kazanmaya yöneldi. İlk önce, Türkiye’nin tek ancak çok yetenekli klezmer orkestrası Klez-mez, Aşkenaz halk ezgilerinden ve geceye uygun olarak, “Damdaki Kemancı” müzikalinin “Tradition”, “If I Were a Rich Man”, “To Life” gibi popüler melodilerinden birer demet sundu. Keman’da Bora, akordeonda Yuri ve viyoloselde Özlem, sanki Doğu Avrupa’dan aramıza düşmüş gibiydiler..! Onların ardından, İngiliz asıllı İsrailli ünlü hazan Simon Cohen, Kol Rina Korosu ile sahne aldılar. Birtakım dini, ancak herkesi coşturan ezgilerden sonra, sıra gene “If I Were A Rich Man”e geldi, ve bu kez genç hazanın güçlü tenor sesi, salonu çınlatıyordu! Konserin en ilginç yanı, Simon Kohen’in babasının da koroda yer alması, ayrıca küçük oğlunun da bazı şarkılara katılmasıydı, ve böylece “üç kuşak Cohen”leri dinleyebildik!! Koronun diğer üç elemanı ise, ustalıklı vokalleriyle onlara zaman zaman eşlik ediyorlardı. Bu arada, sahneye yaklaşan çocuklara da çeşitli şarkılar söyleten koro elemanları, gerek küçüklerin yüzlerini güldürdüler, gerekse anne-babalarının içlerini ısıttılar...  Konserin bir diğer unutulmayacak incisi, Simon Cohen’in büyük bir ustalıkla söylediği İtalyan opera aryalarıydı.. 

Örümcek Adam, Batman, Pamuk Prenses kıyafetleriyle küçük çocuklar, köylü kadınlar veya çingene kılığında geceyi renklendiren anneler, korsan kıyafetli babalar adeta kostüm yarışı içine girmişlerdi. Bu arada Barınyurt’un muhteşem yemeklerini ve Alcoholoco’nun sınırsız içkilerine özel bir bravo!! Zengin büfenin önünde oluşan uzun kuyruklar, tepeleme yüklenmiş tabakları maslarına taşıyanlar ve şarap bardaklarla dolu tepsilerle sağa-sola koşturan garsonlar, geceye katılan herkesin hatırlarında yer edecek! Gecenin ilerleyen saatlerinde ise içkinin de etkisiyle dans eden herkes eğlencenin doruğunda, Aman’ la Mordehay’ın farkını unutmaya çalışıyordu; Mix Music’in  katkıları da eğlencenin ritmini hiç düşürmedi...

Kısacası, geçtiğimiz Perşembe akşamı herkesin memnun kaldığı bir Purim partisi yaşandı... Kapı görevlilerinin daha sonra bildirdiklerine göre, salona 750’ye yakın kişi giriş yapmıştı!  Gelecek senelerde de, değişik konseptlerde  partilerinin yapılması ve daha da fazla kişinin benzer bir  eğlenceye  tanık olması dileğiyle... Herkese Hag Purim Sameah...

Eli MORHAYİM