Türk lezzetleri...

Şimdiye dek sayısız ilginç meslek duymuşsunuzdur, ancak ülkemizde yaşayan yabancılara Türk mutfağını öğretmeye ve sevdirmeye çalışmak bence bir meslekten öte bir “misyon”. Turkish Flavours’ın yaratıcıları Selin Rozanes ile Ayben Kokum bu işi kendilerine görev edinmiş iki başarılı işkadını. Selin Hanım ile yapt&#

Yaşam
9 Ocak 2008 Çarşamba

Bize Turkish Flavours projesinden biraz söz eder misiniz?
Turkish Flavours Türkiye’de turizm ile ilgili birikimlerimizi alt yapımız olarak kullanarak, ülkemizi ziyaret eden yabancı konuklara değişik tatlarda programlar sunmak üzere yola çıkarak oluşturduğumuz ve her gün geliştirmekte olduğumuz bir proje. Projemizin ilk etabında “Türk Yemek Kültürü”nü tanıtmak amacı ile değişik programlar hazırladık. Örneğin İstanbul’da Balık Pazarı, ekolojik pazar, geleneksel mutfağımızı sunan lokantalar turu, Türk sokak yemekleri, tekne ile Sivriada’da BBQ turlarımız var. Ayrıca Türk yemekleri pişirme yarışmaları da düzenlemekteyiz.
Nereden aklınıza geldi böyle bir işe girişmek?
Birlikte yapabileceğimiz ortak bir işin planlama aşamasında, yabancılara Türk yemekleri ile ilgili programların yeterince sunulmadığını düşünerek ve “yemek” konusunun ikimizin de hobi olarak bize zevk verdiğinin farkındalığıyla bu işe giriştik.
Ayben Hanım ile nasıl bir araya geldiniz?
Ayben Hanım ile beraber, İstanbul’da yabancı konuklara kaliteli hizmet veren acentelerde beraber çalıştık. Dolayısı ile yıllardır memleketimize gelenlerin, gezerken veya toplantıları esnasında beklentilerini, onlara üst düzey hizmet vermenin püf noktalarını bildiğimizi varsayıyoruz. Ortak birikimlerimizi bir araya getirip kusursuz bir akışa sahip programlar oluşturduk ve ortak projemizi geliştirmeye başladık.
Yemek kurslarınız hakkında biraz bilgi verir misiniz?
Yurt dışından İstanbul’u ziyaret eden yabancıların “Türk Yemekleri”ni, kendi evimin mutfağında “In the Kitchen with Selin” programımız veya işbirliği yaptığımız SMN TAD Merkezi’nde “Turkish Cooking at a Cooking School” programımız ile keşfetmeye çağırıyor ve onlara bu farklı mutfağı sevdirmeye çalışıyoruz. Bu programlara bağlı olarak yaptığımız pazar (market) turlarımız da çok beğeniliyor. Müşterilerimizi önce pazara götürüp orada satılan mevsim sebze- meyvelerini, balıkları, baharatları tanıtıyor, ekmek fırını, turşucu, yufkacı vb. gibi bize has dükkânları gezdirip bilgi veriyoruz. Mevsime göre veya müşterilerin isteklerine göre değişik menüler tasarlıyoruz. Ardından benim evimde veya yemek okulunda daha önceden tasarladığımız ve müşterilerimizin de onayını aldığımız menümüzü hep beraber pişiriyoruz. Evimde en fazla 2- 3 kişi, yemek okulunda ise 15 kişiye kadar kabul edebiliyoruz. Pişirdiklerimizi öğle yemeğinde hep beraber tattıktan sonra da programımız sona eriyor. Müşterilerimizi günün anısı olarak hazırladığımız sürpriz hediyelerimizi, logolu önlüğümüzü ve içinde pişirdikleri yemeklerin tarifleri olan kitapçığı vererek uğurluyoruz.
Müşteri portföyünüzü kimler oluşturuyor?
Müşteri portföyümüzü İstanbul’a ziyaret planlayan herkes oluşturuyor. Örneğin eşi ile kongreye gelen hanımlar, balayı çiftleri, turizm amaçlı gezmeye gelenler, yemek okulu sahipleri, yemek kitabı yazarları, yabancı gazetelerde yemek ile ilgili köşe yazarları gibi.
En çok hangi yemekleri öğrenmek istiyorlar?
En çok meze türü veya memleketlerine döndüklerinde malzemelerini bulabilecekleri, kolaylıkla pişirebilecekleri türden tarifleri denemek istiyorlar.
Sizin pişirmekten en çok keyif aldığınız yemek hangisi?
Ben her yemeği pişirirken çok keyif alırım!
Alışverişlerine de yardımcı oluyor musunuz ya da restoran tavsiye ediyor musunuz?
Pazar gezimizde alışverişlerine yardımcı olup, hangi baharatları nasıl kullandığımızı anlatarak önerilerde bulunuyoruz. Restoran seçimlerine de yardımcı oluyoruz. Ayrıca web sitemizde önerdiğimiz restoranları bulabiliyorlar.
Bir restoran açmayı düşünüyor musunuz?
Hayır, zira o konuda gerekli birikime sahip değiliz, biz sadece ev yemeği pişirmeyi bilen ve bunu zevkle öğretmeyi iş edinen deneyimli turizmcileriz.
Duyduğumuza göre Kapadokya’ya da turlar düzenliyormuşsunuz...
Türkiye’nin değişik yöresel yemeklerini tanıtmak amaçlı, yemek odaklı kültürel turlar planlıyoruz. İstanbul ve Kapadokya yemek turumuz yemek turları serimizin birincisi.

Meyhane Usulü Bulgur Pilavı
1 bardak pilavlık bulgur
1,5 bardak su
1 kuru soğan - küp küp doğranmış
1 çorba kaşığı domates salçası
1 kahve kaşığı biber salçası
2 soyulmuş ve küp küp doğranmış domates
2 diş sarımsak - ince ince doğranmış ve doğranmış soğana katılmış
Pul biber, karabiber
1 çay kaşığı kuru nane ( taze nane ile daha bile güzel olur!)
2 çorba kaşığı zeytinyağı
1 çay kaşığı tuz

Zeytinyağını tencerede kızdırıp soğan ve sarımsağı ekleyin. Soğanlar yumuşayıncaya kadar kavurun. Daha sonra önce çok az sulandırılmış domates salçasını ve biber salçasını sonra domatesleri ekleyin. Domatesler pişince su, bulgur, pul biber, karabiber, nane ve tuzu katın ve tencerenin kapağını kapatın. Su kaynayıncaya kadar yüksek ateşte daha sonra çok küçük ateşte bulgur suyunu çekip pilav kıvamına gelinceye kadar pişirmeye devam edin. Bulgur yapışkan olabildiğinden ara sıra karıştırmayı ihmal etmeyin. Bulgur pilav kıvamına geldiğinde, yumuşadığında altını kapatıp tencerenin kapağını havlu kâğıt veya tülbent ile sarıp tencerenin üzerini tekrar kapatın.5- 10 dakika demlenmeye bıraktıktan sonra servis edin.
Afiyet olsun…