Yahudi Dünyasindan

Nelly BAROKASŞair Yevtushenko, Yad Vaşem`deydiRus şair, romancı ve edebiyat profesörü Yevgeny Yevtushenko geçtiğimiz hafta, Kudüs`teki Yad Vaşem Holokost Tarihi Müzesi`ni ziyaret ettiBir anma törenine katılmasından sonra ünlü Rus şairi Yevgeny Yevtushenko, onuruna düzenlenen bir etkinlikte şiirlerinden örnekler okudu.

Kültür
9 Ocak 2008 Çarşamba
Yevtushenko’nun okuduğu şiirler arasında Ukrayna’nın Kiev kentinde on binlerce Yahudinin Naziler tarafından kıyıma uğratılmasını konu edinen ünlü “Babi Yar” şiiri de vardı.
Yevgeny Yevtushenko’nun “Babi Yar” şiiri bilindiği gibi Rus besteci Dmitri Shostakovich’e  13 No’lu senfonisini bestelemek üzere ilham vermişti.
Yevtushenko’nun şiiri, Sovyetlerin uzun yıllar sorumluluklarını reddetmelerinin ardından Yahudilerin Holokost’ta yaşadığı trajedi dünya kamuoyunda daha iyi duyulmasını sağladı. Şiirin yayınlanmasından sonra Babi Yar, Ukrayna Yahudilerinin Naziler ve işbirlikçileri tarafından yok edilmesinin simgesine dönüştü. Yevgeny Yevtushenko yaşamı boyunca demokrasinin savunucusu olarak dünya çapında birçok ödül ve onur payelerine sahip oldu, eserleri 72 lisana tercüme edildi.
Bugün 74 yaşında olan Yevtushenko yaşamını Rusya ve Rusya- Avrupa Sineması ve Rus Edebiyatı konusunda eğitim verdiği ABD’de sürdürüyor.
İsrail ziyareti süresince ünlü şair, ülke siyasetinin ve kültürel yaşamının ileri gelenleri ile görüştü ve bir seri okuma etkinliğine katıldı.

Balfour Bildirgesi’nin 90. yılı
İngiltere Yahudileri geçtiğimiz hafta Balfour Bildirgesi’nin 90. yılını düzenlenen bir törenle kutladı
Filistin’de bir Yahudi Devleti kurulması için tüm imkanların kullanılacağının ifade edildiği Balfour Bildirgesi’nin 90. yılını anmak üzere düzenlenen törenin konuk konuşmacısı Winston Churchill’in biyografisinin yazarı Martin Gilbert’di. Martin Gilbert yaptığı konuşmada; Churchill’in İsrail’in kurulmasında oynadığı rolden ve Haim Weizmann’ın çabalarından bahsetti.
Dönemin İngiltere Dışişleri Bakanı Arthur James Balfour’un bir Yahudi devletinin kurulması ile ilgili mesajı yolladığı Lord Walter Rothschild’in küçük yeğeni Lord Jacob Rothschild de törene katıldı.
Martin Gilbert ayrıca, 1921’de Filistin topraklarının %77’si üzerinde bir Ürdün devleti kurulurken, Churchill’in Yahudilere bir devleti garantilediğini, çünkü Kral Abdullah’ın geri kalan toprakların Yahudilere ait olacağını idrak ettiğini söyledi.  Gilbert, Weizmann’ın 34 yıl sonra Churchill’e bu kararından dolayı teşekkür mektubu yolladığını anlattı. Törene katılan konuklara Martin Gilbert’in “Churchill and the Jews” adlı kitabı hediye edildi.

Kahire sinagogunda nostaljik tören
Geçtiğimiz hafta Kahire’deki Şaar Aşamaim Sinagogu iki önemli olaya tanık oldu. Birincisi, hobi olarak şiir yazan bir akademisyen olan Dr. Gaber Baltagi’nin, halklar arasında barışa bir çağrı niteliğindeki bir şiirini Arapça ve İbranice okuması, ikincisi de Kahire’nin bu en büyük sinagogunda Şofar çalınmasıydı. Sinagogun 100. yılının kutlama törenlerine Kahire Yahudi Cemaati bireyleri ve dünyanın farklı ülkelerinden gelen konuklar katıldılar. Törende, ABD’nin ve İngiltere’nin Kahire büyükelçileri, İsrail Büyükelçisi Shalom Cohen ile geçmiş dönem büyükelçisi hazır bulundular.
Tören süresince Selanik Yahudi Cemaati Korosu, İbranice ve Ladino şarkılar seslendirdi. Yahudi Cemaati Başkanı Carmen Weinstein yaptığı konuşmada; “Yahudiler bu ülkede yüzyıllarca yaşadılar. Yaşamaya devam etmemeleri için hiçbir neden görmüyorum” dedi. Weinstein, bu ülke Yahudi Cemaati tarihinin ikinci kadın başkanı. Birinci kadın başkan Carmen Weinstein’ın cemaate yıllarca hizmet veren annesi Esther’di. Sinagogda gerçekleşen bu etkinlik, geleceği soru işareti olan Mısır Yahudi Cemaati için tarihi bir olay sayılıyor. Mısırlı olmaktan onur duyduğunu belirten Weinstein, konuşması sırasında Başkan Hüsnü Mübarek’e sık sık teşekkür etti.
100 yıl önce Adly Caddesi’nde inşa edilen Şaar Aşamaim Sinagogu bir zamanlar cemaatin toplandığı bir mekandı. Bu cemaat Avrupa ve Ortadoğu’dan gelen göçlere de kapılarını açmıştı. Koltukların arkalarındaki plaketlerde görülen Philippe Bach, Yosef Salameh, Felix Schwartz, Herman Horenstein gibi isimler göçe tanıklık ediyor.
Günümüzde Kahire Yahudi Cemaati, çoğunluğu yaşlı kadınlar olmak üzere 40 kişiden oluşuyor. Bu kişilerden biri olan Magda Haroun, sinagogun 1960’larda nasıl dolup taştığını anlatırken, “Bugün sadece 40 kişi olabiliriz, fakat arkamızda muhteşem bir tarih var. Lütfen bu tarihin yok olmasına izin vermeyin” dedi.

Daniel Mendelsohn’a edebiyat ödülü
ABD’li yazar Daniel Mendelsohn “The Lost” adlı eseri nedeniyle Fransa’nın en saygın edebiyat ödüllerinden sayılan 2007 Medicis Ödülü’ne layık görüldü
Yazın hayatına 1994’te New York’ta gazetecilik ile başlayan 47 yaşındaki Daniel Mendelsohn’un yazıları The New Yorker, The New York Times, The New York Review of Books, The Nation, Esquire gibi yayın organlarında yer aldı. Kitap eleştirmeni olarak New York dergisinde çalıştığı dönemde “2001 National Book Critics Circle Award for Excellence in Reviewing” ödülünü kazandı. Kitap, film ve tiyatro dergilerine katkılarından dolayı 2002’de George Jean Nathan ödülünü aldı.
2006 yılının Eylül ayında bir bestseller olacak “The Lost: A Search for Six of Six Million” adlı kitabı yayınlandı. Bu kitapta yazar, Naziler tarafından öldürülen aile fertlerini konu ediniyor.
Daniel Mendelsohn aile öykülerine oldukça meraklı bir çocuktu. Fakat bir Polonya kasabasında yaşayan ve Nazilerin Yahudilere giderek artan baskısı ile  ABD’li akrabalarından yardım isteyen büyük amcası Schmiel’in yazdığı mektuplara ulaşması Mendelsohn’a  kayıp aile fertlerinin akibetini araştırmak üzere ivme oldu. Daniel Mendelsohn’un kitabında unutulmuş yaşamlar düşündürücü bir öyküye dönüştü.
Kitabın Fransızca tercümesi eylül ayında “Les Disparus” adıyla yayınlandı. “Les Disparus” Fransa’da kısa zamanda “yılın kitabı”, “mevsimin şaheseri” gibi övgüler aldı.
Yazarı Daniel Mendelsohn’a Medicis Ödülü’nü kazandıran “The Lost”, Avustralya, İngiltere, Hollanda, İspanya, İtalya ve İsrail’de de yayınlandı.