İstanbul Üniversitesi`nde David Ben Gurions

David OJALVO26 Ekim Cuma günü, İstanbul Üniversitesi`nde, İsrail`in kurucusu ve ilk devlet başkanı David Ben Gurion`un İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi`nde okuduğu yolları anmak üzere bir konferans gerçekleşti. Hukuk Fakültesi`nin Dekanı Prof. Dr. Tankut Centel ve İsrail Başkonsolosu Mordehai Amihai birer açılış konuşması yaptıl

Perspektif
9 Ocak 2008 Çarşamba
Prof. Centel konuşmasında David Ben Gurion’un Atatürk’ten etkilendiğini ve bu gibi çalışmaların İstanbul Üniversitesi ile Ben- Gurion Üniversitesi arasında bir köprü oluşturabileceğini dile getirdi. İsrail Başkonsolosu Mordehia Amihai ise sözlerine Türkiye’deki terör olayları üzerine duyduğu üzüntüyle başladı. Türk- İsrail ilişkilerine David Ben- Gurion her zaman çok önem verdiğini ve İsrail’in Türkiye’deki demokrasi değerlerini benimsediğini belirtti. Kendisi ayrıca üniversiteye, dekanlıkla görüşecekleri üzere, bir araştırma için konsolosluk olarak burs sağlayacaklarını bildirdi. Tebliğlere geçilmeden önce, Dekan Prof. Dr. Tankut Centel’e, Ben Gurion Üniversitesi’nden Dr. Nathan Adrian bir madalyon ve Tel Aviv Üniversitesi’nden Prof. Assaf Likhovski bir kitap armağan ettiler.
Açılış konuşmalarının ardından, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden Yar. Doç. Dr. Barış Erman’ın başkanlığında sunumlar gerçekleşti.
Galatasaray Üniversitesi’nden Dr. Emre Öktem, “Ben Gurion’un İstanbul’daki ikameti” konulu konuşmasında, Ben Gurion’un Galatasaray Lisesi’nde mezuniyetine dair ipuçları olduğunu belirterek başladı. Ben- Gurion’un Türkiye’ye gelişini, dil öğrenimine olan yeteneğini ve buna bağlı olarak hızla Türkçeyi öğrendiğini (ve hayat boyu çok düzgün bir biçimde kullandığını), mebus olmak istediğini ve bu amaç için hukuk fakültesine girme sürecini aktardı. Bu süreçte olgunluk sınavını Galatasaray Lisesi’nde vermiş olabileceğini belirtti. Ben- Gurion genç yaşta siyasi harekete girdiğini, Cemal Paşa ile iletişimini ve imparatorluktan kovuluşunu, akabinde yaşadığı zorlukları paylaştı. İstanbul Üniversitesi’nde transkriptinin (not dökümü) yer aldığını ve ülkeden kovulmasına karşılık, arşivde hakkında düşülen notları örnek sundu.
Ben Gurion Üniversitesi’nden Dr. Nathan Adrian, “Mustafa Kemal Atatürk’ün Ben Gurion’u etkilemesi” konulu sunumunda Atatürk ve Ben Gurioun arasında birçok paralellik olduğunu ifade etti. Ardından iki liderin farklı ve benzer yönlerini aktardı. İki liderin de yeni bir ülke yaratmak için çalıştığını, idealist olduklarını, askeri bir geçmişlerinin bulunduğunu belirtti. Atatürk’ün laikliğe dair çalışmalarının yanında Ben Gurion’un da laik bir sistem için çabaladığını paylaştı. Ayrıca Ben- Gurion’un Atatürk’ün kadınlara yönelik yaklaşımından etkilendiğini, Atatürk’ten daha büyük bir lider tanımadığını” bildirdi. Dr. Adrian son olarak iki üniversite arasında çalışma gerçekleştirmek için çağrıda bulundu.
Tel Aviv Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden Prof. Assaf Likhovski “Osmanlı Hukukunun Modern İsrail Hukuk üzerine etkisi” konulu konuşmasına, Ben- Gurion’un ne denli başarılı bir öğrenci olduğunu aktararak başladı. Osmanlı hukukunun etkisinin günümüzde de hissedildiğini belirtti. 1948’de İsrail kurulduğunda devletin Osmanlı İmparatorluğu’nun ve İngiliz mandasının hukuk sistemini benimseneceğine dair bir beklenti olduğunu fakat bunun kısmen gerçekleştiğini söyledi. Konuşmasında Prof. Lihkovski, “İngiliz manda hukukunun benimsenmesinin pratik bir değeri olmasına karşılık, Yahudi avukatlar, Yahudi hukukuna dayanarak karşı görüş sundular. Yahudi hukuku taraftarları, bu durumu bir tehdit olarak kabul etti. Oysa İsrail, imparatorluktan ayrılan diğer birçok ülke gibi Osmanlı hukukunu benimsedi; çünkü henüz kendi doğası tam yerini bulmuş değildi. Osmanlı ve İngiliz hukuku ülkeye yabancı görünmesine rağmen kullanıldı, çünkü bu yabancılık kendilerinin kim olduğuna ve kendileri için hangi hukuk düzenlenmesinin en iyi olacağının belirlenmesinde yardımcı oldu.”