Bariş Konferansi öncesi Ortadoğu turu

ABD Genel Sekreteri Condoleezza Rice`ın, Filistin Özerk Yönetimi (FÖY) Lideri ile yaptığı görüşmede Mahmud Abbas, ABD`den Ortadoğu barışındaki rolüne ilişkin beklentilerini dile getirdi. Amerikalı yetkililer konferansın somut sonuçlara bağlanabilmesi için tüm görüşmeleri önceden yapmaya kararlı olduklarını belirtiyorlar

Toplum
9 Ocak 2008 Çarşamba
Filistinli yetkililer, sorunların çözümüne yönelik ortak bir rapor hazırlamak istediklerini belirttiler. Filistinliler raporun konferanstan önce bitirilmesini istediklerini, böylelikle iki tarafın birlikte hazırladığı metnin anlaşmazlıkları çözmede rehber görevi göreceğini de belirttiler.
Dört günlük bir ziyarette bulunan Rice, ABD tarafından evsahipliği yapılacak konferans öncesinde ortak bir zemin bulmaya çalışacak. Kasım ayında Amerika’da gerçekleştirilmesi beklenen konferansın, taraflar arasındaki anlaşmazlıklar nedeni ile ertelenme ihtimali bulunuyor.
Rice, hafta sonunda İsrailli ve Filistinli liderler ile görüşmeye devam edecek. Kahire’ye geçmeyi planlayan Rice Ürdün Kralı Abdullah ile Londra’da görüşmeyi hedefliyor.
Abbas’ın danışmanlarından Nabil Amr yaptığı açıklamada, Rice’ın verdiği demeçlerin Filistinlilerin barış umudunu söndürdüğünü belirtti.  ABD’nin barışı mümkün kılmak için daha çok çaba sarfetmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.
Abbas ve Rice, pazartesi günü Ramallah’da görüştü. Yolculuk yanlış bir güvenlik alarmı nedeni ile bir süre ertelendi. Konvoy 15 dakikalık bir gecikme ile yoluna devam etti.
Abbas’ın  Rice ile yaptığı görüşmede, İsrail’in Batı Şeria’da yaptığı toprak operasyonlarından hoşlanmadıklarını, Batı Şeria’da gerçekleşen yol yapım çalışmalarının kendilerini endişelendirdiğini belirtti. Sonbahar konferansı talebi ile gelen olumlu havanın bu operasyonlar ile bozulduğunu sözlerine ekledi. Abbas, Filistinlilerin daha rahat ulaşımını sağlamak için yapılan inşaatların, kontrolu daha da artırmaya yönelik olabileceğine dikkati çekti.
Mahmut Abbas ile yaptığı ortak açıklamada Rice, ABD Başkanı George Bush’un İsrail-  Filistin anlaşmazlığını en önemli hedefi haline getirdiğini belirtti.  Rice her iki tarafın da büyük gayret içinde olduğunu, artık bir Filistin Devleti kurulmasının zamanı geldiğini belirtti.
Öte yandan Başbakan Ehud Olmert pazartesi günü yaptığı açıklamada, Doğu Kudüs’teki Arap bölgelerinin şehrin parçası sayılmasını sorguladı. Şehrin dış sınırlarını ve mülteci kamplarını ayırma sinyalleri verdi.

Lieberman: Şimdi zirve yapmanın zamanı değil
Stratejilk İlişkiler Bakanı Avigdor Lieberman, Rice ile yaptığı görüşmede şu anda gerçekleştirilecek bir toplantının Ortadoğu barışı için hata olacağını belirtti. "Filistinliler ve İsraillilerin hayatları üzerine olumlu yansıması olmayacak bir başka konferans daha gerçekleştirmek anlamsız’ şeklinde tepkisini dile getirdi. Lieberman FÖY ekonomisinin ilgiye ihtiyacı olduğunu, ve sadece bu konuda ciddi pazarlıklar yapılabileceğini sözlerine ekledi.
Rice’ın İsrailli yetkililer ile yaptığı görüşmeler sonrasında,  hazırlıklar için daha fazla zaman gerektiğine, tarihin ertelenebileceğine değinildi. Konuların oldukça karmaşık olması nedeni ile ABD diplomasisine konferans öncesinde büyük görev düştüğü belirtildi. Her iki tarafın da konferansa gelmeden önce birbirini tamamen anlamış olması hedefleniyor.

Japonya Ortadoğu’da sesini yükseltiyor
Japon kaynaklarının yaptığı açıklamaya göre Japonya, gelecek ay Annapolis’te gerçekleştirilecek uluslararası barış konferasına katılmak üzere İsrail ve ABD’ye  başvuruda bulundu.
İsrail Dışişleri Bakanlığı yetkilileri Japonya’nın bu talebinin memnuniyet yarattığını belirtti.
Uzun yıllar devam eden soğuk ilişkilerin ardından İsrail- Japonya ilişkileri son birkaç yılda yakınlaşma sürecine girdi.
İki ülkenin yakınlaşmaya başlaması 1991 yılında gerçekleştirilen Madrid Konferansı’na dayanıyor. Japonya aynı zamanda Filistin Özerk Yönetimi’ne en yoğun yardımı yapan ülkeler arasında yer alıyor. Geçen yıl yaşanan İkinci Lübnan Savaşı’nın ilk günü Japonya eski Başbakanı Junichiro Koizumi, İsrail’e bir ziyaret gerçekleştirdi.
Ayrıca İsrail- Ürdün-  Japonya arasında ortak bir endüstriyel projenin de hayata geçirilmesine çalışılıyor. İsrail daha önce bu projeye 150 milyon Dolar yatırım yapacağını açıklamıştı.
İsrail Devlet Başkanı Şimon Peres ve Dışişleri Bakanı Tzipi Livni’nin Tokyo ziyaretleri İsrail- Japonya arasındaki yakınlaşma sürecini hızlandırmış, Japon Dışişleri Bakanlığı’na bağlı üst düzey bir yetkili Japonya’nın Ortadoğu konusuna daha yoğun katkı sağlamayı arzuladığını belirtmişti. Japonya’nın yıllarıdır Ortadoğu’ya mali yardımlarda bulunduğunu ancak bunun yeterli olmadığını söyleyen yetkili, gelecek dönemde daha aktif olarak varlıklarını göstermek istediklerini açıkladı.
Japonya’nın Ortadoğu petrolüne olan bağımlılığı, bölge istikrarının Japonya istikrarı ile paralel olma sonucunu yaratıyor. Petrol krizi yılları boyunca Japonya’nın zorunlu olarak Arap tarafında yer aldığını belirten Japon uzman, ancak bugün gelinen noktada dengelerin değiştiğini ve artık böyle bir zorunluluğun varolmadığını belirtti.

Ortadoğu Konferansı’na 40 ülke bekleniyor
FÖY Lideri Mahmud Abbas, gelecek ay Washington’da yapılması planlanan Ortadoğu Konferansı’na Birleşmiş Milletler’in 5 daimi üyesi ve G- 8 ülkelerinin dışında 12 Arap ülkesinin katılacağını açıkladı. Özellikle Arap ülkelerinin katılımı, konferansın başarısı açısından önemli. Ancak başta Suudi Arabistan olmak üzere, İsrail’le diplomatik ilişkisi bulunmayan bazı ülkeler, sınırlar, Kudüs’ün statüsü ve İsrailli yerleşimciler gibi konuların gündeme getirilmesini talep ediyor.
Konferansa davetli olmayan Hamas ise, Arap ülkelerine toplantılara katılmamaları çağrısında bulundu. Gazze’nin kontrolünü elinde tutan Hamas hükümeti, konferanstan somut sonuç çıkmayacağını savunuyor.
Hamas’ın ardından İran’ın Dini Lideri Ayetullah Ali Hamaney de İslam ülkelerine gelecek ay ABD’de yapılacak Ortadoğu Barış Konferansı’nı boykot etmeleri çağrısında bulundu. Hamaney, barış konferansının Filistinlilere zarar vereceğini savundu. Şu ana kadar Mısır, Ürdün ve Suudi Arabistan konferansa katılıp katılmayacağına ilişkin bir açıklama yapmadı. Suriye, Golan Tepeleri konusu gündeme getirilmezse konferansa katılmayacağını duyurdu.