Türk Musevi Cemaati Bildirisi

Lübnan gazetesi As- Safir`in haberine göre Balad Başkanı ve Knesset eski üyesi Azmi Bishara Hizbullah Lideri Hasan Nasrallah ile görüştü.

Toplum
9 Ocak 2008 Çarşamba

Bu hafta, ABD Kongre’sinin Dış Ilişkiler Komisyonu 106 Numaralı “A.B.D. Ermeni Soykırım’ını Tanıma” adı ile anılan önergeyi görüşecek. Türk Musevi Cemaati olarak bu önergeye karşı çekincelerimizi açıklamak istiyoruz:
Birinci Dünya Savaşı sırasında Osmanlı İmparatorluğu Ermenilerinin başına gelen ölüm, yıkım, tehcir olayları bir trajedi idi. Fakat saygın tarihçiler, soykırım teriminin bu trajedinin anlatımı için kullanılabilecek uygun kelime olduğu konusunda hemfikir değiller. Esasen bu konunun tarihi gerçekler dışında başka kaygıların etkisi altında kalabilecek parlamenterler veya kongre üyelerinin hükümleriyle değil, tarihçiler tarafından ve özellikle kanıtlara dayandırılarak değerlendirilip karar verilmesi gerektiğini düşünmekteyiz. Yahudi Soykırımı’nın parlamentoların deklarasyonları sonucu değil de çok kuvvetli kanıtlara dayanarak tanımlanmış olması gerçeğine değinmeden geçmek mümkün değildir.
Bununla beraber, mevcut kaygı Türkiye -  A.B.D. ikili ilişkilerinin sağlıklı bir şekilde sürdürülmesidir. Bu ilanı okuyacak olan pek çok kişinin de bildiği gibi, A.B.D.nin, özellikle Irak savaşı ve buna bağlı konulardan dolayı Türk toplumu nezdinde gördüğü itibar tarihteki en düşük seviyesine inmiştir. Bu bizleri derinden üzmektedir. Bizler, ülkemizin, sadece bir NATO müttefiği veya stratejik ortağı değil, her şeyden öte demokrasiye ilham kaynağı olan  A.B.D. ile olan ilişkisine değer veren Türk vatandaşları arasında yer almaktayız. Görüşümüze göre, 106 Nolu Önerge’nin kabulü Türk – Amerikan ilişkilerinin önünde bir engel teşkil edecek ve bu kalıcı olmasa da ilişkileri uzun süreli olarak zayıflatacaktır. Benzer endişe, Kongre Sözcüsü Nancy Pelosi’ye hitaben mektup yazmış olan  eski A.B.D. dışişleri ve savunma bakanlarının ifadesinde de yer almaktadır. Türk vatandaşlarının ezici çoğunluğu da Kongre’nin bu konuya müdahelesini haksız, uygunsuz ve anlamsız bir Türk düşmanlığı olarak görmekte olup, kararın geçmesi durumunda gösterebilecekleri toplumsal tepkiler bu içselleşmiş duyguları açıklığa çıkartacaktır.
Ayrıca bizlerin Türkiye’de güvenliğimizin ve iyi durumda olmamızın 106 Nolu Kongre Önergesi’nin kaderine bağlı olduğu ima edilmektedir. Bu gibi iddialardan bizler son derece rahatsızız.
Tarihin dürüstçe araştırılması; Türk ve Ermeni Toplumlarının uzun vadeli ve kalıcı barışık ilişkiye kavuşmaları;  A.B.D.’nin vazgeçilmez dostu ve ortağı olan dünyanın en demokratik Müslüman çoğunluklu toplumu ile ilişkilerinin korunması adına saygıdeğer Kongre Dış İlişkiler Komisyonu üyelerinin 106 Nolu Önerge’yi reddedeceklerini ümit etmekteyiz.

Türk Musevi Cemaati