Günlerden bir gün apartmanlarına Linda adlı bir kadın taşınır. İlk başlarda samimi görünen Linda devamlı hastanelerdedir. Doktorlar fizyolojik bir rahatsızlığı olmadığını sadece psikolojik rahatsızlığı olduğunu söylerler. Linda konuşurken titrer, etrafındaki herşeyi kıskanır. Sultana ve Bulisa bu yeni komşuya kapılarını açarlar ve ona ikramlarda bulunurlar.
Linda torunlarını onların torunlarıyla karşılaştırır ve Bulisa’nın torunu daha yüksek not alınca hastalanır. Konuşurken ağlamaya başlar. Tam bir ruh hastasıdır. Etraftaki insanları tanımadığı için, samimiyet kuramaz. Bunun için o mahallenin hahamı Ribi Salamon’a yüklüce bir para vererek, onun hakkında herkese iyi şeyler söylemesini tembih eder. Ribi Salamon parayı alır almaz, etrafa Linda hanımın ne kadar iyi olduğunu anlatmaya başlar. Linda üçüncü kocasını yeni toprağa vermiştir. Yalnız yaşamaktadır ama torunları ve çocukları da aynı mahalleye taşınmıştır. Bulisa yaşlı kocasıyla yaşamaktadır. Sultana ise yıllar önce kocasını kaybetmiş, yalnız yaşayan bir kadındır. Linda üç kocasından da hatırı sayılır bir para elde ettiği için durumu diğerlerinden daha iyidir. Bulisa ve kocası sokağa çıktığında arkalarında pencereden bakar. “Ne mutlu kadın kocası onu gezmeye götürüyor” diye düşünür. Bir gün bunu Sultana’ya söylediğinde Sultana ona “Senin de üç kocan olmuş. Çocukların, torunların, paran var, mutlu olmaya çalış” deyince Linda ağlamaya başlar. Günlerce Sultana ile konuşmaz. Karakter olarak Sultana o kadar iyi bir kadındır ki, herkese yardım eder, ona kötülük yapanlara bile dua eder. Herkese iyilik ister. Bulisa da Sultana gibi iyi bir kadın olmakla beraber bir kötülük gördüğünde, kin duygusu harekete geçer ve kolay kolay bağışlayamaz. Sultana ve Bulisa kirada oturuyorlarken, o küçük evlerinde o kadar mutludurlar ki, Linda ise satın aldığı ev ve yaşamından hiç memnun değildir. Bir gün Sultana ve Bulisa’nın evlerini de Linda’nın satın aldığını duyarlar. Önce pek önemsemezlerse de, Linda artık bu fiyatla oturamayacaklarını, çok yüksek bir kira ödemeleri gerektiğini söyler. Yoksa evleri boşaltmaları gerekmektedir. Bulisa ve Sultana ne yapsalar, söyleyeseler boşunadır. Kış ortasında evlerinden atılırlar ve sokakta kalırlar. Çocukları zaten küçük evlerde yaşıyordur, çok zor durumda kalırlar. Linda ise çok mutludur. Bulisa’nın kocası evden çıkarılmayı hazmedemez ve kalbi soğuğa da dayanamaz, ölür. Bunun üzerine Bulisa ellerini göğe açar. “Nasıl bizi evimizden ettiysen, Allah da senin sağlığını alsın” diye lanetler okur. Sultana gene Linda’ya kötülük istemez. Birkaç yıl sonra, Bulisa ve Sultana’nın kapısı çalınır. Gelen Ribi Salamon “Arkadaşınız Linda çok hasta. Sizleri görmek istiyor” deyince Bulisa “Haham efendi sen evinden olmadın, biz ona yemeğimizi, evimizi açtık, Linda bize kötülük yaptı. Ben onu affetmiyorum. Allah da affetmesin. Kocam onun yüzünden öldü. Sen ondan aldığın paralarla herhalde mutlusun” der. Bir hafta sonra Sultana’nın kapısı çalınır. Gelen başka bir komşusu “Duydun mu Linda ölmek üzereymiş, senin ve Bulisa’nın isimlerinizi sayıklıyormuş, sizi görmeden can veremiyormuş” der. Sultana iyi kalbiyle Bulisa’yı da alır ve Linda’yı görmeye gider. Linda onları gördükten bir gün sonra hayata veda eder. Bulisa arkadaşını tam olarak bağışlayamasa da Sultana onu ikna eder ve iyi kalbiyle son görevini yapar. Arkadaşına “Bak bir hafta sonra Yom Kipur Bayramı. Hepimizin hataları olabilir, yüce Tanrı hepimizi bağışlasın. Eğer bir insan gerçekten yürekten karşısındakinden af dilerse ve bir daha onu kırmazsa, bağışlanır. Ama geçmişi geri getiremezsin. Sana eziyet eden insanları da bağışlamak zordur. Af dileyip tekrar kötülük yapanlar da var. Bu günde Tanrı insanlardan birbirlerinden özür dilemeyi, gerçekten pişmanlık duyarak af edilmeyi istemeyi, emreder. Çünkü eğer kalbini kırdığın bir insan seni bağışlamazsa, Tanrı seni hiç bağışlamaz. Böyle günlerde insanlar arkadaşlarını, sevdiklerini kırdıkları kişileri ziyaret edip, yürekten af dileyerek, bağışlanmak istemelidirler. Çünkü yeni temiz bir sayfa açmak için affetmeye ve affedilmeyi ihtiyacımız var” der.
• Affetmek büyüklüktür. Yürekten bağışlamak isteyen ve af dileyenleri bağışlayabilmek kolaydır belki ama, kötülük ederek, af dilemeyenler ve pişman olmayıp devamlı aynı şeyi tekrar edenler de pişman olup af dilemelidirler.
• Yeni Yıl hastalara şifa, bekarlara eş, çocuksuzlara çocuklar, dünyaya ve ülkemize barış, bizlere sağlık, mutluluk, huzur, kötü insanların yüreklerine de sevgi ve iyilik tohumları getirsin.
ŞANA TOVA - HATİMA TOVA.
