YAHUDİLİKTE TEMEL KAVRAMLAR / KÖLELİK (2)

Reneta Sibel YOLAKYaşadığı şehirden, bulunduğu ortamdan kısacası yaşantısından sıkılan bir adam, cebindeki az miktar para ile yanına hiçbir şey almadan bulunduğu kenti terk edip daha önce hiç bilmediği bir ülkeye gitmiş. Oraya henüz alışmaya çalışırken birden bir ses duymuş. Bir çığırtkan, avazı çıktı

Kavram
9 Ocak 2008 Çarşamba

Yusuf BESALEL

Kenanlı bir köle ise; sahibinin malıdır ve her zaman için satın alınmıştır. Jübile senesinde azad olunamaz. Tora’ya göre: “Bu gibi sahip olduğumuz erkek ve kadın kölelere gelince –etrafımızdaki milletlerden erkek ve kadın köleler tedarik edebilirsiniz…Bunlar sizin malınız olacaktır. Sizden sonra çocuklarınız için mülkiyetinizde tutabilirsiniz; onlara bu her zaman için miras şeklinde intikal edebilir. Bunlara bu şekilde köle olarak intikal edebilirsiniz.” (Levililer, 25:44-  46)
Ne var ki bir Kenanlı kölenin dahi yaşamı tamamen sahibinin tekelinde değildir. Şayet bu köle sünnet olunursa, ailenin bir ferdi gibi addedilir ve Pesah korban sunusuna herkes gibi iştirak eder. Tora, kölenin Şabat günü herkes gibi dinlenmesini ve bir kadının uyması gerektiği emirlere uymasını emreder. Bu köle, kölelikten, azad edilmek suretiyle veya efendisinin aynı amaçla bir belge tanzim etmesiyle kurtulabilir. Şayet köle; gözü, dişi vb. gibi bir organında sahibi yüzünden bir zarar görürse, kendiliğinden özgür kılınır. Kenanlı bir köleyi öldürmek cinayettir. Firar etmiş bir köleyi sahibine iade etmek yasaktır. (Tesniye, 23:16) Her ne kadar Kenanlı bir köle sahibinin malıysa da; “köleye merhametle davranmak, ona kaldıramayacağı ölçüde yüklenmemek ve ona kötü davranmamak, ona uygun yiyecek ve içeceği vermek, onu eylemle veya sözle aşağılamak, ona karşı aşırı ölçüde kızgın bir biçimde davranmamak veye fazla bağırmamak fakat ona sükunetle konuşmak ve şikayetlerine kulak vermek gerekir. (“Şulhan Aruh, Y.D., 267.17)Özgür kılınan Kenanlı bir köle, havuza girme ritüelinin ardından (“tevila yapmak”) Yahudi olabilir ve ondan sonra bir Yahudi ile evlenebilirdi.
Hıristiyan Kilisesi, dördüncü yüzyılda yönetime geçmesinden kısa bir dönem sonra, Yahudiler’in Hıristiyan kölelere sahip olmasını yasakladı. Köle sahibi olmak, Hıristiyanlar’dan önce Yahudiler arasında son buldu.
Batı’da Yahudiler ve diğer beyazlar köle sahibi veya köle ticareti yapmayı sürdürdüler. ABD’deki İç Savaş döneminde Yahudiler arasında köleliği hem savunan, hem de kaldırılmasını isteyen sesler yükselmeye başladı. Örneğin, Rabi David Einhorn, Baltimor’da köleliğin kaldırılmasını savunmuş, köleliği “Tanrı’ya karşı en büyük günah olarak” nitelendirmiş ve bu konuda kentte karşıt görüşlü gruplar arasında çıkan nümayişler nedeniyle kentten kaçmak zorunda kalmıştır.

Kaynakça: "Yahudilik Ansiklopedisi",
Cilt I, II, III, Yusuf Besalel