Yaz Öyküleri

Sara YANAROCAK1516`da Venedikte kullanılan Getto sözcüğü, büyük olasılıkla çevredeki bir demir dökümhanesinden türetilmişti. Aynı yıl kentte Yahudi yerleşimi için bir bölge ayrıldı; kentin geri kalan kesimiyle hiç bağlantısı olmayan bu bölgeye Hıristiyan nöbetçiler yerleştirildi. Burası İtalya`daki gettolar için

Kavram
9 Ocak 2008 Çarşamba

Reneta Sibel YOLAK

Bilgeliğin ilk adımı

Bir zamanlar bir delikanlı bir bilgeye talebe olmak istedi.
“Bana talebe olamak zordur, korkarım sen bunu başaramazsın” dedi bilge.
Ama genç kararlıydı. kendisinden ne isterse yapmaya hazır olduğunu şöyledi. Bilge de ona manevi yoldaki ilk vazifesini verdi:
“Bir yıl boyunca kim seni kızdırmaya çalışsa ona bir lira vereceksin”.
Genç denileni yaptı. tam bir yıl boyunca kendisini öfkelendirmeye çalışan insanlara para verdi. Bir yılın sonunda genç bilgeye geldi. Bundan sonraki vazifesine hazır olduğunu şöyledi. ”önce şehre git ve bana biraz yiyecek al “ dedi bilge.
Genç yanından ayrılır ayrılmaz, bilge dilenci kıyafetine bürünerek, kestirme yoldan ondan önce şehre vardı. Gencin geçeği yolda otürdu ve bekledi. tam genç yoldan geçecekken ona hakaret etmeye başladı. ”onun ne kadar aptal göründüğünü “ şöyledi. ama gençte hiçbir öfke işareti yoktu. ”Ne kadar harika “dedi genç. ”tam bir yıl boyunca bana hakaret edene para ödemek zorunda kaldım. şimdi tek kuruş ödemek zorunda değilim”.
Bunun üzerine üzerindeki elbişeyi çıkaran bilge gence şöyle dedi: başkalarının ne dediğine aldırış etmemeyi başaran kişi,  bilgelik yoluna adım atmış demektir. Eminim ki sen de bundan  sonra  hakaretlere aldırış etmeyeceksin ve doğru bildiğin yoldan asla şaşmayacaksın.”


İstiridye
Okyanusun dibinde yatan bir istirdye, su üzerinden akıp geçsin diye kabuğunu açmış. su içinden geçerken, solungaçları yiyecek toplayıp midesine gönderiyormuş. Aniden yakınındaki bir balık, bir kuyruk darbesiyle  kum ve çamur fırtınası yaratmış. istirdye de kumdan nefret edermiş; zira kum öylesine pürüzlüymüş ki, kabuğunun içine kaçarsa  son derece rahatsız olurmuş.
İstirdye derhal kabuğunu kapamış ama çok geç kalmış; Sert ve pürüzlü bir kum taneciği  içeri girip, iç derisi ile kabuğunun arasına yerleşmiş.
Kum tanesi istirdyeyi ne çok rahatsız ediyormuş. Ama kabuğunun içini kaplaması için kendine verilmiş olan salgı hücresini  hemen çalıştırarak, minik kum tanesinin üstünü kaplamaya başlamış; ta ki  nefis, parlak ve düzgün bir ortu oluşana  kadar …
İstirdye yıllar yılı, minik kum taneciğinin üstüne katlar eklemeye devam etmiş, sonunda müthiş, güzel, parlak ve son derece değerli bir inci oluşmuş.
Karşı karşıya olduğumuz problemler bir kum taneciğine  benzer, bizi rahatsız ederler ve niye bize bu derece eziyet çektirip asabileştirdiklerine şaşarız, fakat azmin getirdiği cesaret ve kuvvet le sorunlarımızın üstüne gidersek amaçlarımıza ulaşabiliriz. daha alçakgönüllü,  isteklerimizde daha ısrarlı, çevremizdekiler daha yakın, daha akıllı ,sorunlarımıza daha  dayanıklı hale geliriz. gizli gücümüzle, yaşamımızdaki pürüzlü kum taneciklerini, bize kuvvet veren ümit ve ilham kaynağı olan değerli inciler dönüştürürüz.
Kaynak: Mutlu Olmanın Yolları