İsrail: “Bizi boykot ederseniz biz de sizi boykot ederiz”

İngiliz akademisyenlerin İsrail Üniversite ve akademisyenlerini boykot etme önerisini oylama kararı üzerine karşı tepkiler büyüyor. Hem İsrail hem de ABD`de akademisyenler, hukukçular ve politikacılar İngiliz boykotunun gerçekleşmesi durumunda İngilizlere karşı ABD ve İsrail`in de boykot uygulanması üzerinde hemfikirler

Toplum
9 Ocak 2008 Çarşamba
İngiliz Üniversiteler Birliği’nin İsrail’in akademik kurumlarını boykot etme fikrini ele almaya karar vermesi İsrail’de tepki uyandırdı. Haziran ortasında İngiltere’nin kamu hizmetleri sendikası olan UNISON, Haziran ortasında konuyla ilgili olarak oylama yapacak. Eğer boykot kararı oylamada kabul edilirse UNISON’un 1,4 milyon üyesi İsrail ile bağlarını kesecek.
Buna karara İsrail’in çeşitli çevrelerinden sert tepkiler geldi.
Kadima partisi milletvekillerinden Otniel Schneller, İsrail’i boykot eden ülkelerin ürünlerinin “Bu ülke İsrail’i boykot etmektedir” şeklinde etiketlenmesi yönünde bir yasa tasarısı hazırladı.
Pazar günkü demecinde “Bizi boykot ettiklerinde biz de benzer şekilde cevap vermeliyiz. Bir ülke bizi dünyadan izole etmeye çalıştığında biz de onları izole etmeliyiz” diye konuşan Scheneller’e diğer partilerin milletvekillerinden de destek geldi. Yasaya, İsrail Evimiz (İsrail Beitenu) Milletvekili Stas Meseznikov, Likud’dan Moşe Kahlon, İşçi Partisi’nden Danny Yatom ve Şas Partisi’nden Yaakov Margi de destek verdi. Schneller demecinde ayrıca İngiltere’nin İsrail kaynaklı bilgisayarları kullanmaması durumunda İngiltere’nin iş göremeyeceğini, İsrail kaynaklı ilaçların kullanılamaması durumunda ise İngiltere’nin yarısının hasta olacağını da sözlerine ekledi.
Tasarıya göre, İngiltere kaynaklı her ürünün üzerinde “düşman bir ülkeden” geldiğine dair, henüz boyu ve tipine karar verilmeyen bir etiket bulunacak. Fakat bu kanunun hızlandırılmış bir şekilde oylamaya alınmasına karar verilse bile, oylamaya birkaç aydan önce geçilemeyeceği, oylamanın da üç aşamalı bir süreç olduğu da belirtiliyor.
İngiltere’deki akademik çevrelerin boykot isteğine İsrail’in bakanlar kurulundan da tepki geldi. Sosyal Yardım ve Diaspora İşleri Bakanı Isaac Herzog konuyla ilgili olarak Avrupa’da antisemitizmin çok eskiye dayandığını, tek taraflı makaleler ve tacizlerle beslendiğini, en son İsviçre’de kundaklanan Sinagogun da Avrupa’daki antisemitizmin son zamanlarda ulaştığı son nokta olduğunu bildirdi. Herzog “İsrail bu duruma karşı mücadele etmelidir ve tüm dünya kamuoyu bu mücadelede destek olmalıdır” şeklinde devam etti.
İsrail Dışişleri bakanı Tzipi Livni de cuma günü İngiliz Dışişleri Bakanı Margaret Beckett ile görüştü ve İsrail’in bu boykot adımlarını iki ülkenin arasındaki iyi ilişkileri zedeleyecek son derece zararlı eylemler olarak gördüğünü belirtti.
İsrail Dışişleri Bakanı Tzipi ayrıca haftalık bakanlar kurulu toplantısında boykota karşı alınacak tepkinin belirlenmesi için bir toplantı yapılacağını bildirdi. Dışişleri Bakanlığı yetkilileri akademisyenlerin de katılacağı toplantıda boykota karşı yapılacak eylemler ve boykot hareketinin diğer ülkelere sıçramasına karşı alınacak önlemler tartışılacak.
Bunun yanı sıra hem Ticaret ve Sanayi Bakanı Eli Yishayi hem de Histadrut İşçi Sendikas, ülkenin ileri gelen iş adamları ile görüşerek konu ile ilgili alınacak önlemleri tartılacaklarını bildirdiler.
İngiliz akademisyenlerin boykot isteğine bir diğer tepki de okyanusun diğer tarafından geldi. ABD’nin ileri gelen avukatlarından Alan Dershowitz, İsrail boykotunu destekleyen tüm İngiliz akademisyenleri mali ve kanuni yönden zarara uğratacağına and içti.
O.J. Simspon ve Claus von Bulow gibi yüksek profilli davalarda kazandığı başarılar ile tanınan ve aynı zamanda Harvard Üniversitesi’nde hukuk profesörü olan Dershowitz, UNISON’un yıllık toplantısı öncesinde İngiliz akademisyenlere karşı akademik, yasal ve ekonomik olarak kampanya yürüteceğini ilan etti.
Dershowitz’in İngilizlere uygulanmasını isteyeceği yasal yaptırımları ABD’nin ırk ve milliyet nedeni ile ayrımcılığı yasaklayan yasalarına dayandıracağını söylerken, İngiltere’de de yasal işlem yapmak için ismini vermek istemediği bir İngiliz avukat ile görüştüğünü de sözlerine ekledi.
Dershowitz kampanyanın akademik kısmında ise en az bin ABD’li akademisyeni İsrail’de fahri unvan ile akademik pozisyon almaya ve kendilerini İsrailli ilan etmeye ikna edeceğini söyledi.