Kadiköy Hemdat İsrael ve Caddebostan Cemaati

Anadolu yakasının 100 yılı geçen tarihi sinagogu Hemdat İsrael Sinagogu Vakfı, yahidlerinin zaman içerisinde Kadıköy`den Suadiye, Caddebostan gibi yörelere taşınmasıyla açılan Caddebostan Sinagogu`nun da sorumluluğunu taşıyor… Konuyla ilgili olarak Vakıf Başkanı Mordo Kumrulukuş ve yönetim kurulu üyeleriyle görüştü

Toplum
9 Ocak 2008 Çarşamba
Yönetim kurulunuzdan bahseder misiniz?
Başkan Mordo Kumrulukuş, Mayir Saranga ile Moşe Samur Başkan Yardımcıları, Sedat Amon Haydarpaşa Sinagogu’ndan sorumlu başkan yardımcısı, Floret Loya ise Hanımlar Komisyonu Başkanı olarak görev alıyorlar. Yönetim kurulunun diğer üyeleri ise: İzzet Ovadya, Metin Salem, Nesim Haras, Lusi Salem, Nedim Kohen, Eli Arditi, Yusuf Nevi, Anri Niyego, Viki  Motro, Albert  Güveniş ve Eli Küçükkazes’in yer aldığı yönetim kurulumuz iki sinagog cemaatlerine ait insanların dini ve dini açıdan sosyal hizmetlerini karşılamak için çalışıyor.
Vakfınızın çalışmalarından söz eder misiniz?
Vakıf olarak bu gün gelişmiş iki sinagogumuz var. Haham Akaalimiz Rav Adoni, yaklaşık Caddebostan Sinagogunun açılışından beri sinagogun tüm ihtiyaçlarını tek başına götüren kişi. Başhazan Yasef Biçim, tüm Şabat ve bayramları yönetir. Bu kişiler, Hayim Hason ve Hayim Farsi ile Talmud Tora’nın kurucuları olarak da biliniyorlar. 
Gençlerimizin ve çocuklarımızın buraya gelmesini sağlamak bir yerde geleceğimizi garanti altına almaktır.
Sosyal yardım, vakfımızın çalışmaları içinde önemli bir  yer tutar. Cemaatimizin yardım kuruluşlarıyla işbirliği içinde  ihtiyaçlı ailelerimize yardım elini uzatır.
Bir zamanlar Hemdat İsrael Sinagogu’muzda yapılan düğün, bar-mitzva gibi dini kutlamaları da Caddebostan Sinagogu’nda yapmayı arzuluyor ve bu yönde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 
Cenazeleri çoğunlukla Kadıköy Sinagogu’nda gerçekleştiriyoruz.
Vakfınıza bağlı mezarlıklar var mı?
Önceki başkanların birbirlerini desteklemek adına yaptıkları anlaşama sonucunda Kuzguncuk Cemaati’nin vakfımıza tahsis ettiği Nakkaştepe Mezarlığı’nda bir bölüm ve Kadıköy Acıbadem Mezarlığını söyleyebilirim. Ancak bu iki yer bile yeterli değil. Yeni mekanların arayışı içindeyiz.
Sedat Amon, tarihi açıdan büyük önem taşıyan Hemdat İsrael Sinagogu’nu korumak için ne gibi çalışmalarınız var?
Mordo Kumrulukuş’un ifade ettiği gibi iki sinagogdan oluşan vakfımızın göz bebeği olan Hemdat İsrael Sinagogu’nun 100. yılını kutladığımızda büyük bir  tamirat gördü. Duvarlar orijinal haline sadık kalınarak yenilendi. Çok eski bir sinagog olduğu için ihtiyaç duyulduğundan ufak tefek tamirat ve sağlamlaştırılma çalışmalarını sürdürüyoruz. 18 yıldır bu görevi sürdürüyorum.
Kadıköy semtinde  büyük bir cemaatin yaşadığı dönemlerde  burada yapılan kutlamalar dillere destandır, hala konuşuluyor, ayrıca fotoğraflardan görüyoruz. Hahambaşısı olan bir dönem bile yaşanmış. Dolayısıyla bu tarihi bilgileri muhafaza etmek, bir sonraki nesillere devredebilmek  için son yaptığımız çalışmada  bunları sergiledik. 
Şabat tefillasına gelmek için sofu olmak gerekmiyor. Sinagog hepimizin, sadece acı günlerimizde değil, diğer günlerde de sinagoga gitmek gerekir.  Sinagogların ayrıca sosyal bir mekan olduğunu da hatırlatmakta yarar görüyorum.
Geleneksel olarak Haydarpaşa Sinagogu’nda da Tu - Bişvat Bayramı kutlanır…
Sinagoglar arasında bayramlarda görev dağılımı yapıldığında Tu- Bişvat Bayramı Hemdat İsrael Sinagogu’na verildi. Yıllardır bu bayram sinagogumuzda coşkuyla kutlanıyor. Bu seneki bayram ise yıllar sonra özlediğimiz bir katılımla kutlandı. Bu yıl bir yenilik yaparak genç evli aileleri duaya davet ettik. Kimisi ilk kez geldi.   Bunun sürmesini istiyoruz.
2002–2006 yılında yine Kumrulukuş başkanlığında görev almıştık. Ancak zor bir dönem geçirdik. Cemaat bireylerimiz yaşanan terör olaylarından ötürü sinagoglardan uzaklaşmıştı. Onları geri gelmelerini sağlamak için elimizden gelen gayreti gösterdik. Yeniden bir yapılanma sürecine geçtik. Bu kez de gelen yahidlerimizden bazı eleştiriler aldık. Gerekirse eleştirirken bir öneri de sunarlarsa çok seviniriz.
Caddebostan Sinagogu’ndaki yenilenmeden söz edebilir miyiz?
Dindaşların bu semte yerleşmeleri zaman içinde bir çok ihtiyaç doğurdu. Burada küçük bir villadan yola çıkılarak bir sinagoga ulaşıldı. Dolayısıyla sosyal ihtiyaçlar için fazla bir  yapısal alanı bulunmuyor. Daima günlük ihtiyaçların giderilmesine gidildi. 2003 yılında yaşanan terör olayları bizim de bütün çehremizi değiştirdi.  2004 yılında Caddebostan Sinagogu’nda dört düğün yapıldı. Gerçekten bahçemiz genç evlilere güzel imkanlar sunmuştu.
Ancak o güzel bahçemiz güvenlik nedenlerinden ötürü duvarların arkasında kaldı. 
Mayir Saranga, Hemdat İsrael Sinagogu’nun çıkarttığı bültenden ve amacından söz eder misiniz?
2002 yılında yönetime seçildim, bu ikinci dönemim oluyor.  Göreve ilk geldiğimde, Kadıköy yakasında ikamet eden büyük bir cemaatin varlığını,  ancak gerek Kadıköy, gerekse Caddebostan olsun bu cemaatin küçük bir bölümünün sinagoga geldiğini ve aralarında bir iletişim kopukluğu olduğunu gözlemledik. Önceki yönetimin uyguladığı bayram tebriklerinden yola çıkarak, bazı tespitler yaptık. Sonuçta yaklaşık 2000 aile olduğunu sonucuna ulaştık. Sinagoga gelmeyen veya gelemeyen kişilere bir bülten ile ulaşmak istedik.  üç yıldır ayda bir çıkarttığımız söz konusu bültende başkanın iletmek istediklerinin yanı sıra dua saatlerine,  yahidlerimizin önemli günlerine yer veriyoruz. Bu çalışmanın olumlu geri dönüşlerini gördük. En azından Anadolu Yakasında ikamet edenler arasında bir iletişim sağlandı. Daha önceleri burada limmud yapılmadığı için dindaşlarımız diğer yakaya geçmek veya vazgeçmek zorunda kalıyorlardı. Böyle bir olanak sunarak büyük ihtiyacı karşıladığımızı da düşünüyorum.
Bültenin yanı sıra bazı broşürler de çıkartıyorsunuz…
Onun da amacı, unutulmaya yüz tutan geleneklerimizin yaşatılması idi. Şabat mumlarının yakılma saatlerini içeren broşürü her yıl çıkartıyoruz. Hatta geçen yıl yahidlerimize broşürlerle birlikte Şabat, şamdanlarını ve mumları da verdik.  Hanuka Bayramı’nda broşürle birlikte Hanuka Şarkılarını içeren bir cd hediye ettik. Her Pesah, içeriğinde özlü ve net bilgiler içeren Agada kitapçığıyla dindaşlarımızın bayramını kutluyoruz.
Moşe Samur siz neler söyleyeceksiniz?
Amacımız bu yakada yaşayan dindaşlarımızın sadece büyük bayramlarda değil, diğer günlerde de buraya gelmelerini sağlamak.  Yönetime geldiğimizde yaş ortalaması biraz yüksekti, amacımız yönetimi gençleştirmek.  Bu nedenle, bizlerden sonra bu mirası devralacak  gençlerimize de daha güler yüzle yaklaşmaya çalışıyoruz. Dini, sosyal etkinliklerimizin de bunda büyük fayda sağlıyor.
Anri Niyego siz üç nesildir bu vakfın yönetimindesiniz…
Ben, Yusuf Levi ve Eli Arditi  bu vakfın yönetiminde üçüncü nesli temsil ediyoruz.  Bu cemaatin tipik bir özelliği var: cemaatin kalbinin attığı yer Hemdat İsrael Sinagogu ve yöresi Yeldeğirmeni semti olmuştur.  Üçüncü nesil temsilciler olarak geride bırakmış olduğumuz eski semtte bulunan sinagogu ayakta tutmak için büyük çaba sarf ediyoruz.  Bu çalışmalarından dolayı da Sedat Amon arkadaşıma özellikle teşekkür ediyorum.  Bu tarihi mekanın yaşatılması büyük bir övünç kaynağı. Digitürk’ün İz tv kanalında Mario Levi ile Kadıköy başlıklı bir belgesel yayınlandı. Belgeselde semtin manevi değerlerinin kayda alınmış olması olayı ilginç kılıyor.
Eli Arditi, yönetimin en yeni üyesisiniz…
Yönetim kuruluna yeni seçildim. Düşüncem yeninin yanında eskiyi de en mükemmel şekilliyle korumak ve yeni nesillere devretmek. Caddebostan Sinagogu’nun yapımında amcamın büyük emeği olduğu için burası da benim için çok değerli. Fakat kendisi Yeldeğirmenli olduğu için  Hemdat İsrael Sinagogu’na da büyük önem verirdi.
Eli Küçükkazes söz sizde…
Vakfın 23 yıllık yönetim kurulu üyesiyim. İş yoğunluğum nedeniyle eskisi kadar etkin değilim.  Ben ve kardeşim Kadıköy Hemdat İsrael Sinagogu’nda evlendik. Bunun her zaman güzel bir anı olarak saklarım. Okurlara Şabat’ın tüm diğer bayramlar gibi kutsal bir gün olduğunu hatırlatmak istiyor, dindaşlarımızı Şabat dualarına davet ediyorum.
Baruh Mori, Sosyal yardımlarla siz ilgileniyorsunuz…
25 yıldır görev yapıyorum. Adım sosyal yardımla birlikte anılır oldu. Bu cemaate ilk geldiğimde bir zamanlar Kuledibi ne idiyse o zamanlar Yeldeğirmeni de aynı şekildeydi. Yaşlılarımız, hastalarımız, ihtiyaçlılarımız vardı ve bu kişilere yardım söz konusuydu. Büyük gururla, bu yardımı gündem maddesi haline getiren cemaatlerden biri olduğumuzu söyleyebilirim.  O yıllarda yaş ortalaması yüksek olmasına karşı ihtiyaçlı sayısı azdı. Fakat ekonominin olumsuz etkileri nedeniyle ihtiyaçlı sayısı arttı.
Moris Salem, yönetim kurulunda kaçıncı yılınız?
Yönetim kurulunda ikinci dönemim. İlk dönemde bir arkadaşımla birlikte sinagog sorumluğunu almıştım. O yıllardan şimdiye büyük fark var. İki-üç personelimiz vardı, şimdi ise hizmet kalitemizin  artması doğrultusunda personel sayısında da bir artış yaşandı.  Çok faal bir cemaat olduğumuzu vurgulamak istiyorum.
Hanımlar Kolu Başkanı Floret Loya sizi tanıyabilir miyiz?
Benim de yönetim kurulunda ikinci dönemim. Hanımlar kolu başkanlığını yapıyorum. 35 kişiden oluşan bir ekibiz. Bu dönem hanımlarımızın özverili çalışmalarıyla mutfağımız aktif hale geldi.  Her iki sinagogumuzun Şabat seudalarını, bar-mitzva, bat-mitzva ve tefillin seudalarını hazırlıyoruz. Aynı zamanda limmud yemekleri veriyoruz. Yönetimizin iyi çalışmaları bizlere de yansıyor önümüzdeki aylar için oldukça yoğun bir tablo görüyoruz.
Lusi Salem  Hanımlar Kolu Başkan Yardımcısı görevini üstlendiniz…
Yönetime bu dönem girdim. Daha önce hanımlar kolunda çalışıyordum.  Mutfak çalışmalarımızda büyük yol kat ettik. Bu Cuma akşamı Belçika’dan gelen konukları sinagogumuzun salonunda ağırlayacağız. Birlikte Şabat yemeği yiyeceğiz.  Mutfağımız “kaşer le Pesah” olmadığı için bu yıl Pesah Sederi kuramadık. İleriki yıllarda bunu da yapmayı hedefliyoruz.