Film ve sinema dünyasının en prestijli ödülü sayılan Oscar ödülleri, geçtiğimiz pazar gecesi Los Angelesda sahiplerini buldu. Ödül töreninin sunuculuğunu yapan Ellen DeGeneres, adaylar arasındaki çok kültürlülüğün altını çizdi, ve Eğer siyahlar, Yahudiler ve eşcinseller olmasaydı, Oscarlar da olmayacaktı, dedi.
Bu sene altın heykelciği kucaklayanlar arasında bir Yahudi dikkatleri çekti. En İyi Kısa Film dalında ödülü, Batı Şeria Hikayesi adlı 21 dakikalık filmi ile Ari Sandel kazandı. 32 yaşındaki Ari Sandel, filminde Ortadoğunun en büyük sorunlarından biri olan İsrail-Filistin meselesini esprili bir dille dile getiriyor. Batı Şeria Hikayesinde, bildiğimiz klasik Romeo ve Jülyet hikayesi, Batı Şeriadaki rekabet eden iki seyyar falafelcinin öyküsü olarak yansıtılıyor.
Kendini Ortadoğu konusuna kafayı takmış biri olarak nitelendiren Sandel, ödülünü alırken, Bu film İsrailliler ile Filistinliler arasındaki barışı ve umudu konu alıyor, dedi. Başta filmi İsrailde çekmeyi planladığını da belirten Sandel, İsrailde çekimin çok zor ve pahalı olmasından dolayı bu fikirden vazgeçmek zorunda kaldığını dile getirdi.
Ödül töreni öncesinde İsrailin Jerusalem Post Gazetesine konuşan genç yapımcı, Filmde, İsrail ile Filistinliler arasındaki durumun sonsuza kadar sürmeyeceği fikrini vermek istedim. Bence, iki taraf arasında barış kaçınılmazdır, ancak medyadaki haberleri takip ederseniz, bu çekişmenin sonsuza kadar devam edeceği izlenimine kapılırsınız. Ben, bunun tersi yönünde fikir beyan edenlere bir damla daha eklemek istedim, dedi.
Batı Şeria Hikayesi filminin müziklerini de İsrailli besteci Yuval Ron yazdı ve kaydetti.
Oscar heykelciğini alan diğer bir Yahudi de Alan Arkin oldu. Arkin, Little Miss Sunshine filminde uyuşturucu bağımlısı bir karakteri canlandıran rolüyle En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu kategorisinde favori gösterilen Eddie Murphyyi geride bıraktı.
Paramount Stüdyoları eski patronu Sherry Lansing de, yaptığı toplum yararına yardımlar ve bağışlar nedeniyle, Akademinin İnsanlık Ödülünü almaya hak kazandı.