geniş-açi > Efraim Kaye: “Holokostu inkârin en ö

29 Ocak Pazartesi akşamı, Yad Vaşem Enstitüsü`nden Efraim Kaye, Bahçeşehir Üniversitesi`nde “İkinci Dünya Savaşı, Nazi Dönemi ve Yahudi Soykırımı” konulu bir konferans gerçekleştirdi. Marsel Russo`nun derlediği konuşmayı iki bölümde yayınlıyoruz

Perspektif
9 Ocak 2008 Çarşamba

Holokost, İbranice’de ifade edildiği şekli ile “Şoa”, 1933 ile 1945 yılları arasında Hitler önderliğindeki Almanya’nın Avrupa genelinde Yahudilere yönelik gerçekleştirdiği sistematik imha planına verilen addır. Bu dönemde, Almanya’da ve Almanlar tarafından işgal edilen ülkelerdeki 6 milyona varan Yahudi, toplama kamplarında, gaz odalarında, ölüm mangalarının önünde veya herhangi bir köşede patlayan bir silahın namlusunun ucunda ölümü buldular. Yahudiler yalnız fiziki olarak değil, dini, kültürel ve sosyal olarak da adeta tarihten silinmek istercesine yok edildiler. Holokostu anlama sürecinde, Büyük Savaş esnasında yaşananları tanımlamak olayları yerli yerine oturtmak için önem arz ediyor. Yad Vaşem Enstitüsü'nden Efraim Kaye’in Bahçeşehir Üniversitesinde konu ile ilgili yaptığı sunumun aşağıda bulacağınız satır başları Holokostu anlama çabasına katkıda bulunuyor…
Hitler neden Yahudileri öldürmek istedi? Bunun cevabı kısa bir tarih aralığında bulunamaz.
Yahudilerin İsa’yı ihbar ettikleri, onun ölümüne neden oldukları ve Hıristiyanlığı engellemeye çalıştıkları fikri Ortaçağ’dan bu yana Avrupa’da geniş destek bulan bir düşüncedir. Bu bir Hıristiyan geleneği hâline gelmiş ve Yahudiler hep kovulmuşlardır bulundukları yerlerden…
Hitler de bu suçlamaları takip etti. Nesiller boyu gelen bu suçlamalardan derin şekilde etkilendi. Hitler’in bir adım öteye götürdüğü, Yahudileri toplumdan soyutlamak, sarı yıldızı kollarına taktırarak onları tecrit etmek oldu. Hatta Hitler ve takipçileri için Yahudilerin yok edilmeleri gerekiyordu. Çünkü onlar, Hitler’e göre, toplumun hastalıklı bölümüydüler. Bir saptama yapmak gerekirse, 1933 yılında Hitler başa geldiğinde 550.000 Yahudi Almanya’da yaşıyordu. Bu dönemde, Almanya’nın nüfusu 65 milyondu  ve bunun içinde Yahudilerin payı %1’in altındaydı. Ortalama durumda, Almanların ezici çoğunluğu hayatında hiç Yahudi görmemişti. Peki bu nefret nasıl yayıldı? İşte nefretin irrasyonel yönü bu… Emin olun bunun nedenini bilmek mümkün değil.
Hitler buna neden inanıyordu? Hitler’in aklında Yahudilerin bir komplonun parçası olduğu şeklinde bir inanış vardı. Onlar Almanya’yı sabote ediyorlardı. Bu aslında ırkçı bir antisemitizmdi. Sonunda Yahudilerin biyolojik olarak değişik olduklarına, değişik bir kan taşıdıklarına dek gidecekti bu düşünce. Ari ırkın üstünlüğü görüşü işte buradan kaynaklanıyor. Örneğin SS kuvvetlerini oluşturanların kollarında bir dövme vardır. Bu onların Ari olduklarını ve saf olduklarını anlatır. SS birliklerine girmek isteyenlerin aile ağaçlarını 200 sene öncesine dek araştırır ve temiz oldukları kanıtlananlar ancak bu birliklere alınırlardı… Amaç kişinin saf Ari Alman olduğunu kanıtlamaktır. İşte bu Nazi ideolojisinin temelini oluşturur. Hitler'e göre Yahudiler ise saf Alman toplumunu bozan bir topluluktur.
O sıralarda Almanya’da Yahudiler çok önemli yerlerde değildirler. Yani büyük endüstride veya Alman toplumunun yaşantısını birebir etkileyecek kuvvette değildirler. Onları küçük sanayide, medyada, sanatta, bilimde ve kültürel hayatta bulmak mümkündür. Ancak Hitler, Yahudilerin Alman toplumsal hayatındaki etkilerini abartmakta ve bundan kurtulunması gerektiğini savunmaktadır. Hitler, Almanya’nın her yerinde Yahudi veya Yahudi etkisi görmektedir ve planı bu durumdan kurtulmaktır. Ne yazık ki bu düşüncesini hayata geçirmekte son derece başarılı olmuştur.
Savaş geliştikçe, Hitler, 1939 yılında Polonya’yı, 1940’ta Fransa’yı ve 1941’de Rusya’nın Avrupa bölümünü işgal edince, Yahudileri imha etme planını devreye sokar. Bu şekilde, kendi düşüncesine göre oluşturduğu “Yahudi Sorunu”nu çözecektir. Hitler’e göre bu sorun, Hıristiyanlıktan bile önce insanlığı meşgul etmektedir ve o bunu kökten halledecektir. Bu onun dünya görüşünü açıklar. Bir adım öte, saf Ari ırkı mensupları dünyayı yöneteceklerdir.
İşgal edilen topraklardaki diğer toplumlar, Polonyalılar, Ruslar vs. Ari ırkının köleleri olacaklardır ve bin yıl sürecek 3. Reich’a hizmet edeceklerdir; ancak Yahudiler ortadan kaldırılmalıdır, onlara köle olarak bile yer yoktur.
Hitlerin Yahudiler hakkındaki fikirleri önceden bilinmiyor değildir. Hitlerin Almanya hakkındaki fikirleri de bilinmez değildir. 1939 yılında onbeş gün içinde Polonya’yı dize getirdi. 1940’ta çok kısa zamanda, kendisinden daha güçlü Fransa’yı darmadağın etti. Aynı yıl içinde Hollanda, Belçika, Danimarka ve Norveç’i aldı. Bir yıl sonra, 1941’te Rusya’ya savaş açtı ve kısa bir sürede Avrupa Rusya’sının içlerine kadar ilerledi… Hitler bunları yalnızca düşünmedi, bunları yaptı. Çünkü kendi düşündüğü dünya düzeni için bunları yapması gerektiğini biliyordu.
Hitler Yahudilerin dünyayı yönetmek istediği fikrindeydi. Oysa Yahudiler kendi içinde yaşadıkları topluma en iyi şekilde hizmet etmek arzusunda olan vatansever insanlardı. Yahudiler Almandı, İngilizdi, Fransızdı… Nasıl dünyayı yönetebilirlerdi?… Devletleri yoktu, paraları yoktu, orduları, askerleri, tankları yoktu… Hitler, kendi kafasında değişik bir Yahudi imajı yaratmıştı ve işte bu ondaki mantık dışı düşünceyi ifade eder.
Neden insanlar 60 yıl sonra Holokost’u inkâr ediyorlar? Bunun en önemli nedeni antisemitizmdir. Holokost inkârcılığı yeni bir antisemitizm şekli olarak karşımıza çıkıyor. Hitlerin 1930’lu yıllarda tanımladığı antisemitizmin son katıdır. Bundan bunca sene sonra, bugün Holokostu inkar eden değişik topluluklar görüyoruz. Aşırı sağdan insanlar, aşırı soldan insanlar, birbirini hiç sevmeyen insanlar bu konuda anlaşıyorlar, çünkü onlar Yahudilerden nefret etmede birleşiyorlar. Bu oldukça enteresan ve düşündürücü bir durum…

Devamı önümüzdeki sayıda

perspektif@salom.com.tr