Rüzgar ve güneş enerjisinden faydalanin

Globalleşmeyle birlikte, günümüzde özellikle sanayi sektöründe artan rekabette, maliyetleri düşürme arayışı, alternatif enerji üretimini giderek yaygınlaştırıyor. Bu konuda Türkiye`de biyodizel ve hidroelektrik tesisleri yaygınlığını korusa bile güneş ve rüzgar enerjisi üretimi de güçlü bir sektör oluşturuyor.

Ekonomi
9 Ocak 2008 Çarşamba
Globalleşme,  girişimciler açısından,  bir yandan rekabetin artmasına yol açarken diğer yandan da gelişen teknoloji bu rekabete ayak uydurmaya çalışıyor. Ürün ya da hizmet kalitesinden ödün vermeleri pek mümkün görünmeyen girişimcilerin maliyetleri düşürme kaygısı ise her geçen gün artıyor.
Avrupalılaşma yolunda kat ettiğimiz yolda yeni yöntemler oluşturuluyor. Geçmişte olduğu gibi, bacasından dumanlar çıkan büyük fabrikalar, küçük ve daha temiz teknolojilerle hem maliyetlerini düşürmeyi amaçlıyor hem de çevreyi temiz tutmada etkili bir faktör oluyor. Rüzgar ve güneş enerjisi ile su kaynaklarının daha etkili bir şekilde kullanılması yönündeki çalışmaların artmasında sadece düşük maliyet beklentisi değil; aynı zamanda global kirlilikle ilgili uyarıların çoğalmasının da payı büyük. Türkiye’de bu gelişmeleri yakından takip eden kesimlerin sayısı giderek yükseliyor. Ancak yine de bu arayışlar içinde biyodizel üretimi tesisleri dışında geniş kitlelere yayılmış projeler olduğunu söylemek pek mümkün değil.
Türkiye, OECD ülkeleri içinde petrol ve enerji maliyetleri açısından en yüksek sırada yer alıyor. Dolayısıyla Elektrik Piyasası Kanunu çerçevesinde özel sektörün kendi enerjisini kendisinin üretebilmesine imkan verilmesiyle birlikte, Türkiye’de alternatif enerji üretim yöntemlerinin hızla geliştiğine dikkat çekiliyor. Şirketlerin kendi enerjilerini kendilerinin üretmeleri teşvik etmek amacıyla hemen hemen tüm finans kuruluşlarının uygun kredi imkânları sunmaları sonucunda pek çok küçük ve orta ölçekli işletme alternatif yollardan enerji elde etmeye başladığı öğrenildi. Türkiye’de Orta ve Doğu Anadolu’da yaygınlaşan biyogaz ve başta Karadeniz olmak üzere diğer su kaynaklarına yakın bölgelerde kurulan hidroelektrik üretim tesisleri en fazla kullanılan alternatif enerji üretim yöntemleri arasında yer alıyor.
Akdeniz bölgesinde yaygınlık kazanan güneş enerjisinden yararlanma yöntemleri ise oldukça sınırlı. Oysa, yakıtı güneş ışığı olmayan ve kuruldukları yerde sabit duran panellerden oluşan güneş pillerinin hem maliyeti düşük hem de bakım masrafı oldukça az. Çok çeşitli modelleri olan güneş pillerinin tanesi 200 – 1000 Euro arasında değişiyormuş. Yapılan araştırmalar sonucunda, elektrik şebekesi olmayan yerlerde, dizel jeneratör yerine güneş pilleri kullanılması durumunda, sistemin kendini üç yılda amorti edebileceği belirtildi.
Güneş enerjisi elektrik üretiminden önce ısıtma sistemlerinde uzun zamandır kullanılıyordu. Özellikle ılıman iklimlerde güneş ısısını sıcak suya dönüştüren kolektörler sayesinde sıcak sudan faydalanabiliyorduk. Sıcak su ve buhar ile soğutma yapmak uzun zamandır varolan bir teknolojiydi. Özel güneş kolektörleri ile güneş ısısını çeken diye bilinen soğutma makineleri özellikle güneyde tercih edilmeye başlandı. İlk yatırım maliyeti son derece yüksek olmakla beraber , optimum bir cihazın elektrikli su soğutma gruplarıyla çalıştırılması elektrikten yüksek oranda tasarruf sağladığı gibi olası elektrik kesintilerine karşı da jeneratör vazifesi görüyor. Ayrıntılı bilgiyi www.transklima.com adresinden alabilirsiniz.
En temiz enerji olarak nitelendirilen rüzgâr enerjisi için de hemen hemen aynı avantajlı durumdan söz etmek mümkün. Rüzgar enerjisinde de farklı model ve boyutlarda, sistem kurulabiliyor.

En yaygını biyogaz
Anadolu’da geçmiş çağlardan bu yana sık sık kullanılan hayvansal ve bitkisel atıkların yakılması ile elde edilen biyogaz \ biyodizel teknolojisi ise kısa sürede Türkiye’de yaygınlaştığı bildirildi. Ancak, yapılan araştırmalar yakılan atıklardan elde edilen ısının verimli olmadığı ve atıklardan geri kalanların da gübre olarak kullanılması imkânının olmayışı nedeniyle oluşan olumsuzlukların biyogaz ile sona erdiğini bildiriyorlar. Biyogaz teknolojisi ile organik kökenli atık maddelerden hem enerji elde edilmesi hem de atıkların toprağa kazandırılmasına imkan vermesi bir avantaj olarak gösteriliyor. Biyodizel üretiminin en çok kullanılan alternatif enerji yöntemlerinin başında gelmesinin nedeni kolaylıkla kurulan bir düzenekle sistemin çalıştırılabilmesi ve kurulum maliyetinin kendisini ortalama altı ayda amorti etmesidir.  Biyodizelle özellikle tarım sektörü kendi yakıtını kendi üretiyor.
Türkiye’nin sahip olduğu zengin su kaynaklarının kullanımı ise enerji üretimi arayışında bir başka etkili yöntem olarak biliniyor. Balık üretme çiftlikleri, konserve tipi ufak çaplı gıda üretimi yapan tesisler, başta Karadeniz Bölgesi olmak üzere yakınlarında su kaynağı varsa bu yola başvuruyor. Enerji ve Tabii kaynaklar Bakanlığı hidroelektrik üretim tesislerinin kurulmasını teşvik ediyor. Çünkü Türkiye’de su kaynaklarını sadece %30’u aktif olarak kullanılıyor.

Güneş Pillerinin Kullanım alanları
Radyo ve Televizyon istasyonları
Yatlar ve deniz fenerleri
Aydınlatma alanında
Tüm turistik işletmeler

Rüzgâr Jeneratörü
kullanım alanları
Sanayi tesisleri,
Tarım sulama pompalama tesisleri
Tüm telekomünikasyon ve Radyo istasyonları
Yatlar ve deniz fenerleri
Tüm turistik işletmeler

Kaynak : Economist dergisi
www.transklima.com