Finansal Piyasalarda Gelişmeler

Türkiye - İsrail İş Konseyi, 13 senedir faaliyet gösteren, İsrail İmalatçılar Birliği ve İsrail Ticaret ve Sanayi Odası tarafından iki ülke arasındaki ticari ve endüstri ilişkilerini kolaylaştırmak ve bu bağları sağlamlaştırıp geliştirmek amacıyla kurulmuştur. Türkiye- İsrail İş Konseyi Başkanl&#

Ekonomi
9 Ocak 2008 Çarşamba

Suzi APALAÇİ DAYAN
YKB, Kıdemli Ekonomist

Geçen hafta yurtiçi finansal piyasalar üzerinde etkili olabilecek bir çok gelişme yaşandı: Önemli ekonomik veriler açıklandı, MB tarafından önemli açıklamalar yapıldı, AB Komisyonu Türkiye için İlerleme Raporu’nu açıklandı. Böylece, çok uzun bir süredir ağırlıklı olarak yurtdışı piyasalardaki ve ABD ekonomisindeki gelişmelere bağlı olarak hareket eden finansal piyasalar, geçen hafta daha çok yurtiçi kaynaklı haber ve gelişmelere odaklandı.
3 Kasım Cuma günü açıklanan enflasyon verilerinin beklentilerden düşük olması, kur ve faizlerin geçtiğimiz haftaya düşüşle başlamasına neden oldu. Aynı zamanda, ABD’de açıklanan istihdam verilerinin ABD ekonomisindeki yavaşlamanın yumuşak olduğuna işaret etmesi piyasalardaki iyimserliği pekiştirdi. Böylece, hafta içinde gösterge tahvilin faizi (13 Ağustos 2008 vadeli) %21.9 seviyesinden %20’lerin altına gerilerken, dolar kuru 1.47’li seviyelerden 1.44’lere, euro kuru ise 1.87’li seviyelerden 1.84’lere geldi. Salı günü yapılan Hazine ihalelerine de çok yüksek talep geldiği dikkat çekti. Hazine’nin Salı günü ihraç ettiği 399 günlük, 12 Aralık 2007 vadeli tahvil ihalesine 4.3 milyar YTL; 644 günlük, 13 Ağustos 2008 vadeli tahvil ihalesine ise 6.5 milyar YTL teklif geldi. Hazine bu tekliflerin sadece %28’lik kısmını karşıladı ve bu da, ihale faizlerinin düşük çıkmasında etkili oldu.
Çarşamba gününden itibaren ise, yaşanan bazı gelişmeler kur ve faizlerde ufak çaplı yükselişlere yol açsa da, haftanın sonunda tekrar gerileme yaşandı. İlk olumsuz haber, Salı akşamı açıklanan cari işlemler açığı oldu. Mayıs ve Haziran aylarında yaşanan dalgalanmanın ardından artan kur ve faiz oranlarının iç talebi azaltması, bunun da cari açığı kısıtlaması bekleniyordu. Ancak, bugüne kadar açıklanan veriler cari açığın giderek arttığını gösteriyor. Salı günü açıklanan Eylül ayı cari açığının da beklentilerin üzerinde gelmesi piyasaları bir miktar tedirgin etti. Ancak, bu noktada, petrol fiyatlarındaki artışın da cari açığın büyümesinde çok etkili olduğunu hatırlatmak istiyorum.
Çarşamba günü AB Komisyonu tarafından açıklanan İlerleme Raporu haftanın bir diğer önemli gelişmesiydi. Raporda, çok sürpriz bir ifade olmaması, ve Türkiye’ye Kıbrıs konusunda 15ᆤ Aralık’taki AB liderleri zirve toplantısına kadar 1 aylık daha süre verilmesi bazı piyasa oyuncuları tarafından olumlu, bazıları tarafından olumsuz karşılandı.
Sonuç olarak, faiz ve kurlarda sınırlı bir hareket yaşandı. Aynı dönemde, Merkez Bankası döviz alım ihalelerine başlayacağını açıkladı. Bu da, kurların Çarşamba gününden itibaren artmasında etkili olan bir diğer unsur olarak dikkat çekti. Dolar kuru 1.46 YTL, euro kuru 1.86 seviyesine yükselirken; gösterge tahvilin faizi de %21 seviyesine ulaştı. Ancak, kur ve faizlerdeki bu seviyeler çok kalıcı olmadı ve haftanın son gününde tekrar düşüş yaşandı.  Haftalık bazda baktığımızda, hem faizlerin, hem de kurların gerilediğini görüyoruz. 3 Kasım ve 10 Kasım Cuma günleri itibariyle karşılaştırdığımızda, gösterge tahvilin faizinin 1.15 puanlık düşüşle %20.7 seviyesine gerilediği; YTL’nin 1 dolar ve 0.77 eurodan oluşan döviz sepeti karşısında %1 değer kazandığı görülüyor. Böylece, geçtiğimiz haftayı dolar 1.447 YTL, euro 1.863 YTL seviyesinden kapattı.