Finansal Piyasalardaki Gelişmeler

Nur ŞAUL BARAKASİzi Mazliyah, üniversite yıllarında , part time olarak plastik promosyon alanında çalışmaya başladı. Kısa bir süre sonra ortakları ile bir matbaa kurdu. 27 yıl önce, faaliyete geçen Proplast Ambalaj`ın ortaklarından İzi Mazliyah ile şirketin kurulumundan bugüne gelinen noktayı , sektörün gelişimini, rekabeti ve hedeflerini konuş

Ekonomi
9 Ocak 2008 Çarşamba

Suzi APALAÇİ DAYAN
YKB, Kıdemli Ekonomist

Piyasalar yine dalgalı bir hafta geçirdi. Kur ve faizlerin seyri büyük ölçüde yabancı yatırımcıların alım satımları tarafından belirlendi...

Geçtiğimiz hafta finansal piyasalarda yine dalgalı bir seyrin izlendiği bir hafta oldu. Haftanın ilk yarısında yükselen kur ve faiz oranları haftanın ikinci yarısında yine geriledi. Bu dalgalanmada büyük ölçüde yabancı yatırımcıların hareketleri belirleyici oldu. Yurtiçinde ekonomiye ilişkin önemli verilerin yanısıra, politik gelişmeler de piyasalar tarafından yakından izlendi. Ekonomik veri kapsamında Ağustos ayı dış ticaret verileri ile Eylül ayı enflasyon verileri geçen haftanın en önemli verileriydi. Politik alanda ise, Başbakan’ın ABD ve İngiltere gezilerinde yaptığı görüşmeler ile Genelkurmay Başkanı’nın Harp Akademileri Komutanlığı’nda yaptığı konuşma piyasalar tarafından yakından izlendi.
29 Eylül Cuma günü piyasaların kapanmasının ardından açıklanan dış ticaret verilerinin beklentilerden daha yüksek bir açığa işaret etmesi piyasaların geçtiğimiz haftaya düşüşle başlamasına neden oldu. Bunun ardından, Salı günü açıklanan enflasyon verilerinin de beklentilerden bir miktar yüksek çıkması Merkez Bankası’nın önümüzdeki aylarda gecelik faizleri artırabileceği beklentilerini gündeme getirdi ve faizlerin daha da yükselmesine yol açtı. Burada, kısaca Eylül ayı enflasyonu hakkındaki görüşlerimi paylaşmak istiyorum. Piyasaların beklentisi de, benim beklentim de, Eylül ayı TÜFE enflasyonun %1 civarında olacağı yönündeydi. Açıklanan rakamlar TÜFE artışının %1.29 olduğunu, ÜFE’nin ise %0.23 gerilediğini gösterdi. Bu açıdan Eylül ayı enflasyonun çok da olumsuz olmadığını düşünüyorum. Ancak, petrol fiyatlarındaki düşüş enflasyonu oldukça kısıtlamış, yani Eylül ayında petrol fiyatları gerilememiş olsa enflasyon daha yüksek çıkacakmış – ki bu da enflasyon eğilimi açısından olumsuz bir gelişme. Ancak, Merkez Bankası Eylül ve Ekim aylarında Ramazan nedeniyle enflasyonun yükselebileceği uyarısını önceden yapmıştı. Bu çerçevede, beklenenden yüksek çıkan Eylül enflasyonu karşısında Merkez Bankası’nın faiz artıracağını tahmin etmiyorum. Piyasalara geri dönecek olursak, enflasyon verilerinin ardından ikinci el piyasada faizler %23 seviyesini de aştı ve 4 Ekim Çarşamba günü ortalama %23.06 seviyesinde gerçekleşti. Bu seviye Mayıs ve Haziran aylarındaki şiddetli dalgalanma sırasında bile görülmemişti. Faizler en son 2004 yılının Aralık yılında %23’lü seviyelere ulaşmıştı. Çarşamba günü yaşanan bu hızlı yükselişte özellikle yabancı yatırımcıların bono ve tahvil piyasasındaki satışları etkili oldu.
Perşembe’den itibaren ise, bu kez yabancı yatırımcıların bono ve tahvil alımlarının etkisiyle faizler tekrar gerilemeye başladı. Bazı yabancı bankaların raporlarında Türkiye’deki faiz oranlarının oldukça cazip seviyelere yükseldiği ve alım için fırsat oluşturduğu şeklinde yorumlar yapılması faizlerdeki düşüşte etkili oldu. Böylece, ikinci el piyasada faizler haftanın son işlem gününde %21.84 seviyesine geriledi. Bu da, haftalık bazda faizlerin seviyesinde önemli bir değişiklik olmadığı anlamına geliyor.
Döviz piyasasında da, bono ve tahvil piyasasına benzer bir dalgalanma yaşandı. Haftanın ilk yarısında yükselen kurlar, haftanın ikinci yarısında geriledi. Merkez Bankası kurlarını baz alarak inceleyecek olursak, bir önceki haftayı 1.50 YTL seviyesinden kapatan dolar kuru Çarşamba günü 1.52 seviyesine çıktıktan sonra Cuma günü 1.49 YTL düzeyine geriledi. Euro kuru ise, bir önceki haftanın son işlem günündeki 1.91 YTL seviyesinden, 1.925 YTL’ye kadar yükseldi ve haftayı 1.89 YTL seviyesinden kapattı. Haftalık bazda baktığımızda, dolar kurunun %0.8, euro kurunun %0.7, 1 dolar ve 0.77 eurodan oluşan döviz sepetinin ise %0.77 gerilediğini görüyoruz.