Efsanenin veda turlari

İzzet ANCELShumacher, 10 Eylül`deki İtalya Grand Prix`nin ardından, akıllardaki sorulara son vererek, bu sezonun sonunda Formula1`e veda edeceğini, daha doğrusu pilotluğu bırakacağını açıklamıştı. Bundan yaklaşık üç hafta sonra Ferrari pilotu, daha önce puan alamadığı Çin`de, belki de muhteşem bir vedaya hazırlandığ&

Spor
9 Ocak 2008 Çarşamba
Alonso, 25 puan farkın rahatlığına girdiği için şampiyonluk yarışına Schumacher’in ortak olduğunu düşünmüyorum. Kimse Alonso’nun, aracını kazandığı yarışlardan daha ciddiyetsiz, daha rahat kullandığını savunamaz.  Aslına bakılırsa asıl problem Renault cephesinde. Renault takımının tamamına bir şok etkisi hakim. Buna İtalya’da Alonso’nun yaşadığı motor arızası ve Çin’de lastiklerin araca uyum sağlayamaması gibi faktörler eklenince, şok etkisi yerini yükselen bir strese bıraktı. Bu şok belki, Ferrari’yle olan puan farkının kapanması hatta Monza’da Ferrari’nin öne geçmesi ve belki da daha vahim olmak üzere Shumacher’in, Alonso’yu 25 puan farktan yakalayıp Brezilya Grand Prix’ne eşit puanda başlayacak olmalarına neden oldu. Fakat ortada kesin olan bir gerçek var. Son yarışlarda işlerin yolunda gitmemesini Renault’un tamamen havlu atmış olduğunu göstermiyor. Zira Shanghai’da Alonso’nun yaşadığı lastik sorunu birinciliğe mal olmuş olabilir fakat Renault yinede iki pilotuyla beraber podyumdaydı ve takımlar klasmanında yine Ferrari’nin önüne geçebildi. Ancak farkın bu şekilde kapanmış olmasının, sadece Renault’taki sıkıntılardan kaynaklanmadığı kesin.
Çin’de Renault’un aldığı 14 puan, podyumda pilotların yüzlerini güldüremedi çünkü podyumun en tepesinde, yaşına ve kazandığı 90 zafere rağmen hala çocuk gibi sevinebilen Schumacher vardı. Birçok kişi Schumacher’in her zaferin ardından zıplamasını, bağırarak zaferini kutlamasını,  hala kazanabiliyor olmasına neden olarak gösterir. 90 tane zaferiniz varsa 91. zaferi daha olağan karşılayabilirsiniz. Fakat burada Alman Pilot’un farkı biraz ortaya çıkıyor. Yaptığı işten ne kadar keyif aldığının, çıktığı her yarışa nasıl motive olabildiğinin göstergesi bu... Her zaferin onun için ayrı bir anlam ifade ettiğinin göstergesi belki de. Çin’de farklı olan ise, Schumacher’in aracından indikten sonra bütün takım arkadaşlarıyla teker teker sarılmasıydı. Schumacher’in geri dönüşünün, puan farkının bir anda erimesinin asıl nedeni; sezonun bitmesine birkaç yarış kala Ferrari tam bir takım olarak hareket edebiliyor ve bütün takım sanki Schumacher’e son bir armağan vermek istercesine büyük bir uyum içerisinde çalışıyor olması. Renault’ta ise takım içindeki sıkıntılar takımın ve sürücülerin motivasyonunu kırmışa benziyor. Alonso’nun 2007’de McLaren’da yarışacağının daha sezon başından belli olması, Michelin’in seneye Formula1 yarışlarından çekilecek olması, sezon ortasında Briatore’nin yaşadığı sağlık problemi, 2007 için oluşan belirsizlik takım ruhunu kötü yönde etkiliyor.
Sezonun bitimine iki yarış kala önümüze çıkan portreye bakacak olursak; ortada birbirine denk iki takımın mücadelesinin oluşturduğu bir gerginlik var. Bu gerginlik, bazen medyaya ağır eleştiriler olarak yansıyor. Flavio Briatore’nin Ferrari ve FIA yöneticileri ile ilgili açıklamaları, Alonso’nun Shanghai’dan önce Schumacher hakkında “sportmen değil” söylemleri, bunun yanında Monaco ve İtalya’da iki takım pilotlarının birbirlerini engelledikleri (Monaco’da Schumi’nin Alonso’yu ve İtalya’da Alonso’nun Massa’yı engellemesi) gerekçesiyle cezalar almış olmaları gerginliğin boyutlarını gösterir nitelikte.
Sezon sonunda kimin bu mücadeleyi tepede bitireceğine; bu gergin ortamda kendine hakim olabilen, profesyonel hareket edebilen ve en önemlisi motivasyonunu koruyabilen karar verecek. Tahminler, Scumacher’in strese daha uzak olduğu ve Ferrari’nin motivasyon anlamında Renault’tan şimdilik üstün olduğunu, dolayısıyla Schumi’nin şampiyonluğa daha yakın olduğunu söylüyor olabilir. Fakat tahminleri bu sporda göz ardı etmek gerekir. En basitinden Macaristan Grand Prix’i veya Çin Grand Prix’i, tahminde bulunmanın ne kadar yanlış olduğunu kanıtlıyor. Yağan yağmur bir yarışın kaderini etkileyebiliyorsa, şampiyonluğun kaderini de birçok şey etkileyebilir. Özellikle de sezonun bitimine iki yarış kala, şampiyonluk mücadelesi veren iki şampiyon eşit puanlardaysa…