Futbolun değişimi

Rudi DİRİMANFutbol, ilk oynanmaya başladığında iki kavim iki ayrı topluluk arasında uygar bir savaş gibi görülüyordu. Futbol, Ortaçağda Avrupa krallıkların yönetimde oynandığı zaman dönemin kralları tarafından yasaklanmıştı.Bunun nedeni kimsenin artık eskisi kadar ata sporu denilen okçuluğu tercih etmemesi ve bu yüzden d

Spor
9 Ocak 2008 Çarşamba
Tarih boyunca futbolda yeni radikal kararlar alındı ve değişikliklere uğradı.Futbolda topa sadece  ayakla vurulması rugby’den ayrılması  veya İngiltere de ilk profesyonel futbolcuların ortaya çıkması gibi. Tarih boyunca birçok radikal karar alındı. Günümüz futbolun da, artık tarihsel bir dönüm noktasında olduğunun farkına varmamız gerekiyor.
Peki; nedir değişmesi gerekenler veya neler değişmek zorunda kalacak. Futbolun asıl değişeceği nokta kulüplerin yönetim yapısı. Eskiden futbol kulüplerinin yapısı bir dernek veya bir vakıf gibiydi, özelikle ülkemizde. Dünya ekonomisinin gelişmesi ile birlikte, futbol da bundan payını aldı. Futbolda dönen paralar arttı, bu yeni bir oluşumdu. Bu oluşumda harcamaları ile gelirlerini dengeleyemeyen kulüpler ortaya çıktı. Parma, Galatasaray,Leeds United Lazio veya Roma  gibi örnekler vermek mümkün.Günümüzde, kulüplerin artık iki ayrı yönetim biçimine sahip olması gerekiyor; teknik yönetim ve idari yönetim. İdari yönetimin görevleri  klüpün finans yapısını düzenlemesi, gelir ve giderlerini dengelemesi, sponsorluk anlaşmalarını yürütmesi ve teknik yönetimden gelen yönlendirmeler sonucu transfer işlemlerinin gerçekleştirilmesi oluyor. Borsada işlem gören kulüp kar –zarar durumuna göre hissedarlarına pay vermesi gerekiyor
İkinci bir yapıda, kulübün tek bir sahibinin olması. Kulübün sahibi, her türlü maddi kaynağı yaratan kişi ve bunun sonucunda bütün yapılan harcamalar veya yatırımlar tek bir kişinin sorumluluğunda olmalı.Buna neden ihtiyaç var ? Dernek statüsünde olan kulüplerin, başkanları bir harcama yaptıkları zaman bunu ödemesi gereken kulübün kendisidir.Transferi gerçekleştiren başkan görevi bıraktığı zaman, borçlarını beraberinde alıp gitmiyor.Örnek vermek gerekirse; bir şirketin sahibi maddi olanağı  yoksa şirketine yeni bir eleman almaz veya şirket için yeni bir bina yapıp şirketi oraya taşımaya  çalışmaz. Fakat aynı iş adamı bir kulübe başkan olursa, yeterli maddi kaynak olmasa bile bir transfer yapabilir, kulübün parası olmasa dahi  yeni bir stat inşa etmek için  projelere para harcayabilir. Bunun nedeni kulüplerin tarafsız bir kurum tarafından denetlenmemesidir. Bu yüzden kulüpler tarafsız bir şekilde denetlenmeli ve bir kurumsal kimliklerinin oluşması gerekir.
Şu an dünyada yaygın olan; bir sermaye tarafından, özelikle de petrol şirketleri tarafından desteklenen yada yönetilen kulüpler. Örnek vermek gerekirse, Juventus hisselerinin bir bölümüne sahip olan Kaddafi ailesi, on yıllık bir süre için Libya petrol şirketi Tamoil’in reklamının Juventus formasında alması karşılığında, 240 milyon ?  ödüyor. Bu anlaşma futboldaki en pahalı forma anlaşması özelliğini taşıyor. Gübre patronu olarak bilinen Alexei Fedorychev geçen yıl Dinamo Moskava’yı satın aldığında, Rusya tarihinde en büyük harcamayı yaparak birkaç batılı oyuncuyu transfer etti. Şirketi Fedcom ise, 2004 yılı Şampiyonlar Ligi finalisti AS Monaco’nun sponsorlarından. Arsenal, önümüzdeki sezon 60 bin kişi kapasiteli Emirates Stadyumu’na taşınacak petrol zengini Birleşik Arap Emirlikleri’nin havayolları şirketi olan Emirates, 100 milyon sterlin karşılığında stadyuma adını verirken on beş yıllık bir süre için Arsenal’in  forma reklamını almış oldu. İtalyan petrol rafineri sahibi Massimo Morrati herhangi bir çıkar gözetmeden İnter Milan kulubünü finanse ediyor.
Bunların yanında, futbolun bir başka şekilde yönetilebileceğini ve sadece zenginlerin söz sahibi olmadığı alternatif yönetimler de var.1991 yılında Northampton şehrinin takımı borç içindeydi.1992 yılının ocak ayında 600 kişinin katıldığı bir toplantı düzenlendi. Taraftarlar kulübü kurtarmak için para toplamaya karar verdi. Ancak paranın dönemin yönetimine teslim edilmesini istemiyorlardı ve para toplayacak bir vakfın kurulmasını talep ettiler.Aralarından seçilen iki kişi Britanyalı bir futbol kulübüne, taraftarlarca seçilen ilk yöneticiler oluyorlardı.Vakıf topladığı 30.000 Pound'u, %8’lik bir hisse karşılığında kulübüne devretti.Artık taraftarlar klüplerinin yönetiminde söz sahibiydi.Bu amaçla kurulan Supporters Direct taraftar, kulüpler arasındaki bağları güçlendirmeyi ve kulüplerin kar amacı gütmeyen bir vakıf yönetimi olmasını hedefliyor. Manchester United ve Crystal Palace dahil olmak üzere çeşitli klüplerde 14 vakıf kuruldu. 4000 Palace taraftarı, bir kriz döneminde 1 milyon Pound topladı.
Zenginlerin söz sahibi olduğu günümüz futbolunda, alternatif arayışlarda sürmekte belki de gelecekte zenginler bu pahalı oyuncaklarından sıkıldıklarında futbol gerçek sahiplerine kalacak.