Lübnan Savaşı`nın İsrail kamuoyunda tek taraflı çekilmelere karşı yarattığı tepki ve Hamas - El Fetih koalisyon çalışmaları unutulan Yol Haritası Planı`nı yeniden gündeme getirdi
İsrail-Lübnan Savaşı’nın ardından bölgede düzeni sağlayacak Birleşmiş Milletler Barış Gücü yapılanmasını sürdürüyor. Barış Gücü’nün bölgeye yerleşmesine paralel olarak İsrail, Lübnan üzerindeki hava ve deniz ablukasını kaldırdı. Kara birlikleri de iki hafta içinde bölgeyi terk edecek
İsrail, Lübnan'a yaklaşık iki aydır uyguladığı ablukayı tamamen kaldırdı. Önce hava ablukasını sona erdiren İsrail, son olarak denizden ablukayı kaldırdı. Birleşmiş Milletler Komutanı Alain Pellegrini, İsrailli yetkililerle görüşmelerin ardından, Lübnan'daki deniz ablukasının kaldırıldığı yönünde bilgi aldığını doğruladı.
Pellegrini, uluslararası barış gücü gemilerinin, bölgede devriye gezmeye başladığını kaydetti.
İsrail, halen yaklaşık 5 bin askerinin bulunduğu Güney Lübnan'dan çekilmesinin iki hafta içinde tamamlanacağını duyurdu.
Barış Gücü'ne katılım sürüyor
Öte yandan, İspanya Parlamentosu, Lübnan'ın güneyinde görev yapacak uluslararası güce katılmak üzere bin asker sevkine onay verdi.
Kararın ardından, birer fırkateyn ve destek gücü gemisiyle, askeri araç ve malzeme taşıyan iki gemi Lübnan'a hareket etti.
Bölgeye bin asker gönderen İtalya ise bu sayıyı 2 bin 500'e çıkarmayı planlıyor. Çin de bölgeye bin kadar asker göndereceğini açıkladı. Finlandiya ve Pakistan da, mayın temizleme faaliyetlerine katılacak askerler gönderecek. Alman askerler ise Beyrut Havaalanı'nda görev yapıyor.
Yine Barış Gücü kapsamında Doğu Akdeniz’de görev yapacak Avrupa Deniz Gücü çeşitli Avrupa ülkelerinden oluşuyor. Birlik İkinci Dünya Savaşı sonrasında Avrupalı devletlerin bir araya getirdiği en büyük deniz kuvveti olmasıyla dikkat çekiyor.
Avrupalıların bölgeye yolladığı deniz gücü 15 savaş gemisinden oluşuyor. Birlikte ayrıca 75 savaş helikopteri ve iki uçak gemisi yer alıyor. Bazı İsrailli çevreler bölgeye bu kadar büyük bir deniz gücü yollanmasında Lübnan’ın güvenliğini sağlamaktan çok, Avrupalıların bu savaşı bir İran-Suriye cephesi ile ABD-İsrail cephesi savaşı olarak çok daha büyük çaplı bir çatışma olarak görmesinin etkili olduğunu söylüyorlar. Batılı bir askeri yetkili ise yaptığı açıklamada, Lübnan’a yollanan bu gücün, normal bir UNIFIL koruma görevi ve silahlı çatışma dışı görevler için gerekenden on kat daha fazla olduğunu söyledi. İsrailli askeri kaynaklara göre bu devasa gücün asıl amacı ileride Avrupa’nın İran yapımı uzun menzilli Şahab füzeleri ile vurulmasına kadar gidebilecek bir İran-Suriye cephesi ile ABD-İsrail cephesi savaşını ve Suriye ve Hizbullah’ın Doğu Akdeniz’de İsrail ve ABD’ye karşı ikinci bir cephe açmasını önlemek.
Avrupalıların yolladığı deniz gücü, muharebe kapasitesi son derece yüksek savaş makineleriden oluşuyor. Bölgeye yollanan bu Avrupa Deniz Gücü, halihazırda El-Kaide ile mücadele etmekte olan Amerikan Altıncı Filosu, 15 İsrail savaş gemisi ve NATO Filosu’nun görev yaptığı bölgede görev yapacak.
