Gözlem Yayinevi`ni taniyalim...

Ester YANNİERBeş yıldır Gözlem`in kitap editörlüğünü sürdüren Gila Erbeş ile Gözlem Yayıncılığın kuruluş aşamasını, gelişmesini ve bugün ulaştığı konumu konuştuk.

Toplum
9 Ocak 2008 Çarşamba

Gözlem Yayıncılık ne zaman kuruldu?
1947 yılından beri (yaklaşık 60 yıldır) yayınlanan haftalık Şalom Gazetesi, 1984’ten itibaren Gözlem Gazetecilik Basın ve Yayın A.Ş.  adı altında yeni kurumsal kimliğiyle yayımlanmaya devam etmektedir. Gözlem Gazetecilik 1992 yılında faaliyetlerine sanat galericiliği, kitap basımı, CD / kaset yapımı, ithalatı ve dağıtımı gibi konuları da ekledi. Böylelikle Gözlem Yayınevi’nin küçük ancak bilinçli ve emin adımlarla ilerleyen serüveni de başlamış oldu. Gözlem Yayıncılığın yaşama geçirilmesi, şimdiki Cemaat Başkanımız, dönemin Şalom Gazetesi’nin Genel Yayın Koordinatörü Silvyo Ovadya’nın ileri görüşlülüğü ve cesareti sayesinde olmuştur.

Gözlem Yayıncılığın gelişme aşamaları…
Gözlem Yayıncılık kurulduğu ilk zamanlarda, kitap basmak yerine diğer yayın evlerinden aldığı, Yahudilikle ilgili kitapları satmayı tercih etti. Özellikle İletişim’in bastığı "Yahudi Dünyası" ile yurtdışından getirtilen "Encyclopedia Judaica" pek revaçtaydı. O dönem kamuya ait çeşitli kütüphanelere gidilerek, Yahudilikle ilgili Türkçe basılmış kitapların gerek nicelik, gerekse nitelik bakımından (tek yönlü) yetersiz olduğu fark edilince yayımcılığın önemi daha da ortaya çıktı. Kitap basımını başlatmaktaki amaç ticari kaygıdan öte, kendi kültürümüzü kendi kaynağından ve doğru tanıtmak zorunluluğundan doğdu. Gözlem’in bastığı ilk kitap Fransızca yayınlanan "Je Reviens du Camp de Bergen-Belsen"dir. Ne ilginçtir ki bu kitap aynı zamanda Holokost sonrası, dünyada Soykırım ile ilgili basılan (1949) ilk kitap olma özelliğini de taşımaktadır.
Gözlem Kitapevi’nin sağlıklı büyüyebilmesi için gazeteden ayrı idare edilmesi gerekiyordu.
Böylelikle, yayıncılık konusunda deneyimli olan Gila Kohen bu görevin sorumluluğunu büyük bir özveriyle üstlendi. Rahmetli G. Kohen’le birlikte kitap basımı, CD / kaset yapımı gittikçe hızlanan bir ivme kazandı. O dönemlerde Gözlem’de kitapları basılan cemaat bireylerimizin bugün ünlü birer yazar olmaları kurumumuz adına her zaman övünç kaynağı olmuştur.
Zamanla kitap basımı geliştikçe Gözlem yayıncılığın Kitap Fuarı’na katılma ve böylelikle kendimizi ve dolayısıyla kültürümüzü daha geniş kitlelere duyurma ihtiyacı da doğmuş oldu.
Her ne kadar katıldığımız ilk fuarda kitap satmak yerine, ‘bir Yahudi’nin dış görünümünün neye benzediğini’ sergilemek durumunda kaldıysak da; bugün Gözlem artık fuarlarda, kitapseverlerin, ellerinde hazır listeyle standımıza gelerek bilinçli bir şekilde kitap sordukları bir kuruma dönüşmüştür.
Gözlem Yayıncılığın hayata yeni geçirildiği dönemlerde, Gözlem Sanat Galerisi de faaliyet göstermeye başlamıştı.

Niçin bir Sanat Galerisine ihtiyaç duyuldu?
1990’ların başlarında, kentimizde sayıları pek fazla olmayan sanat galerileri, amatör sanatçıların yapıtlarına yer vermeyi pek uygun bulmuyorlardı. Gözlem Sanat Galerisi, işte böyle bir dönemde, gerek amatör sanatçıları, gerekse cemaatimizde sanata gönül vermiş ancak sergi aç(a)mamış kişileri desteklemek amacıyla, Gözlem Gazetecilik bünyesinde çalışmalarına başladı. Gazetemizin bugünkü Yayın Yönetmeni Tilda Levi, o zamanlar Silvyo Ovadya’nın girişimciliğiyle galerinin sorumluluğunu büyük bir keyifle üstlendi.
Gerçekleşen ilk sergi, karma idi. Bunu kişisel resim, heykel ve karikatür sergileri izledi ve hatta galerinin bünyesinde bir dönem Sanat Tarihi Kursları da açıldı. Büyük bir hızla gelişen Şalom Gazetesi ve Gözlem Yayıncılık yeni bir mekân arayışına girdi ve bugünkü adresine taşındı.

Bugün Gözlem Yayımcılık
Zaman içinde, koşulların da değişmesiyle misyonunu tamamladığına inanılan sanat galerisi yaklaşık iki yıl evvel kapatılarak, bu amaçla kullanılan salon tamamen kitap, CD, hediyelik eşyaların sergilenip satıldığı kitapevine dönüştü.
Bugün Gözlem Kitapevi’nde kitaplar, minyatürler, müzik albümleri, dini objelerin vs. yer aldığı yaklaşık 900 çeşitten oluşan bir koleksiyon bulunmaktadır. Bunların içerisinde Gözlem’in (farklı dillerde) bastığı kitap ve albüm sayısı 140’ın üzerindedir; tümü, ülkemizin seçkin kitapevleri ve müzik marketlerinde satılmaktadır.

Gözlem Kitapevi’ni diğer kitapçılardan ayıran belirgin özelliği nedir?
Kitapevimizde, Yahudilikle ilgili ya da Yahudi sanatçılara ait ülkemizde yayımlanmış kitap / müzik albümü vs. gibi eserler satılmaktadır. Bu, konuya ilgi duyan okur ya da araştırmacılar için büyük bir kolaylık. Bundan başka tallet, mezuza, hanukiya, gibi dini objeler; kitap ayraçları, Judaik minyatürler gibi hediyelik eşyaların da yer aldığı geniş bir ürün yelpazemiz mevcut. İthal ettiğimiz kitaplarla koleksiyonumuzu daha da zenginleştiriyoruz. Yayınladığımız ürünlerin Yahudiliği doğru tanıtması bizim için birincil gereklilik. Yemek kitapları, müzik albümleri, Judeo Espanyol dilinde kitaplar vs. basarak Sefarad kültürünün yitirilmesini engellemeyi hedefliyoruz. Tüm bu unsurlar bizi diğer kitapçılardan / yayınevlerinden ayıran en önemli özelliklerdir.
Ayrıca bayram, doğum, sünnet, Bar / Bat Mizva gibi özel günlerde hediye edilebilecek ürünleri, zaman zaman kampanyalar yaparak, gazetemiz aracılığıyla duyurup, adreslere ulaştırıyoruz.
Günümüzde Gözlem Yayıncılık, Şalom Gazetesi’nin de bulunduğu mekândan idare edilmekte; ayrıca ‘500. Yıl Vakfı Türk Musevileri Müzesi’ndeki şubesi ve www.gozlemkitap.com adresindeki internet satış sitesiyle de hizmet vermektedir.  
   
Gözlem’in Karaköy şubesinin sorumlusu olarak Emel Benbasat dükkân ve internet sitesi ile ilgili şu bilgileri verdi:
Gözlem’in Karaköy’deki Şubesi, 5 Mayıs 2002 tarihinde 500. Yıl Vakfı Türk Musevileri Müzesi’nin alt kısmında kuruldu. Burada Gözlem Kitapevi’nde satılan kitapların büyük çoğunluğu, hediyelik eşyalar, CD’ler bulunabilmektedir. Ağırlıklı olarak yabancı turistlerin ziyaret ettiği dükkânımıza koleksiyoncular, araştırmacılar ve kütüphaneciler de gelerek, özellikle tarih konusundaki kitapları ve albümleri satın almaktadırlar. Müzenin en çok ziyaret edildiği Nisan ve Kasım ayları arasında, paralel olarak dükkânımızın da ziyaretçi yoğunluğu yükselmektedir. Bu dönemlerde daha çok yabancı dilde kitaplar tercih edilirken, kış aylarında yerli ziyaretçilerin gelmesi, Türkçe roman ve gezi rehberi gibi kitapların satışını arttırmaktadır. Dükkânımız, Yahudilikle ilgili araştırma yapmak amacıyla müzeyi ziyaret eden üniversite öğrencilerine kaynak oluşturan birçok kitabı bünyesinde bulundurması nedeniyle, tez hazırlamakta olan bu gençlerin ilk durağı haline gelmiştir. Karaköy semtinde Gözlem’in bir şubesinin varlığı, bu bölgede çalışanların rahatlıkla yeni çıkan kitaplara ulaşmasını sağlayarak, belirli bir müşteri kitlesini de oluşturmuş durumdadır.
Günümüzde insanların pek çok işini bilgisayar başında yaptıklarını ve zamanlarının çoğunu internette geçirdiklerini göz önüne alarak biz de bu teknoloji devrinin içinde yer almaya karar verdik. Bundan yola çıkarak 2005 yılının Mayıs ayında ürünlerimizi daha geniş bir kitleye duyurabilmek ve daha çok insanın bize ulaşarak, bilgi almasını sağlamak amacıyla www.gozlemkitap.com adlı sitemizi kurduk. Sitenin tanıtımı; Şalom Gazetesi’yle birlikte dağıtılan broşürlerin yanı sıra, fuarda standımızı ziyaret edenlere bildirilerek yapıldı.
Sitemizden, Gözlem Gazetecilik tarafından yayınlanmış, Türkçe ve yabancı dildeki kitaplara ve Türkiye’de yayımlanmış Yahudilikle ilgili tüm basımlara ulaşılabilmektedir. Ayrıca Gözlem Kitapevi’nde ve dükkânımızda satışı yapılan hediyelik eşyalar, CD’ler de sitemizden temin edilebilmektedir. Sitemizden yapılan alımlar, genelde İstanbul dışında oturanlar tarafından yapılmaktadır. Tarih, din ve roman kategorisindeki kitaplarla, CD ve hediyelik eşyalar siparişlerin çoğunluğunu oluşturmaktadır. Farklı kesimlerden geniş bir ziyaretçi kitlesine sahip olan www.gozlemkitap.com’da, her hafta güncelleştirilen sanat haberleri verilmekte; yeni çıkan her kitap, içeriğiyle eklenerek sitenin dinamik tutulması sağlanmaktadır.  
Söyleşimiz kitap editörü Gila Erbeş’in şu sözleri ile sonlandı.  “Sonuçta Gözlem Yayıncılık’la ilgili olarak, Silvyo Ovadya’nın 15 yıl evvel ileriyi görerek başlattığı (ve halen desteğini esirgemediği) bu ‘kültürel faaliyet’in, artık tanınan ve aranan bir yayıncı kimliğine dönüşmeyi başardığını söyleyebiliriz.”