YSK ‘Hayat Treni`ni sahneledi

14–15 ve 20 Haziran tarihlerinde Yönetmenliği Ferit Koen’in 115 kişilik dev bir kadro ile gerçekleştirdiği ‘Hayat  Treni’ adlı   oyununun konusu şöyle:
1941 senesinin karanlık bir gecesinde köyün delisi Shlomo (Melih Abuaf), yeri yerinden oynatacak bir haberle köye gelir. Komşu köylerdeki Yahudiler Almanlar tarafından öldürülmüşlerdir; kalanların ise akıbetleri belli değildir. Şimdi ise sıra yavaş yavaş Shlomo’nun yaşadığı köye doğru gelmektedir. Aynı gece Rabi’nin (Ceki Erginbaş) önderliğinde toplanan bilge kişiler, köy halkını kurtaracak iyi yöntemi bulmak için düşünmeye başlarlar. Yine en iyi fikir Shlomo’dan gelir. Nazi’leri kandıracak bir tren kuracaklar, bir kısmı trendeki Nazi subaylarını oynarken, bir kısmı da sürülen Yahudileri canlandıracaktır. Başta çok zor görünen bu fikir kısa zamanda benimsenir ve hızlı bir şekilde hazırlıklara başlanır. Köydeki herkes treni kurmak ve yola çıkmak üzere seferber olur; öyle ki dönemin zor koşulları altında trenin makinistleri bile aralarında çıkacaktır. 
Gala gecesinde  izleme fırsatını bulduğumuz gösteri, 10 – 24 yaşları arasındaki gençlerden oluşan, 98 dansçı ve 17 tiyatrocudan meydana gelen toplam 115 kişilik dev kadro Ferit Koen tarafından yönetildi. Oyunun yönetmen yardımcılığını Meyzi Rasier, sahne amirliğini Yosi Özvaron üstlendi. 115 kişilik ekip altı aylık disiplinli çalışmalarını üç kez sahneye koydular. Koreografiyi ise Alp Alkaş, Lian Özsarfati ve Aksel Konfino gerçekleştirdi.
17 kişilik tiyatro kadrosunda, başrolde Rabi’yi Ceki Erginbaş oynuyor. Kostüm, duruş, mimik, konuşma tarzı ve kişiliği  rolüyle son derece başarılı bir şekilde bütünleşiyor. Melih Abuaf, gerçekçi bir şekilde canlandırdığı köyün delisi Shlomo rolüyle izleyicilerin beğenisi ve sempatisini topladı. Yahudiler’in arasında Nazi Subayı rolünde Hayim Felba, başarılı bir lider portresi çizerken; Yoel Levi ise Yosi adında komünist bir Yahudi olarak dönemin akımını ve düşüncelerini güçlü bir şekilde yansıttı.
Gecenin sonunda oyun büyük beğeni topladı, izleyiciler kadroyu dakikalarca ayakta alkışladı. Oyuncular, yönetmenleri Ferit Koen başta olmak üzere, oyunun hazırlık aşamasında emeği geçen herkese teşekkürlerini sundular. Sahnede yer alan ekip kadar, başarıya ulaşabilmek için sahne arkasında da dev bir kadronun çalıştığını vurguladılar.

Dans gösterilerinde
Verda Hason, Dekorda
Osman Şengezer imzası
"Hayat Treni" oyununu, klasik bir tiyatro oyunundan farklı kılan, Verda Hason’un koreografisinde oyunun önemli sahnelerine eklenilen 12 folklorik dans gösterisiydi. Dansların müzikleri, konulara göre özel olarak seçildi; amaç tiyatroyla birlikte müzik ve folkloru de izleyicilere sunmaktı. Barış Adikti’nin koçluğunu üstlendiği dans gösterilerinde Flori Habib ve Lisya Yafet takımların koordinatörlüğü gerçekleştirdiler. İzleyicilerin sık sık tempo tuttuğu bu gösteriler de büyük beğeni topladı.
"Hayat Treni" oyunun dekor tasarımında oldukça deneyimli bir ismin, Osman Şengezer’in imzası var. Konu ve mekân özellikleri itibariyle sahnede yorumlanması zor olan oyunun dekoru başarıyla sahneye kondu. İlk perdede bir köy meydanı izleyenleri karşılarken, ikinci yarıdaki tren yolculuğu, profesyonel bir şekilde sahneye uyarlandı. Işık tasarımını Ayşe Sedef Ayter, kostümlerini ise Rozi Yahya gerçekleştirdi.

Sahne yolunda hazırlanırken
14 Haziran akşamı oyun öncesinde, Yönetmen Ferit Koen, Sahne Amiri Yosi Özvaron ve YSK Gençlik Komisyonu Başkanı Heymi Bahar ile kısa bir görüşme fırsatı bulduk.
Ferit Koen, dört ay boyunca oyuncularla ciddi bir çalışma içine girdi. Onlara sahnedeki duruşlarından, oyunculuk tekniklerine kadar, edindiği deneyimleri büyük bir özveriyle aktarmaya çalıştı. Tiyatro kariyerinin 115 kişilik bu zorlu girişimimde Ferit, Devlet Opera ve Balesi’nden Barış Adikti’nin, koreografide bir çok başarıya imza atan  Verda Hason’un desteğini aldı. Ulus Özel Musevi Okulları’nda uzun yıllar boyunca tiyatro çalışmalarında bulunan Uğur Babürhan, Gülcan Çomaklı ve Serpil Gürseli de tiyatroya etkin bir şekilde katkıda bulundular. 
"Neden ‘Hayat Treni’?" diye Heymi Bahar’a sorduğumuzda, "daha değişik bir oyunu sahneye koymak amacıyla yola çıkmış olduklarını" söyledi. Sene sonu etkinlikleri çerçevesinde klâsik bir tiyatro oyunu veya dans gösterisi yerine, ikisinin birlikte yer aldığı bir etkinliğin daha çok ilgi çekeceği kanaatine vardılar.
"115 kişilik bir kadro ile yola çıktık ve profesyonel isimlerle çalıştık. Daha çok genci toplayıp daha büyük çalışmalara imza atmayı hedefliyoruz" diyen Yosi Özvaron  toplumumuzda bir ilki gerçekleştirdikleri için heyecanlı ve gururlu olduklarını iletti.