Nadav Henefeld

Pek çok İsrailli oyuncunun aksine Henefeld, Maccabi Tel-Aviv’e transfer olmak yerine koç Jim Calhoun'un University of Connecticut kadrosuna dahil oldu. 1989ᇮ sezonunda Huskies 31Lj’lık bir sezon geçirdi, Big East şampiyonu ve NCAA turnuvasına birinci pozisyondan katılma hakkı kazandılar. Elite Eight’te ise Duke’a 79ᇢ'lik skorla boyun eğdiler. Henefeld  29.5 dakika, 11.6 sayı, 5.6 ribaunt, 2.9 asist, ve 3.7 top çalma ortalamaları yakaladı. Yaptığı 138 top çalma çaylak oyuncular için, bir 4 numara oyuncusundan beklenmeyen, bir rekora imza atmış oldu. Ayrıca Big East’te "Yılın en iyi çaylağı" ödülünü de almayı başardı. Henefeld %37.7'lik üç sayılık atış başarısı da dikkatleri üstüne çekmesine yardımcı oldu..
Amerika’da çok başarılı bir sezon geçirmiş olmasına karşın Henefeld, 90ᇯ sezonu için Maccabi Tel-Aviv ile anlaştı. Doron Jamchy üzerine kurulmuş olan kadro, bu oyuncunun bencil oyun tarzı dolayısıyla istenilen başarıya ulaşamadı. Sonraki iki sezon boyunca Maccabi lig ve İsrail kupalarını kazanıp duble yapmasına karşın, Avrupa kupalarındaki performansı beklenenden çok uzaktı. Bu zaman zarfında Henefeld, takımın tüm kirli işlerini istikrarlı bir şekilde yapmayı sürdürüp, şampiyonluklarda önemli bir rol oynadı. Kendisi İsrail’in ilk savunma uzmanı olarak ün yaptı.
 92ᇱ sezonu ise, Maccabi için tam bir kabustu. 30 yıldır ilk defa şampiyon olmadılar. Bunun üzerine yıkılan krallığı yeniden inşa edebilmek için Muli Katzurin koçluğa getirildi. Katzurin, Henefeld’ı etkin kılmaya başaran bir sistem oturttu. Henefeld, kimi zaman takımda gard olarak bile görev yaptı. Maccabi, Henefeld önderliğinde yeniden duble yaptı. Henefeld ise %72.4 lük şut yüzdesiyle nerdeyse imkânsızı başardı.
 Sonraki iki yıl için takım, kadrosuna Yugoslav pivot Radisav Curcic’i dahil etti. Nadav Henelefeld yeniden hücumdaki etkinliğini yitirip savunmayı organize eden lider vazifesine geri dönmek durumunda kaldı. Bu düzende de takımın iki sene art arda şampiyon olmasında Henefeld’in çok önemli bir rolü vardı.
Jamchy, sezon sonunda takımdan uzaklaştırıldı Henefeld takımın yeni kaptanı oldu. Herkes, Henefeld’in hak ettiği değeri görmeye başlayacağı konusunda hemfikirdi. Hırvat Vinco Yelovatz koçluğa getirildi. Oldukça dengeli bir kadroya sahip olan Maccabi’de liderlik sorumluluğu Henefeld ile birlikte süper yetenek Oded Katash’ın omuzlarındaydı. Oded’in fazla top kullanması sonucu takımın ona olan güveni azalmaya başlamıştı, fakat Oded neredeyse tek başına takımına duble yaptırmayı başardı. Ancak  ne yazık ki tek başına Katash’ın yetenekleri, Avrupa’da takımı fazla ileriye taşımadı.
Sonraki sezon ise Henefeld ile aynı pozisyonda oynayan, cüsseli olduğu kadar ego problemli Randy White takıma katıldı ve bu Henefeld’in 3 numaralı pozisyona kaydırılmasına sebep oldu.Buna karşın Henefeld %67.5’lik şut yüzdesiyle bu alanda lig lideri olmayı başardı.
1998ᇷ sezonunda ise Tofaş’dan da tanıdığımız Rashard Griffith takıma katıldı ve Nadav Bench’ten takıma destek olmaya başladı. Henefeld takımın ilk beşine yeniden monte edilene dek, takım savunmada oldukça zorlandı. Henefeld’in o sezon gösterdiği savunmaya dayalı mücadele Avrupa basını tarafından da takdir gördü. Maccabi bu sezonu da duble yaparak tamamladı.
Sonraki sezon takımın başına Pini Gershon getirildi. Pini Gershon, Henefeld’e takım içerisinde bir görev adamından çok takımın yıldızı olarak yer vermeyi tercih etti. Maccabi bu sezon yaptığı dublenin yanında Euroleague’de final oynamayı da başardı. Maccabi finalde Panathinaikos’a yenilirken maçın en kritik sayısını eski Maccabi yıldızı Oded Katash’ın atması  oldukça ironik olmuştu.
2000ᆕ sezonunda Maccabi Suproleague şampiyonu olmayı başardı. Pini Gershon, şampiyonluk sonrasında "Nadav’ın liderliği ve savunma katkısı olmasaydı bunun olması imkânsızdı" diyerek sonunda Nadav’ın hak ettiği değeri gösteriyordu.
Nadav’ın son sezonu olan 2001–02 sezonunda,  çok az oynama şansı buluyordu. Sezon sonunda zam talebi reddedildi. Kendisini adil şekilde davranılmadığı gerekçesiyle takımdan ayrılacağını açıkladı ve 2 ay sonra basketbolu bıraktığını açıkladı.
Nadav Henefeld, belki de hiçbir zaman hak ettiği değeri göremeyen gerçek bir profesyoneldi. Yakımı için yaptıkları, İsrail basketbolu içi yaptıkları biz basketbol severler tarafından ayakta alkışlanmaktadır. Belki hiçbir zaman İsrailli çocuklar odalarına bir Henefeld posteri asamayacaklar ama, onun kim olduğunu biliyor olacaklar.