Kitaplar-arasindan / Bir cemaat derneğinin kisa tarihçesi

Rıfat N. BALİAslan Yahni`nin derlediği, yayına hazırladığı ve geçtiğimiz haftalarda yayınlanan 90.Yıl Kuruluşundan Bugüne İhtiyarlara Yardım Derneği kitabı hatırladığım kadarıyla derneğin tarihçesini anlatan, ilki 1994, ikincisi 1998 yıllarında yayınlanan, kitabın üçüncü baskısı. Aslında her ne kadar t

Perspektif
9 Ocak 2008 Çarşamba
İhtiyarlara Yardım Derneği (İYD) İstanbullu Türk Yahudi toplumunun yakından tanıdığı veya en azından adına aşina olduğu bir dernek. İsmiyle de malûm olduğu üzere amacı yaşlılara, kelimenin en geniş anlamıyla, karşılık beklemeden yardım etmek. Gönüllü çalışanların harcadıkları zaman ve emekleriyle ayakta kalan İYD ve benzeri dernekler 21.yüzyılın modernizasyonu ve hızı ile âdeta korkunç bir tezat teşkil ediyor. Korkunç bir tezat zira yaşlılar artık fiziki veya zihinsel anlamda hızlı yaşama devrini çoktan geride bırakmışlardır. Nadiren İYD’ye mevlût için giden birisi olarak gözlemlediğim en çarpıcı şey o günkü misafirler, hayatlarını dernekte geçiren yaşlılar ile gönüllü çalışanlar arasındaki muazzam hız farkı ile bakışlardaki canlılık veya donukluktur. Yaşlılar için zaman geçmişte belli bir tarihte donup kalmıştır. Bakışları da donuk ve yorgundur. Dışarıdan gelen misafirler ise orada harcamakta oldukları bir saat zarfında, salonun diğer yarısında sessizce yemek yiyen yaşlılarla göz göze gelmekten çekinirler. Çekinirler zira İYD’nin yaşlı sakinleri herkesin yüzleşmekten çekindiği ve gözlerini çevirdiği hayatın bir gerçeğini hatırlatır; yaşlılık, yalnızlık, çok uzak diyarlarda yaşayan,kim bilir belki aydan aya veya bayramdan bayrama telefon veya ziyaret eden oğullar, kızlar, torunlar….. Misafirler onlarca yıl sonra kendilerinin de yaşlanacakları ve aynı durumda olabileceklerini düşünmek dahi istemezler…
Misafirler için zaman ‘bugün’ ve gelecektir, zira onlar için yaşlılık tahayyül edilmesi dahi fantastik sayılabilecek uzak bir tarihtir… Kim bilir belki de 21. yüzyıl teknolojisinin yaşlılığa bir çare bulacağını ve ebedi gençliğin muhafaza edilebileceğini ümit etmektedirler… Gönüllüler ise gerçekçilikle sabrı birleştirenlerdir. Gerçekçidirler zira herkesin yaşlı ve yalnız kalabileceğini bilirler. Hayatın hiçbir zaman düz bir çizgi gibi devam etmediğini, dinç insanın düşkün hale gelebileceğini zenginin fakirleşebileceğini bilirler. Zamanlarını yaşlılara hasretmekle 21.yüzyılın acımasız hızına karşı bir sığınak gibidirler… Sabırlıdırlar zira yaşlı ve yalnız insanlarla meşgul olmak hiç de sanıldığı gibi kolay bir iş değildir.
21.yüzyılda teknolojinin akıl almaz bir süratle ilerlediği bir ortamda cemaatler artık sanal âleme taşındılar. Bireyler son derecede yalnızlar. Yalnızlıklarını sanal âlemdeki kümelerde başka yalnız insanlarla paylaşmağa çalışıyorlar. İYD. gibi cemaat dernekleri ise modern hayatın bu acımasız ve hızlı değişimine direnen ve direnmekte başarı gösteren nadir kurumlardan biri… Aslan Yahni’nin derlediği ve yayına hazırladığı tarihçe bizlere 90 yıl boyunca aralıksız hizmet etmeğe çalışan, asırlık olmaya on yıl kalmış bir kurumun zaman içinde değişen yüzünü güzel bir şekilde yansıtmakta.
Popüler kültürün her şeye egemen olduğu günümüzde artık 40- 50 sayfalık uzun metinleri, hele hele 300녘 sayfalık kitapları okuyacak insanları bulmak fevkâlade zor. Herkes her şeyi internetten okuyor ve öğreniyor, daha doğrusu öğrendiğini sanıyor… Dolayısıyla 327 sayfalık Kuruluşundan Bugüne İhtiyarlara Yardım Derneği kitabına Türk Yahudi toplumunun ilgi göstereceği konusunda çok ciddi şüphelerim var… Ancak buna rağmen bu kitabın satın alınmasını, okunmasını, armağan edilmesini, cemaat dışı kitap evlerinde satışa sunulmasını arzuluyorum… Bu nedenle de bu satırları yazdım. Umarım bir faydası olur…