Beyaz eşya ihracati tetikleyecek

Nur ŞAUL BARAKASTeknoloji her geçen gün hızla gelişmeye devam ediyor. Birkaç ay önce aldığımız bir buzdolabına veya çamaşır makinesine "en son model" diyemeden bir üst modeline mağazalarda veya reklâmlarda denk geliyoruz

Ekonomi
9 Ocak 2008 Çarşamba
İşte bu hızlı teknolojiye ayak uydurmaya çalışan sanayinin bütün dallarında olduğu gibi beyaz eşya sektörü de son on yılda hızlı bir değişim içine girdi. Beyaz eşya firmaları için artık önemli olan yeni bir ürünü piyasaya sürmek değil; bu ürünün yeni teknolojiler karşısında geri kalmamasını sağlamak oldu. 
Türk beyaz eşya üreticileri de, iç pazarda gösterdikleri başarının ardından, dış pazarda da kendilerini kanıtlamaya, teknolojileri ve tasarımlarıyla Türk sanayisini dışarı tanıtmaya, aynı zamanda da yüksek cirolar elde etmeye başladılar. İç pazarda istedikleri büyüme oranlarını yakalayan beyaz eşya üreticileri için yabancı pazarlar adeta bir mücadele alanı haline geldi. Özellikle, Avrupa pazarına yönelen Türk beyaz eşya üreticileri, zaman geldi sadece Avrupa ve Rus ülkelerine ihracat yapmakla kalmadı diğer dış pazarlara yaptıkları yatırımlar ve kurdukları fabrikalarla dünyada tanınmaya hatta teknoloji ve tasarımlarıyla ödüller almaya başladılar.
Beyaz Eşya Üreticileri Derneği Başkanı Dilek Temel, 2005 yılında sektörün yurtiçindeki büyümesinin %3 civarında gerçekleştiğini bildirdi. İhracatta ise, geçen yıl AB piyasalarında yaşanan durgunluğa rağmen %14 oranında bir büyüme yakalandı. İç pazardaki yavaş büyümenin nedeninin, enflasyon baskısıyla oluşan talebin ortadan kalkması ve biriken kredi kartları borçlarının ödenmesi olduğunu söylüyor.
Bu arada alt gelir grubuna ait taleplerin bir önceki yıl gerçekleşmesi ile birlikte, farklı bir gelir grubunun ortaya çıkması, geçen yıl daha üstün fonksiyonlara sahip yeni teknolojik ürünlere rağbeti arttırdı.
İnşaat sektörünün gelişmesi ise ankastre ürün grubuna olan talebin geçen yıl artmasında etkili oldu. Türkiye İhracatçılar Birliği’nin ( TİM ) verilerine dayanarak beyaz eşyada ihracatın cirosal anlamda büyümesi ise %20 ‘yi buldu. 2006 yılı ocak ayı itibariyle ocak ayına göre %19 artarak 522 bine ulaştı.
İhracatta %15 büyüme hedefleniyor. İhracat’ın bu kadar hızlı büyüme oranlarını yakaladığı bir dönemde, Türk beyaz eşya üreticileri dış pazarlara sadece ihracat yaparak açılmak yerine yurtdışında tesisler kurmaya, bazı üretim hatlarını, maliyetlerin ve işçi ücretlerinin daha düşük olduğu pazarlara yönlendirmeyi tercih ediyorlar. Örneğin, Arçelik’in toplam sekiz üretim tesisinden iki tanesi yurt dışında bulunuyor. Bu şirket geçtiğimiz yıllarda Beko markası ile yılda 900 bin buzdolabı üretim kapasitesine sahip bir fabrikayı 58 milyon dolarlık bir yatırımla Rusya’ya kaydırdı. Bununla beraber, Çin Hükümeti’nin arazi ve yatırım indirimi gibi verdiği bazı teşvikler, uzun dönemde yatırım yapmaya açık olduklarının sinyalleri olarak yorumlanabilir.   
Örneğin, Arçelik’in 2005 yılında yurtdışı faaliyetlerinden sağladıkları gelirin 1,2 milyar Euro olduğunu belirtmişti. Bu yıl ise hedeflerini % 17’ye arttırmak için çalışıyorlar. Bir başka büyük üretici Vestel ise üretiminin bazı bölümlerini yurtdışına kaydıranlar arasında yer alıyor.
Sektör ile ilgili yapılan araştırmalar, penetrasyon oranının düşük oluşu, hızla büyüyen bir pazar haline gelmesi, ürün marjlarının yüksek olması, Rusya’yı yatırımcılar açısından cazip kılan nedenlerden bir kaçı oluyor.   
Bosh, Siemens , Profilo , Gaggenau markalarını bünyesinde barındıran BSH ise 2005 yılında ürün bazında 2 milyon üretim yaptı. Yapılan üretimin yarısının ihraç edildiği ve bu yılda aynı politikanın devam edeceği bildirildi. BSH’nin ihracat yaptığı ülkelerin başında Batı Avrupa ülkeleri geliyor. Grup bünyesinde sadece Bosh markası Türkiye’deki operasyonlardan 634 milyon Euro ciro elde etti.
Beyaz eşya üreticilerinin yurtdışında yakaladıkları başarılar bu yolda hızla ilerleyeceklerinin bir göstergesi oluyor.