Sanayiciler ithalattaki sorunlara çözüm ariyor

Debora ZAKUTOSanayicilerle Ankara`da yapılan bir toplantıda bir araya gelen Başbakan Tayyip Erdoğan, Özel Tüketim Vergisi`nin iade edilebileceğini açıkladı. 2010 yılında 100 milyar dolarlık ihracat yapmayı hedeflediklerini belirten Erdoğan, toplantıda Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Oğuz Satıcı ile sektör sorunlarını ele aldı. T

Ekonomi
9 Ocak 2008 Çarşamba
İhracatçıların yeni dönemde yüzü gülüyor. Tekstildeki vergi indiriminin ardından, enerji de Özel Tüketim Vergisi iadesi kararı piyasada hareketliliği sağladı. Tekstilcilerle sık sık bir araya gelen Başbakan Tayyip Erdoğan, sanayicilerin yüzünü güldürmeye çalışırken aldığı kararlarla Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) karşısına aldı. Başbakan Erdoğan ile Türkiye İhracatçılar Meclisi Yürütme Kurulu'nun Ankara zirvesi sanayicileri umutlandırdı. Yaklaşık üç saat süren toplantıyı değerlendiren TİM Başkanı Oğuz Satıcı, ihracatçıların sorunlarını farklı başlıklar altında ortaya koyduğunu hatırlatarak, toplantıda Türkiye'nin avantajlı ve zayıf yönlerini dikkate alacak analiz yaptıklarını söyledi.

ÖTV nedir ve neden Türkiye'ye geldi?
ÖTV, belirli mal ve ürünler üzerinden maktu veya oransal olarak alınan bir harcama vergisidir. KDV gibi aynı malın her el değiştirmesinde ÖTV doğmaz. Malın ithal edilmesi veya üretilen malın ilk alıcısına teslimi nedeniyle ÖTV doğar. Motorlu taşıtlarda ise nihai tüketici adına ilk tescili sırasında ÖTV ödemek gerekir. Verginin mükellefi, ithalatçılar ve ilk satıcılar olmaktadır. Modern ve çağdaş bir vergi olarak bilinen ÖTV, aslında ülkemizde 1950'li yıllardan başlayarak uzun yıllar uygulanan 'İstihsal Vergisi'nden başka bir şey değildir. ÖTV Türkiye'ye Avrupa Birliği vergi mevzuatına uyum sağlamak, Gümrük Birliği nedeniyle kaldırılan gümrük vergilerinin neden olduğu gelir kayıplarını telafi etmek, dağınıklık arz eden on altı çeşit vergi ve fonun kaldırılarak yerine tek bir vergi getirmek suretiyle vergide kolaylık, basitlik sağlamak ve mükellefinin, kaldırılan vergilerde olduğu gibi milyonlarca alıcı yerine, sınırlı sayıda ithalatçı ve üretici olması nedeniyle, takibini daha kolay hale getirmek, vergi kayıp ve kaçağını azaltmak, vergi toplama giderlerini indirmek amacıyla geldi. ÖTV ile birlikte 60 katrilyonluk vergi gelirleri içinde 15 katrilyonluk payı bulunan 16 çeşit vergi ve fon kaldırılarak 15 katrilyonluk tek bir vergi oluştu. Yurt dışında bir müşteriye teslimi yapılan ve gümrük bölgesinden çıkan mallar ÖTV istisnası kapsamındadır. İhraç edilen malların alış faturaları üzerinde gösterilen ÖTV de ihracatçıya iade edilir. Türkiye'deki diplomatik temsilciliklerin ve Silahlı Kuvvetlerin kendi ihtiyaçları için aldıkları mallar da ÖTV istisnası kapsamındadır. İhraç edilmek kaydıyla ihracatçılara teslim edilen malların ÖTV’leri vergi dairelerince tarh ve tahakkuk ettirilir, fakat üç ay içinde ihraç edilmek kaydıyla tecil olunur.

"ÖTV iadesi olabilir"
Ankara’da gerçekleşen toplantının en önemli gündem maddesini, ihracatçıya uluslararası pazarda rekabet avantajı sağlaması için ÖTV iadesi verilmesi oluşturdu. Vergilerin de toplantı gündemine taşındığını söyleyen Satıcı, "Hem imalat, hem ihracat yapanlara enerji açısından destek verilecek. Özel Tüketim Vergisi'nde iade söz konusu olacak" dedi. TİM Başkan Vekili Mehmet Büyükekşi de, "İhracatçının enerji maliyetlerindeki ÖTV payı uluslararası rekabette önünü kesiyor. Bu nedenle ihracatçıya enerjideki ÖTV'sinin iadesini istedik" diye konuştu. "Başbakanlık Müsteşarlığı ile birlikte Güçlü Sanayiye Geçiş Programı ve ihracat vizyonunu hazırlama kararı aldık" diyen Satıcı, şunları kaydetti: "Sadece bugünü değil, geleceği de kurmak için düğmeye bastık. Hükümete Güçlü Sanayiye Geçiş Programı'nda ihracatçı birlikleri ve HM olarak beraber hareket etmek istediğimizi belirttik. Bu konuda Başbakan Erdoğan bizden ve bürokratlarından bir çalışma istedi. Bunu hazırlayıp tekrar bir araya geleceğiz." İhracatçı ve üreticinin üretim ve dış satımda yaşadığı olumsuzlukların ve çözüm önerilerinin anlatıldığını söyleyen Satıcı, "Bu herhangi bir sektöre yönelik değil, tamamen üretici ihracatçıların sorunlarını birinci ağızdan direkt Başbakan'a ulaştırıldığı bir toplantı oldu. Uluslararası piyasada rekabet edemediğimiz gibi ulusal piyasada da ithalat karşısında eziliyoruz. Bugüne kadar dile getirilmemiş ve bizce uygulanabilir öneriyle Başbakan'a gittik" diye konuştu. Başbakan'ın YTL'nin aşırı değerliliği konusunda ihtiyaç olan düzenlemelerin en kısa zamanda yapılacağını söylediğini de aktaran Satıcı, 'Güçlü Sanayiye Geçiş' programı için çalışma yapacaklarını ve sonucu Başbakan'a sunacaklarını sözlerine ekledi.

YTL'nin değer kazanması Türkiye için önemli
Görüşme öncesinde açıklama yapan TİM Başkanı Oğuz Satıcı, makroekonomik dengelerde sağlanan başarıyla YTL'nin değer kazanmasının, Türkiye'nin makro görünümü açısından olumlu gözüktüğünü belirterek, "Ancak uzun vadede, YTL'nin değerini sürdürülebilirliği konusunda ciddi riskler olduğunu düşünüyoruz" dedi. Satıcı, "Mikro sorunların, orta ve uzun vadede makro gelişmeler için risk oluşturması bizim en büyük endişemiz" diye konuştu. Yaşanan sorunların çözümü için üretici ihracatçı olarak hükümetin desteğine ihtiyaç duyduklarını dile getiren Satıcı şunları söyledi: "İstihdam ve enerji maliyetleri gibi sorunlar yüzünden üretim için temel olan rekabet edilebilir kaynakları kullanamıyoruz." Bankaların reel sektör yerine tüketiciyi kredilendirdiğinden de yakınan Satıcı, "Yani bankacılık sektörünün iyileşmesinden üretici, reel sektör olarak faydalanamıyoruz." dedi.

2010 yılında, ihracattaki hedef,
100 milyar doları yakalamak
TİM Başkan Vekili Mehmet Büyükekşi "ÖTV oranı LPG'de yüzde 43.6, motorinde yüzde 50.6, fuel-oilde yüzde 35.4 ve doğalgazda yüzde 4.6 düzeyinde. Bir çok ilde sanayici doğalgaz bulunmadığı için gereksinimi olan enerjiyi fuel-oilden karşılıyor. Başbakan da ihracatçıya ÖTV iadesi için çalışma başlatılması yönünde talimat verdi. Bu son derece olumlu bir gelişme." dedi ve ekledi: "İhracatçıya tanınan ihracat teşvik bütçesi 500 milyon YTL idi. Bunun yeterli olmadığını ve daha söyledik, onlar da bizi haklı buldu." Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise, Türk ekonomisinin önemli aşamalar kaydetmesine karşın sıkıntıları bulunduğunu söyledi. Erdoğan, şunları kaydetti: "Türkiye'nin nerelere geldiğini gösteren reel tabloya rağmen, büyürken karşılaştığımız sorunlar vardır, olmaya da devam edecektir. Ben size toz pembe bir tablo çizmeye niyetli değilim. Her büyümenin sancısı vardır. Türkiye hangi sıkıntıları aştı bunu çok net görüyoruz. Ve bugün karşılaştığımız sorunları da inşallah Türkiye rahatlıkla aşacak." Türkiye'de ihracatın ve dış ticaretin paralel bir büyüme gösterdiğini belirten Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 2002 sonunda 36 milyar dolar civarında olan ihracatın geçen yıl 73 milyar dolara yükseldiğini söyledi. Türkiye'nin, ihracatta dünyada 22'nci sıraya çıktığını belirten Erdoğan, büyümede bütün hedefleri aşan rakamlar elde edildiğini ifade etti. Erdoğan, "2010 yılında ihracat hedefimiz olan 100 milyar doları yakalamak istiyoruz. Cumhuriyetimizin 100. yılında ise inşallah el ele vereceğiz, omuz omuza vereceğiz ve ihracatta 500 milyar dolara Türkiye'yi ulaştıracağız" diye konuştu.

Her ülkenin içinde belli başlı sorunlar vardır
TİM heyetini kabulden önce bir konuşma yapan Başbakan Erdoğan ise,"Bütün sektörlerle, TOBB çatısı altında yaptığımız toplantılardan sonra şimdi de sektörlerle ayrı ayrı bir araya gelmenin gayreti içindeyiz. TİM'in yönetiminde bulunan sizlerle Türkiye'nin ihracatını da, ekonomik gelişmeleri de dertleşmek durumundayız" dedi. Türkiye'nin pek çok sıkıntıyı aştığını, bugünkü sorunların da rahatlıkla aşılacağını ifade eden Başbakan Erdoğan, "Bugün, ABD sorunsuz bir ülke mi? Çin, Hindistan, Japonya sorunsuz ülkeler mi?" diye sordu. Sorunların, gayretle, dayanışma içinde çözüldüğünü söyleyen Erdoğan, "Şüphesiz sıkıntılarımız var, bundan sonra da olacaktır. Her büyümenin, her doğuşun bir sancısı vardır" diye konuştu. Güven ve istikrarın kökleşmesiyle birlikte Türkiye'nin her anlamda büyük bir cazibe merkezi haline geldiğini kaydeden Erdoğan, son üç buçuk yılda Türkiye'ye yatırım yapan firma sayısının 12 bine ulaştığını belirterek "Şu Ana kadar bütün hedeflerimizi aşan sonuçlar elde ettik. 2010'da ihracat hedefimiz, 100 milyar dolar. Cumhuriyetin 100. yılında ise el ele vererek ihracatta 500 milyar dolara Türkiye'yi ulaştıracağız" dedi.

Tekstil sektöründeki istihdam büyüyor
Tekstil sektöründe yaşanan bu tip gerginliklerin yanı sıra şubat ayında, dokuma ve giyim sektörüne, toplam 204 milyon 374 bin YTL'lik sabit yatırım öngören 38 yatırım teşvik belgesi düzenlendi. Hazine Müsteşarlığı'nın Şubat'ta düzenlenen yatırım teşvik belgelerine ilişkin tebliği, Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandı. Buna göre, dokuma ve giyim sektöründe, 204,3 milyon YTL'lik sabit yatırım için 106 milyon 369 bin dolarlık döviz kullanılacak ve bin 878 kişilik istihdam sağlanacak. Tebliğe göre, Hazine, Şubat'ta, toplam 2 milyar 505 milyon 39,7 bin dolarlık yatırım için 328 teşvik belgesi düzenlendi. Söz konusu yatırımlar için 1 milyar 51,8 milyon dolarlık döviz kullanılacak ve yatırımlar tamamlandığında 14 bin 103 kişi istihdam edilecek. Tebliğe göre, Şubat'ta düzenlenen yatırım teşvik belgelerinin 160'ı, içinde dokuma ve giyim sektörünün de olduğu imalat sektöründeydi. İmalata sektöründe 1 milyar 41 milyon 910,9 bin YTL yatırım öngören toplam 160 yatırım teşvik belgesi düzenlenirken, belgeler kapsamında 453,5 milyon dolarlık döviz kullanılacak ve yatırımlarda 6 bin 98 kişilik istihdam sağlanacak. İmalat sektöründe dokuma ve giyimden sonra en fazla yatırım öngören sektör, taşıt araçları sektörü oldu. Şubat'ta, taşıt araçları sektöründe, 309 milyon 868,9 bin YTL yatırım öngören 19 yatırım teşvik belgesi düzenlenirken, bin 41 kişilik istihdam taahhüt edildi.