Prof. Ehrlich ile İsrail-Almanya ilişkileri üzerine…

Alber NASİBasel Üniversitesi Felsefe ve Yahudilik Tarihi profesörlerinden Ernst Ludwig Ehrlich, Türk Yahudi Cemaati ve Konrad Adenauer Vakfı`nın bir organizasyonu vesilesiyle İstanbul`daydı. 29 Ocak`ta Neve Şalom Merkezi`nde verdiği konferansta II. Dünya Savaşı sonrasında İsrail- Almanya ilişkilerini değerlendiren Prof. Ehrlich sorularımızı yanıtla

Kültür
9 Ocak 2008 Çarşamba
Holokost sonrası İsrail -Almanya ilişkilerini değerlendirir misiniz ?
II. Dünya Savaşı sonrasında, şimdi gelinen noktada İsrail – Almanya ilişkileri son derece pozitiftir. Almanya zannedilenin aksine gerek uluslararası platformda, gerek AB kapsamında İsrail yanlısı bir politika izlemektedir. Almanya, uluslararası platformda ABD’den sonra İsrail’e en büyük desteği veren ülkedir.
İki ülke arasındaki ilişkiler Başbakan Ben Gurion döneminde başladı.
Devlet Başkanı Ezer Weizman Almanya Parlamentosu’nda konuşma yaptı. Aynı şekilde eski Almanya Cumhurbaşkanlarından Rau ve Kuller,  Knesset’te konuşma yapmıştı. Bu durum iki ülke arasındaki dostluğun göstergesidir.
Diğer yandan açık açık söylenmiş olmasa da, Yom Kipur Savaşı’nda Almanya İsrail’e silah yolladı. Zamanın Almanya Başbakanı Willy Brandt bu konuyu anılarında  açıklamasa da verdiği bir röportajda; "Yom Kipur Savaşı’nda İsrail’e yardım etmediğimiz doğru değildir" demişti. Bu arada İsrail’de Willy Brandt adına kurulmuş bir orman var.
Almanya’nın İsrail’in en önemli, destekçilerinden biri olduğunu söylüyorsunuz. Diğer yandan Almanya’nın son derece etkili olduğu AB’nin pek de İsrail taraftarı olmadığını görüyoruz. Bunu nasıl yorumluyorsunuz?
Almanya’nın AB’nin en önemli üyelerinden biri olduğu gerçektir. Ancak AB politikalarını tek başına yönlendirebilecek güçte değildir. Özellikle İngiltere ve Fransa bölgedeki çıkarları sebebiyle İsrail yanlısı politika izlemekten ısrarla kaçınmaktadır.
İngiltere Araplarla olan ilişkileri sebebiyle İsrail’e uzak duruyor.
Burada İngiltere’nin antisemit olduğunu söylemek doğru olmaz. İngiltere’de çok sayıda Yahudi kökenli parlamenter, hatta aristokrat vardır. Ancak İngiltere’nin devlet politikası ABD ile olan güçlü bağlarına rağmen  İsrail karşıtıdır. Aslında buna tam olarak İsrail karşıtlığı denilemez, ama Arap yanlısıdır. Bu durum ister istemez AB politikalarını etkilemektedir. AB, İsrail’e mesafeli durmaktadır. Filistinlilerin özgürlüğünü kazanması AB ile İsrail yakınlaşmasını sağlayabilir.
Almanya ve AB ülkelerindeki antisemitizmi nasıl değerlendiriyorsunuz?
Şu anda gerek Almanya, gerek Avrupa’da endişe verici bir antisemitizmden bahsetmek mümkün değildir. Irkçı ve yabancı düşmanlığı hareketleri bile fazla itibar kazanmıyor. Bu tür partiler veya görüşler bir seçimde başarılı olsalar bile diğer seçimlerde gücünü kaybediyor.

Peki Fransa’da yükselen antisemitizm ve yabancı düşmanlığı?
Fransa’daki yabancı düşmanlığı Kuzey Afrika’dan göç edenlerin Fransız toplumuna kazandırılamamasından kaynaklanmakta. Göçmenler Fransa’ya entegre edilememiş ve karşılıklı çekişme yükselmiştir. 

AB’ye yeni giren eski Doğu Bloku ülkelerinin Yahudilere bakışı nasıl?
AB’ne yeni giren eski Doğu Bloku ülkelerindeki sağcı eğilimleri ciddiye almamak gerek. Ancak  Polonya her zaman antisemitti. Bu bir günde olmuş bir şey değildir. Polonyalıların antisemitizminde Katolik kilisesinin yoğun katkıları var. Polonya’daki antisemitizm  bir önceki Papa, II. Jean Paul’ün çağrılarıyla zayıflamaya başladı. Bu ülkedeki antisemitizmin zararsız boyutlara inmesi nesiller alacak. (İşin ilginç tarafı Profesör Ehrlich’in bile  BDT Lideri Vladimir Putin’in  Yahudi düşmanı olmadığını söylemeseydi)
Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra bu ülkede yaşayan Yahudiler zekalarını çok iyi kullanarak çok önemli servetlerin sahipleri oldular. Putin bu durumu değiştirmek için haksız bir takım haksız uygulamalara girmiş olabilir.

Peki Rusya ve Putin’in İsrail’e bakışı nasıl, Rusya neden nükleer enerji konusunda İran’a yardım ediyor?

Rusya dengeleri korumaya çalışıyor. İsrail karşıtı bir politika gütme peşinde değil. Kaldı ki ABD’yi kızdıracak adımlar atmaktan çekiniyor. Bu arada İran’ın nükleer silah elde etmesi,  komşusu olarak Rusya’yı memnun edecek bir olgu değildir.

Almanya’nın İran’a teknolojik destek verdiğini biliyoruz. İsrail’in varlığını tanımayan ve İsrail’in haritadan silinmesi gerektiğini söyleyen bir İran’a karşı Almanya’nın tavrı nedir?
Almanya,   endüstrisinin gelişmesi  için İran’a verilen desteğin kesilmesi yönünde AB’ye gereken girişimlerde bulundu. 
İran Şahı ülkesini çok hızlı bir şekilde modern bir ülke haline getirmeye kalktı ve bu geri tepti. Zamanın ABD yönetimi molla yönetimini kontrol etmenin daha kolay olduğu zannına kapılarak İran’daki rejim değişikliğine sesini çıkarmadı.Şimdi bunun neticesine tüm dünya katlanıyor.

En son ve gündemdeki konu FÖY’de yapılan seçimler. Bu konudaki görüşleriniz nedir?

FÖY seçimlerini Hamas kazandı. Bu aslında çok şaşırtıcı  değil. Filistin halkı oylarını İsrail’e karşı değil, El Fetih’e karşı kullandı. El Fetih ve Mahmud Abbas yönetimi Filistinlilere gelecek ile ilgili bir umut vermedi. Filistinliler Hamas’a oylarını köktenci olduğu için değil, çözüm arayışıyla verdi.  Bu noktada Hamas’ın izleyeceği politika çok önem kazanacaktır.  Hamas silah bırakır ve İsrail ile masaya oturacak zemini yaratırsa barış için bir şans olabilir.