“Münih”e gelen tepkiler büyüyor

Steven Spielberg, tartışmalı filmi "Münih"e radikal dinci Yahudiler tarafından kızgın tepkiler aldığını ama aslında filminin kesinlikle İsrail`i eleştirmediğini belirtti

Toplum
9 Ocak 2008 Çarşamba
1972 yılında Münih’te yapılan Olimpiyat oyunları sırasında Filistinlilerce öldürülen 11 İsrailli atletin intikamının İsrail tarafından nasıl alındığını konu eden Münih filmi hem sol hem de sağ kesimden oldukça fazla tepki aldı. Geçtiğimiz pazar günü Newsweek dergisinde yayınlanan tepkilerin ardından Spielberg "kendi cemaatimden yani Amerikan Yahudilerinden çok sayıda radikal dinci bana kızgın. Oysa ben filmimde bir kere bile İsrail’i eleştirmiyorum, yalnızca İsrail’in şiddete karşı şiddet politikasını eleştiriyorum. Gereğinden fazla soruyla karşı karşıyayız. Biz, istemediğimiz ve sorumlu olmadığımız bir zorunluluk yüzünden suçlanıyoruz. Ahlaki olarak ikilemde kaldığımız bir operasyonu zorunlu olarak düzenlediğimiz için suçlanıyoruz" yorumunda bulundu. Spielberg ayrıca sağ kesim tarafından "yaylım ateşi"ne tutulacağını tahmin ettiğini ama sol kesimden de, sağ kesim kadar fazla olmasa da, tahmin etmediği kadar çok acı veren tepki aldığını belirtti.    
Film geçtiğimiz hafta İsrail’de perde açmasıyla birlikte tepkilere de kucak açtı. Film eleştirmenlerinden oldukça farklı ve ilginç yorumlar aldı. Ayrıca filmde tarihi bazı hataların olduğu iddia ediliyor. Eleştirmenlere göre Münih filminde Golda Meir Münih teröristlerini öldürüp öldürmemekte kararsız görünürken, gerçekte kendinden oldukça emindi. Filmde "Kara Eylül" ismi, terörist gruba, eylül ayında gerçekleşen Münih olayından sonra veriliyorken, gerçekte bu isim 1970 eylülünde Ürdün’ün 10.000 Filistinli’yi öldürmesinden sonra kullanılmaya başlanmıştı. Filmde Filistinli teröristler Amerikalı diplomatlara zarar vermemek şartıyla CIA yetkilileriyle para karşılığında anlaşırken, gerçekte Filistinliler 1973 yılında, Yaser Arafat’ın kişisel emriyle, Cleo Noel ve George Curtis Moore gibi bazı Amerikalı diplomatları Sudan’da ölümüne dövmüştü.
Filmde Filistinli teröristlerin genç, masum ve babasız kalan kızları gösterilirken, 11 İsrailli atletin genç, masum ve babasız kalan çocukları hiç gösterilmiyor. Spielberg’in Mossad ajanları, "benim için önemli olan tek kan Yahudi kanıdır" deyip masum insanları da öldürebiliyorken gerçekte Münih teröristlerini yakalamakla görevlendirilen Mossad ajanları masum insanları öldürmekten kaçınmıştı ve yalnızca tek bir masum insanı öldürmüştü: Yanlışlıkla terörist olduğunu düşünüp Norveç’te öldürdükleri Fas’lı garson. Ajanlar bu yanlışlık nedeniyle yargılanmış ve hapse atılmıştı. Oysa filmde olaylar bu şekilde yansıtılmıyor. 
Filmde Mossad ajanları İsrail’de idam cezası olmamasından, dolayısıyla teröristleri öldürmenin İsrail hukukunu ihlal ettiğinden yakınırken gerçekte İsrail, Nazi savaş suçlularından Eichmann’ı idam etmek için bu kuralı bir günlüğüne kaldırmıştı ve Münih teröristlerini bu duruma eşdeğer saymıştı.
Spielberg’in Mossad ajanları kendinden emin görünmüyor ve teröristleri neden yakaladıklarını sorup duruyorlar. Bu durum da gerçekle büyük benzerlikler göstermiyor.