Filistinliler çarşamba sabahı sandık başına gidiyor. Son ana kadar yapılan anketler El-Fetih`in önde olduğunu gösterse de, Hamas`ın alacağı oylarla gelecek dönemde Filistin siyasetinde de söz sahibi olacağı sonucunu ortaya koyuyor
Filistinde yaklaşan seçimler, bölgenin politik yapısında önemli değişimlere neden olacak. Son olarak 1996 yılında yapılan seçimlere girmeyen Hamas, bu kez oy pusulasında yer alıyor ve varlığı seçimlerde gerçek anlamda bir çekişmenin yaşanması sonucunu doğuruyor. Son anketler El-Fetihin Hamasın önünde olduğunu gösterse de, oyların %25ini alması beklenen Hamasın gelecekde siyasi anlamda da önemli bir güç olacağına kesin gözüyle bakılıyor.
Propaganda döneminin son günlerinde Hamas alışılmış dışı açıklamalarıyla oy potansiyelini arttırmayı amaçlıyor.
Geçtiğimiz pazartesi günü bir açıklama yapan üst düzey Hamas liderlerinden Mahmut Zahar, Hamasın üçüncü partiler aracılığı ile İsrail ile diplomatik görüşmelere sıcak baktığını söyleyerek dikkatleri üzerine çekti.
Hamasın seçimlere katılması ilk kez Filistinde bir seçimde El-Fetihe gerçek bir alternatif çıkması anlamına geldiğinden heyecan yüksek ve seçime katılımın %85 oranında olması bekleniyor.
Seçim öncesi dönemde yoğun bir tanıtım kampanyası gerçekleştiren Hamas, seçim yaklaştıkça söylemlerindeki dramatik dozu arttırarak oylarını arttırmaya çalışıyor. Hamasın en büyük seçim silahı İsrailin Gazzeden çekilmiş olması. Hamas, seçim propogandası süresince İsrailin Gazzeden çekilmesini kendilerinin bir başarısı olarak gösteriyor ve bu söylem Gazze ve Batı Şeriada El-Fetihi çok zor bir durumda bırakıyor.
Hamasın seçimlere katılıyor olması İsrail ve ABDde endişe yaratmış ancak Filistin lideri Abbas, Hamasın politik sistemin bir parçası olmasının ardından terör örgütü kimliğini geride bırakacağına inandığını belirtmişti.
Ancak Lübnanda benzer bir süreçten geçen ve terör faaliyetlerinde bulunduğu bir dönemde siyasete atılan Hizbullah, hiçbir şekilde silah bırakmamış ve politik faaliyetlerinin yanı sıra silahlı eylemlerini sürdürmüştü. İsrailli ve Amerikalı uzmanlar aynı durumun Hamas için de geçerli olmasından endişe ediyor.
Hamasın olası bir koalisyonda hükümet içinde yer alması durumunda, ABD Hamaslı bakanlarla işbirliği yapmayacağını açıkladı. Ancak ABD, Filistin yönetimi ile ilişkileri tamamen kesmeyeceğini de belirtti.
Lübnan ile de benzer ilişkiler içinde olan ABD, Beyrut yönetimi ile yakın çalışsa da, hükümette yer alan Hizbullah üyesi bakanları muhattap olarak kabul etmiyor.
ABD Kongresi geçtiğimiz yıl bir açıklama yaparak Hamasın Filistinde hakim güç haline gelmesi durumunda finansal yardımları donduracağını açıklamıştı. Benzer bir açıklama AB yetkilileri tarafından da yapılmıştı.
Ancak ABD, AB, Rusya ve BM, Filistin seçimlerinden hemen sonra bir araya gelerek durum değerlendirmesi yapacak. İsrail seçim sonuçlarını bekleyip, konuyu seçimlerin ardından ele almaya karar verdi. İsrail içinde Hamasın seçimlerden güçlü bir şekilde çıkmasının doğuracağı sonuçlar konusunda ciddi bir fikir ayrılığı var. Bir grup Hamasın kazanacağı siyasi kimlik ile terör girişimleri için daha kolay dış destek bulacağını düşünürken, diğer grup Hamasın sistem içine girmesiyle normalleşme sürecine geçeceğine inanıyor.