Finansal yatirim araçlarindan elde edilen kazançlarin vergilendirilmes

Vedat MİZRAHİVergi yükümlülüklerinizi doğru bir şekilde hesaplamak ve gelecekte olası bir vergi cezasından kaçınmak için en doğru yol, profesyonel bir vergi danışmanına başvurmaktır. Bu yazıda amacım, vergi danışmanlığı yapmaktan çok, yeni vergi sistemi hakkında genel bir bilgi vermektir. Yeni stopaj vergisi uygulamasının öze

Ekonomi
9 Ocak 2008 Çarşamba
1 Ocak 2006 gününden geçerli olmak üzere finansal araçların alınıp satılmasından sağlanacak sermaye kazançları %15 stopaj vergisine tabi oldu. Stopaj vergisini hisse senetleri ve sabit getirili menkul kıymetleri (kısaca bono) kapsamaktadır. Eurobono ve Türkiye Hazinesi’nin yurtdışında gerçekleştirdiği işlemler stopaj vergisi kapsamında değildir. Ayrıca Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası’ndan (VOB) sağlanacak sermaye kazançları 2006 yılı boyunca vergiden muaf olacak (stopaj %0 olarak uygulanacak).
Stopaj bu gibi gelirlerde son vergi olacak. Ayrıca finansal yatırım araçlarından elde edilecek gelirler beyan edilmeyecek.

Vergi matrahı nasıl
hesaplanacak?

Yeni stopaj uygulamasıyla ilgili çıkan yönetmelik, bireysel ve kurumsal yerli yatırımcılar için vergi matrahını hesaplama ve vergiyi tutma görevini banka ve aracı kurumlara veriyor. Matrah hesaplamasında ilk giren ilk çıkar yöntemi uygulanacak. Aynı gün içerisinde yapılacak alım satım işlemleri kendi içerisinde ortalama maliyet yöntemiyle değerlendirilebilecek. Matrahın belirlenebilmesi için her pozisyon kapatma işleminde maliyetin de bilinmesi gerekiyor. Maliyetin takibini de banka ve aracı kurumlar gerçekleştirecek. Müşteri eğer maliyet beyan ediyorsa bu beyanın doğruluğundan kendisi sorumlu olacak.
Banka ve aracı kurumlar karla sonuçlanan her pozisyon kapatma işleminden sonra, karın %15’ini bir emanet hesabında müşteri adına biriktirecekler. Zararla sonuçlanan işlemlerde ise müşteri adına bir vergi alacağı oluşacak ve müşteriye teminat hesabından (hesapta bakiye varsa) vergi iadesi yapılacak.
Uygulamada emanet hesabının nasıl işletileceğiyle ilgili belirsizlikler var. Örneğin, banka ya da aracı kurum her kar eden işlem sonunda %15’lik stopajı keserken zararla sonuçlanan işlemleri dönem sonunda mahsup edebilir. Veya sürekli hesabı güncelleyerek karlı işlemlerde kesinti yapabilir, zarar eden işlemlerde de anında vergi iadesinde bulunabilir. Açığa satış işlemlerinde, bu işlemi izleyen ilk pozisyon kapatma işlemi aynı zamanda maliyeti belirleyecek ve matrah hesabında bu maliyet kullanılacak. Banka ve aracı kurumlar her çeyrek sonunda, izleyen ayın 20’sine kadar vergi miktarını vergi dairesine beyan edip aynı ayın 26’sına kadar bu vergiyi ödeyecekler. İlk çeyrek sonunda hesaplanan vergi 20 Nisan’da beyan edilip 26 Nisan’da ödenecek.
Döviz bazındaki gelirlerin Türk lirası karşılıkları bulunarak vergi hesabı yapılacak..

Stopaj vergisine
konu olacak gelirler

Hisse senedi alım satım kazançları, hazine bonosu alım satım kazançları, kupon gelirleri ve itfa gelirleri %15 stopaja tabi olacak. Hisse senedi temettü gelirleri %10 stopajla vergilendirilecek.
Eurobonolar vergi kapsamında değil. Eurobonolardan elde edilen gelir eskisi gibi bireylerde belirli bir limite kadar istisna uygulanarak gelir vergisine konu olacak. Şirketler kurumlar vergisi kapsamında bu tip gelirler üzerinden vergilendirilecek. Vadeli İşlem Borsası’ndan elde edilecek alım satım kazancı bireylerde ve kurumlarda 2006 yılı boyunca vergiden muaf. Kurumlar yine kurumlar vergisi kapsamında bu piyasasaki kazançlarından vergi ödeyecek.
Burada kurumların içine yatırım fonları ve ortaklıklarını dahil etmiyoruz. Bu gibi kurumların vergilendirilmesi bu yazının konusunun dışında. Yine de kısaca şunu belirtelim ki yatırım fonları ve ortaklıkları portföy karlarından %15 stopaj ödeyecekler. Bu stopaj dışında bir kurumlar vergisi yükümlülükleri yok. Emeklilik fonları ise tamamen vergiden muaf.

İstisnalar
Hisse senetleri piyasasında 1 Ocak 2006 yılından önce satın alınmış olan hisse senetleri ilk satış tarihine kadar %15’lik stopajdan muaf. Bu gelirlerin vergilendirilmesinde 31 Aralık 2005 tarihinde yürürlülükte bulunan kanun ve tebliğler geçerli olacak. Temettü gelirlerinde ise %10’luk stopaj devam edecek. Bir yıldan fazla süreyle elde tutulan hisse senetleri stopajdan muaf olacak.
1 Ocak 2006’dan önce ihraç edilmiş olan hazine bonoları ve bunların kupon gelirleri itfa edilene kadar vergiden muaf olacak. Bu bonolar da eski kanun ve yönetmeliklere göre vergilendirilecek. Bu istisnanın ilginçliği şurada: aynı vade sonuna sahip iki bono ihraç tarihleri farklı olduğu için iki ayrı fiyattan piyasada işlem görebilecek. Elbette üzerinde vergi olan daha ucuza satılacak.

Kar ve zararların
mahsuplaştırılması

Zararlar aynı takvim yılı içerisinde gelecek çeyreklere taşınabilecek. İkinci çeyrekte realize edilmiş bir zarar, üçüncü çeyrekteki karla mahsuplaştırılabilecek. Yine takvim yılı içinde karla kapanan bir çeyrekten sonra ödenen vergi, sonraki çeyreklerde zarar edilse bile hemen mahsuplaştırılmayacak. Yıl sonunda vergi mükellefi bir mahsuplaşma formu doldurarark durumunu vergi dairesine ileterek iade talebinde bulunacak. İade büyük ihtimalle ileriye dönük bir vergi alacağı olarak taşınacak ve sonraki vergilerden mahsup edilecek.
Değişik yatırım araçlarından elde edilen kar ve zararlar mahsuplaştırılmayacak. Örneğin hisse senedi karı bono zararıyla netleştirilemeyecek.
Birden fazla banka ve aracı kurum kullanılarak gerçekleştirilen işlemlerde mahsuplaşma yine dönem sonunda  olacak. Yatırımcının bu yüzden her bir yatırım aracında tek bir aracı kullanması vergisel işlemlerini kolaylaştıracak. Örneğin "X" bankasındaki bir bono zararı, "Y" bankasındaki bir bono karıyla yıl içinde mahsuplaştırılamayacak. Yatırımcı bu kar ve zararı dönem sonunda bir beyannameyle geri talep edecek.

Yeni vergilendirme sisteminin yatırımcıya etkileri
Yeni vergi özellikle küçük bireysel yatırımcıya ekstra maliyet yüklüyor. Daha önce istisna seviyelerinin altında kazanç elde eden küçük yatırımcı vergi ödemezken şimdi en küçük bir kar bile doğrudan kaynağında vergilendiriliyor. Büyük bireysel yatırımcılar ise gelir vergisi beyannamesiyle bu kazançlardan vergi ödüyorlardı. Şimdi onlardan hemen kaynağında vergilendirilecekler. Kazancın büyüklüğüne bağlı olarak stopaj vergisel açıdan önceki duruma göre bazı durumlarda daha avantajlı olabilir. Yine de verginin anında kesiliyor olması ödemenin zamanlaması açısından bir yük getiriyor.
Kurumsal yatırımcılar finansal yatırım araçlarından elde ettikleri gelirleri zaten kurumlar vergisi matrahına dahil ettikleri için fazladan bir maliyet üstlenmiyorlar. Sadece zamanlamada bir değişiklik var. Kurumlar vergiyi işlem yaptıkça ödeyecekler ve kurumlar vergisinden mahsup edecekler.
Yatırımcıların aynı tip yatırım araçları için tek bir aracı kurum kullanmaları mahsuplaşma işlemlerini kolaylaştıracak. Aksi halde yatırımcı mahsuplaşma işlemini ancak yıl sonunda yapabilecek. Önceden ödenen verginin fırsat maliyeti (örneğin repo geliri) yatırımcıya ek yük olacak.

Sistemin piyasaya etkisi
Hisse senedi piyasasında ilk başlarda biraz durgunluk olması muhtemel. Yatırımcıların yeni sisteme alışması biraz zaman alacak. Özellikle piyasaya ciddi etkisi olan yabancı yatırımcıların davranışları belirleyici olacak.
Bono piyasasında, 2005 ve daha önceki yıllarda ihraç edilen bonolar vergi avantajı nedeniyle ilk başlarda daha aktif olabilir. Yeni bonolarda vergi yükü büyük ihtimalle faizlere yansıyacaktır.
Son olarak Vadeli işlem ve Opsiyon Borsası’na sağlanan vergi muafiyeti bu piyasayı ciddi olarak hareketlendirecek. VOB’da hisse senesi, faiz ve döviz kontratlarının bir arada işlem görmesi, 2006 vergiye tabi olan diğer piyasaların yanında ciddi bir avantaj olarak karşımıza çıkıyor. Bu piyasadaki kaldıraç etkisi ilave bir cazibe yaratıyor.


NOT: Bu yazıdaki her türlü görüş ve tavsiyeler, mevcut piyasa koşulları ve güvenirliliğine inanılan kaynaklar dikkate alınarak, genel anlamda bilgi vermek amacıyla hazırlanmıştır.