AralarındaYahudi soykırımının mimarı Adolph Eichmann, ölüm kampı komutanı Fritz Stangl ve SS subayı Karl Silberbauer olmak üzere 1000 Naziyi adalet önüne çıkarmayı başardı. Simon Wiesenthal, yarım yüzyıl süren bu çabasını asla intikam duyguları ile değil, adaletin gerçekleşmesi adına yaptı.
20 Eylül Salı günü haber ajanslarına 96 yaşındaki yorgun savaşçının Viyanadaki evinde, yatağında yaşama veda ettiği haberi düştü. Ertesi günü, Avusturya Devlet Başkanı Wolfgang Schuesselin girişimi ile Viyana merkez mezarlığında çok sayıda diplomat, politikacı, akademisyen, tüm dinlerin temsilcilerinin ve kalabalık bir kitlenin katıldığı bir tören düzenlendi. Avusturya Yahudi Cemaati Başkanı Ariel Muzicant; "O artık yok... Bu cümlenin doğruluğuna inanamıyorum. O her zaman aramızda olacak. Wiesenthal benim neslimin öğretmeni, yol göstericisiydi" dedi.
Simon Wiesenthal 23 Eylül Cuma günü büyük bir tutku ile bağlı olduğu ve kızı Paulinka Kreisbergin yaşadığı İsrailde Herzliya Mezarlığında gerçekleşen bir törenle son yolculuğuna uğurlandı. Törende ünlü Nazi avcısı Tuvia Friedmanın yanı sıra Natan Sharansky ve Avusturya Adalet Bakanlığının bir temsilcisi de hazır bulundu. Cenaze töreninde İsrail Hükümetini Bakan Yardımcısı Michael Melchior temsil etti. Melchior yaptığı konuşmada; "Yakalanmayan Naziler, Wiesenthalin her an peşlerinde olduğu korkusu ile yaşadılar" dedi.
Simon Wiesenthal anlamlı ve kahramanca bir yaşam sürdü. Günümüzde ırkçı şiddete hedef veya karşı olan her kişinin Holokostu hiçbir zaman unutmama sözünü vermesi Simon Wiesenthala ödenmesi gereken bir borçtur.