15 Nisan’da Galatasaray Divan Kurulu üyelerinin oylarıyla Galatasaray Divan Kurulu Başkanı olan Eşref Hamamcıoğlu ile samimi bir röportaj gerçekleştirdik. Bizleri kırmayarak merak ettiklerimize yanıt verdiği için kendisine tekrar teşekkür ediyoruz.
Adnan Polat'tan (2008) beri Galatasaray başkanlarının ibra edilip/edilmemesi hep tartışmalı oldu. Sn. Duygun Yarsuvat ve mevcut kulüp başkanı Sn. Mustafa Cengiz hep son anlardaki sürpriz sonuçlarla başkan oldular. Galatasaray Kulübünün üye yapısını bu çerçevede nasıl değerlendiriyorsunuz?
Galatasaray Spor Kulübü (GSK) üye profili açısından Türkiye’nin eğitim seviyesi ve entelektüel kapasitesi en yüksek kulübüdür. Dolayısıyla zorlamaya, emrivakilere ve kısa vadeli planlara pek prim vermez ve tepki gösterir.
Sayın Polat’ın gidişini ve Sayın Yarsuvat/Sayın Cengiz’in gelişlerini bu çerçevede değerlendirmek gerekir.
Kulübün üye yapısında orta ya da uzun vadede değişiklik yapılması öngörülüyor mu?
GSK’ya nasıl ve kimlerin üye olabileceği tüzüğümüzde bellidir. Ancak, üye profilimizin gençleştiği ve en önemli varlığımız olan insan kaynağımızın çeşitlendiğini görüyoruz.
Florya ve Riva arazi satışı konusundaki fikirleriniz neler?
Her iki taşınmazımız da daha önceki değerli başkanlarımızın inisiyatifleri ile Galatasaray Spor Kulübüne kazandırılmış ve zor günlerde kullanılması amaçlanmıştı. Nitekim öyle de oldu ve ülkemizde tüm kulüplerin en az bizler kadar ekonomik anlamda zorlandığı anlarda imdadımıza yetişti. TOKİ ile hasılat paylaşımı yöntemi ile gelir kaynağı oldular, olacaklar.
Stadın haklarının kulübe geçmesi ve salon inşaatı hakkındaki son gelişmeler hakkında bilgi verebilir misiniz?
Bu konuda kulüp yöneticilerinin bilgi vermesi daha doğru olacaktır.
“Bizim için GSK’nın kolektif mülkiyeti her şeyden önce gelir”
Galatasaray'ın mevcut finansal borç yükü durumu sürdürülebilir mi? Bunun için düşündüğünüz bir çıkış yolu var mı? Örneğin ileriki dönemlerde Manchester United ve Manchester City gibi kulübün satılması bir opsiyon olabilir mi?
Dövize bağlı borçlar ve kredi faizleri nedeni ile finansal borçlarımızın olduğu bir gerçektir zaten bunlarda KAP’a açıklanmaktadır. Benim şahsi görüşüm, eğer ‘ana işinizden’ gelir sağlayamıyorsanız, spor kulübü olarak çok zorlanırsınız; yani maç gelirleriniz çok düşük olur, ürün satışlarınız çok düşük olur, sponsorluk gelirleriniz çok düşük olur. Dolayısıyla ‘ana işinizde’ yani sportif başarıda bir numara olmalısınız.
Galatasaray Spor Kulübü, Galatasaray Lisesi gibi bir eğitim kurumundan çıkmış ve arkasında asırlara dayanan bir kültür, bir dayanışma, paylaşma olan, tarihi değerlere sahip bir ‘dernek’tir her şeyden önce. Bizim için GSK’nın kolektif mülkiyeti her şeyden önce gelir.
UEFA’dan Galatasaray’ın finansal durumu özelinde nasıl bir karar çıkacağını düşünüyorsunuz?
Ceza almayacağımızı ümit ediyoruz.
“Yurt dışında Galatasaray ülkemizin en bilinen markası”
Yurtdışında bugün Galatasaray algısı nasıl? Algının kuvvetlendirilmesi adına çalışmalar yapılıyor mu / planlanıyor mu?
Bugün özellikle yurt dışında ‘Galatasaray’ ülkemizin en bilinen markasıdır. Gerek sportif gerekse ekonomik alanlarda inişli-çıkışlı günler yaşanıyor olmasına rağmen algı halen çok pozitiftir. Bunun için yurt dışı taraftar derneklerimiz olsun, Galatasaray Lisesi Mezunları Dernekleri olsun yoğun çaba göstermekteler.
Son yaşanılan stadyum olaylarını da (Fenerbahçe – Beşiktaş maçı örneğinde olduğu gibi) göz önünde bulundurduğunuzda Türk futbolunun gidişatı konusunda ne düşünüyorsunuz?
Çok üzücü gelişmeler bunlar maalesef ancak bunlar bir günde oluşmuş değil. Eğitimsizlik, sevgisizlik ve özellikle liderlerin gerilim yaratıcı, ayrıştırıcı tavırları ve söylemleri bunlara zemin hazırlamakta.
Dünyada sıkça örneklerine rastladığımız futbolun siyasallaşması sizce Türkiye’de geçerli olan bir olgu mudur?
Kesinlikle doğru. Futbol çok büyük kitlelere hitap eden ve çok büyük sermayenin rol aldığı önemli bir ‘taraf edinme’ aracı oldu. Bunların örnekleri dünya tarihinde saymakla tükenmez.
Ülkemizde de futbolun siyasallaşması, belediyelerin futbol takımı kurmaları veya mevcutları ele geçirmeleri, buralara ciddi fonlar aktarmaları siyasal amaçlara ulaşılmasını sağlamakta.
EŞREF HAMAMCIOĞLU KİMDİR?
1954, İstanbul doğumlu olan Eşref Hamamcıoğlu 1974 Galatasaray Lisesi Mezunu. Sorbonne Üniversitesinde İşletme okuduktan sonra Boston/Babson College ve Chicago Üniversitelerinde, sertifika programlarına devam eden Hamamcıoğlu Tekfen ve Sodexo Türkiye’de yöneticilik yaptıktan sonra 2012 bu yana kendi şirketleri olan UP Hizmet Çözümleri Yönetim Dan. ve Optimal Yiyecek & İçecek Çözümleri AŞ’yi yönetiyor.
Galatasaray camiası içinde, Galatasaraylılar Derneği üyeliği, Galatasaray Eğitim Vakfı mütevellisi, Galatasaray Spor Kulübü Yardımlaşma ve Dayanışma Sandığı üyeliği gibi birçok görevde bulunan Hamamcıoğlu son olarak, İrfan Aktar Başkanlığında, Kulüp Divan Başkan Yardımcılığını yürütmekte.