Kripto paralar üzerine denemeler

Aralarında yok yok. Trumpcoin, Aliencoin, Cosmoscoin, Einsteinium, GalaxyCoin, 007 Coin, UFO Coin, MarsCoin, Avatar Coin, CoffeeCoin, DuckDuckCoin, F16Coin, JesusCoin, Halal-Chain, GhostCoin, DraculaCoin, NinjaDoge, Morpheus Coin, Eroscoin, AmsterdamCoin…

Cüneyt DİRİCAN Ekonomi
28 Şubat 2018 Çarşamba

Çılgınlık, saçmalık söylemlerini çok da haksız çıkarmayan daha niceleri var. Ayın karanlık yüzünde salt isimlere bakıldığında görünen köy “çoğu batar” kılavuz istemiyor. Bu isimlerdeki coinlere yatırım yapmak için gerçekten iyice araştırma yapmak lazım.

 CÜNEYT DİRİCAN

Yatırımcının ilgisini çeksin, sayıları binlerle ifade edilen coinler arasında hatırlanması kolay olsun gibi nedenlerle ilginç isimler verilmiş olabilir ancak kripto paralarda kullanım amacı yani üretim amacı çok önemli. Mesela sadece havacılık sektörünü hedefleyen ya da ödeme sistemlerinde kullanılmak için üretilen bir para aslında bir proje. Dolayısı ile bir projeye yatırım yaparsınız ve sonunda proje başarılı veya başarısız olur. Ama eğlence için üretilen, stratejik bir hedefi olmayan, biraz büyüsün birilerine satarız diye e-ticaret dünyasındaki çoğu girişim gibi düşünülen kripto paralara dikkat etmek lazım. Coinmarketcap.com sitesine göre 1.523 kripto para, 8.791 piyasası/borsası var. Hangi kripto para hangi piyasada işlem görüyor ve aktif iyice incelemek lazım. Bunu şu örnekler verebiliriz. Turkcell hisse senedi hem BİST’te hem NYSE’de işlem görüyor. Veya dolar/mark kotasyonunu Yeni Zelanda’da veya Frankfurt’ta ya da Rio’da bir trader’dan alabilirsiniz. Aynı finansal varlık farklı piyasalarda işlem görebilir. Öte yandan bu durum arbitraj imkânları da doğurabilir. Ancak kripto paralar gerçekten para ise bir süre sonra konvertibilitesi de gündeme gelecektir. Yani piyasalarda kabul görülebilirliği… Bu nedenle piyasa derinliği olan ve projesi güçlü duran kripto paraların keza bunlara hacim olarak daha fazla sahip olan borsaların ayakta kalacağını söylemek çok büyük bir kehanet olmayacaktır. Yukarıda dikkatli gözler dolar/mark gördü. İşte bu finansal bir kehanet örnek gerekirse.

Peki, bunu nereden bileceğiz?

Yerli ve yabancı bir sürü haber sitesi var blok zincirleri ve kripto paralar ile ilgili. Öncelikle oradaki haber akışlarını dikkatle takip etmek lazım. Sonrasında sanal dünyada birçok konuda detay ve genelde dedikodu bilginin dolaştığı forum siteleri. Tabii Chicago Borsasında vadeli Bitcoin kontratlarının fiyatı. Çünkü birçok kripto para Bitcoin ile çapraz kur üzerinden fiyatlanıyor. Aynen İsviçre Frank’ından Türk Lirası’na dönerken değerinin bulunması için baz para olarak doların kullanılması gibi. Tabii işlem yapılan aracının, borsanın sitesinde yer alan güncel haberler. Tabii haliyle yatırımcı soruyor. Volatilite İstanbul’un lodosu gibi. Heyecan arayan Şehir Hatları vapuru kaptanı gibi mendirek dışından gitmek istemiyoruz. Bitcoin saat içinde 1.000 dolar oynayabiliyor. Bir bakıyorsun 19.000, bir bakıyorsun 6.000, bir hafta sonra 11.500 dolar. Bunu nasıl takip edeceğiz? İşte esas konu burada ortaya çıkıyor. Küçük yatırımcının foreks piyasalarda, vadeli ve spot piyasalarda borsalarda yaşadığı temel sıkıntı. Asimetrik enformasyon sorunu. Yani Reuters, Bloomberg’e sahip trader ile 15 dakika gecikmeli hisse senedi fiyatı gören masum yatırımcı arasındaki bilgi seviyesi, derinliği farkı. Bu nedenle diğer finansal varlık yatırımlarında geçerli olan prensiplerin çoğu burası için de geçerli. Ya uzun vadeli yatırım ya da ‘stop loss’ seviyelerinde otomatik satış emirleri verilmesi, kredi ile asla açığa alım veya satım işlemine girilmemesi, kaldıraçlı kripto para işlemlerinden mümkün olduğunca uzak durulması ve en önemlisi yatırım tutarının (yumurtaların) tek sepete konulmadan yapılması gibi. Özetle portföy yönetim teorilerinin uygulanması. Öte yandan kripto paralar henüz birçok ülkede net olarak tanımlanmış değil. Para mı, ödeme sistemi mi, yatırım enstrümanı mı, emtia mı tanımı yok. Dolayısı ile mevzuatın yakın takibi de çok önemli. Diyelim ki Türkiye’de konu SPK tarafından sahiplenildi ve bunun foreks gibi bir finansal varlık işlemi olduğuna karar verildi. Bu tek başına yeterli değil. Çünkü Bitcoin’i ABD yasaklarsa haliyle fiyat çöküşü ister istemez Türkiye’de yasal bir finansal varlığın çöküşünü de getirecek. Hisse senetlerinde güzel olan taraf bir borsada işlem görmek için o ülkenin SPK muadilinden ve BİST muadili borsasından yasal olarak uygunluk almak gerekiyor. Oysa kripto paralar küreselleşmenin bizzat kendisi. Eleştirilen yanlarından biri olan muhatabı yok arkasında devlet yok aslında küçük yatırımcıyı da bu noktada etkiliyor. Küçük yatırımcı asimetrik enformasyona radyasyon gibi maruz kalıyor piyasalarda. Fakat tüm bunlar kripto paraların yokmuş gibi toptan imhasını veya yasaklanmasını gerektirmiyor.

Pink Floyd “The Wall”

Şimdi Türkiye’nin ilk internet bankacılığı tezlerinden birini yazmış ve elektronik para arzını ilk defa tanımlamış bir finans doktoru olarak yorumumuzu katalım. Elektronik para arzının tanımı dünyada ve Türkiye’de hâlâ konsensüs ile konulmuş değil. Bazı ülkelerin merkez bankası para arzı tanımlarında çok limitli olarak var. Avrupa Birliği’nin 1990’lardaki direktiflerinden bu yana bunu yapamadılar mesela. O zaman kripto paralardaki sorun şu. Kontrol edemediğiniz güç güç değildir. Yani arzı ne kadar, kim üretiyor, işlem hacmi ne kadar. Doğru ancak bir konu var. Mesela bizim 2013 yılında kabul ettiğimiz bir elektronik para ve ödeme sistemleri kanunumuz var. Ancak TCMB’de veya BDDK’da hâlâ Türkiye’de ne kadar e-para arzı var diye bir istatistik yok. Diyelim ki rakamlar henüz çok büyük değil. İşte kripto paraların da güzelliği burada devreye giriyor. Coinmarketcap.com sitesinde veya başka sitelerde hangi kripto paradan ne kadar üretildi, işlem hacmi ne kadar, market cap yani piyasa değeri ne kadar, kaç adet var hepsi küresel olarak görülebiliyor. Üstelik kripto teknolojisi nedeni ile de paranın özelliği kapsamlı taklit edilememe de son derece şeffaf. Sistemde kim ne kadar üretti bilgisi var. Onay almayan zincir zaten işleme sokulmuyor. Mesela Bitcoin Bitfinex piyasa değeri bu yazı esnasında 175 milyar dolar seviyesindeydi, 17 milyon adede doğru giden arzı ile yüzde 39 civarında bir pazar payına sahip. Toplam piyasa değeri ise kripto paralarda 450 milyar dolar civarında. Şimdi merkez bankalarının dünyadaki e-para hacmi ne kadardır diye sorsak bunu veren bir site yok. BIS yani Uluslararası Ödemeler Bankası’nda yani merkez bankaların bankasının sitesinde de bu veri yok. E o zaman kim daha şeffaf sorusunu merkez bankalarının ve regülatörlerin, yasa koyucu senatörlerin önce kendisine sorması gerekmiyor mu? Ki kripto paraların klasik bankacılık sistemine ve merkez bankacılığına belki de tehdit olarak görülmesinin nedenlerinden biri de bu. Bir örnek daha verelim empati yaparak. Yapay zekâ dünyada regüle değil; hatta Elon Musk, Japon Michio Kaku, Stephen Hawking yapay zekâyı uzaylılardan daha büyük bir tehdit olarak görüyorlar. Ama birçok ülkede gümbür gümbür yapay zekâ üzerine çalışılıyor.

Hafta sonu eski bir bankacı meslektaşımla tanıştım. Yılların kurumsal bankacısı gitarist olarak progressive rock yapan uluslararası tanınmış Nemrud grubunda çalıyor. Yabancı hayranlarının kendilerini Türkiye’nin Pink Floyd’u olarak tanımladığını söyledi. Kendisine ‘Vera’ gibi bir şarkı yaparlarsa mutlu olacağımı ilettim. Konuyu şöyle bağlayalım o zaman. Kripto para piyasasını küresel olarak regüle etmek çok kolay değil. Ama yok saymak da doğru değil. O zaman progressive olarak “Hey Teacher, leave us kids alone” diyelim.

Not: Her ne kadar kripto paralar henüz regüle edilmemiş olsa da biz kendi yazımızı regüle edelim ve diyelim ki “Bu yazıda yer alan yorumlar yatırım danışmanlığı önerisi veya kapsamında değildir, alınacak kararlardan yazarın ve Şalom’un sorumluluğu bulunmamaktadır”.