İsrail Devleti’nin Bağımsızlık Günü’nde 3 unutulmaz insana ödül

İsrail Devleti’nin kuruluşunun yıldönümü münasebetiyle İsrail’in İstanbul Başkonsolosu Shai Cohen tarafından verilen resepsiyonda yıllardır pek alışık olmadığımız bir tarzda büyük bir kadirbilirlik sergilendi.

Toplum
17 Mayıs 2017 Çarşamba

Dr. Akkan Suver*

Shai Cohen tarafından ülkemizin önemli şahsiyetlerinden Üzeyir Garih’e, İshak Alaton’a ve Jak Kamhi’ye başarı ödülü verildi. Garih ve Alaton vefat ettiğinden onların ödüllerini kızları aldı. Jak Kamhi’nin ödülünü ise oğlu Cefi Kamhi aldı.

Önce bilmeyenler için konuyu biraz açmam gerekir. Garih ve Alaton, Türkiye’nin önemli sanayicilerindendi. İkisi de Musevi orijinli Türk vatandaşıydı. Onları sıradan sanayici olarak değerlendirmek eksik olur, şık olmaz. Zira onlar Türkiye’nin istikrarına kendilerini adamış insanlardı. Avrupa Birliği-Türkiye ilişkilerinde emsalsiz hizmetleri olmuştu. Türkiye’nin batı ile ilişkilerinde ellerini daima taşın altına koyabilmiş ender kişilerdi. Demokrasi gönüllüsüydüler. Hizmetten hiç kaçmamışlar aksine kendilerini ülkemizin sıkıntılı anlarında vazifeli addederek görev üstlenmişlerdi. Aldıkları ödül, kızlarını duygulandırdı, bizlere de kadirbilir insanların hâlâ var olduğunu hatırlattı.

Jak Kamhi’ye gelince, Tanrı’ya şükürler olsun hayatta. Bu millete verdiği hizmetler devletin arşivlerindedir. 1974 yılında Kıbrıs harekâtımız dolayısıyla, Amerika Birleşik Devletleri’nin koyduğu ambargonun kaldırılması konusunda, Senato’da ve Kongre’de sarf ettiği çalışmalar insanüstüdür. Avrupa Birliği ile Türkiye ilişkilerindeki hizmetleri her türlü takdirin ve övgünün üzerindedir. Yahudilerin İspanya’dan ülkemize gelişlerinin 500. yıldönümünde Amerika’da, Avrupa’da, Türklerin misafirperverliğini kapı kapı gezerek anlatan Jak Kamhi’den başkası değildi. Hâsılı Türkiye’nin uluslararası alanda sayısız problemini çözen ve sıkıntılarını ortadan kaldıran efsane bir kişiliğin sahibi olan Jak Kamhi’ye verilen ödülü oğlu Cefi Kamhi alırken olağanüstü duyguluydu.

Jak Kamhi de, Üzeyir Garih de, İshak Alaton da evrensel şahsiyetlerdir. Onlar Türkiye’nin olduğu kadar insanlığın da yüz aklarıdır.

Bir resepsiyonu bir vefa bayramına taşıyan İsrail Başkonsolosu Shai Cohen’i kutluyorum.

Ve izninizle kendime de küçük bir pay çıkarıyorum. Hem Üzeyir Garih hem de Jak Kamhi, başkanlığını yaptığım Marmara Grubu Vakfının kurucu üyeleridir. Ve muhterem Jak Kamhi, Marmara Grubu Vakfımızın Onursal Başkanı’dır.

Hâsılı insanlık onlara borçludur. Dolayısıyla onlara ne yapılsa azdır.

* Marmara Grubu Vakfı Başkanı