ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mark Toner, Trump hükümetinin sadece antisemitizmi takip ve antisemitizmle mücadele etme amaçlı özel bir temsilci atayacağını açıkladı.
Bu görev, Trump ocak ayında başkanlık koltuğuna oturduğundan beri boş bulunuyordu. Geçtiğimiz perşembe günü JTA, Dışişleri Bakanlığı’nın yeni istihdam kurallarına göre, bir süre daha göreve biri atanmadığı takdirde bu pozisyona bağlı çalışan ekibin işten çıkarılabileceğini bildirmişti. Atanacak kişi küresel antisemitizmi takip edecek ve tüm ülkelere bununla nasıl mücadele edebilecekleri konusunda destek vermekle sorumlu olacak.
Cuma günü JTA’ya bir bildiri yollayan Toner, temsilciye bağlı ekibin işlerini kaybetmeyecekleri konusuna değinmese de ekibin tüm dünyada dini özgürlükleri korumaya devam edeceğini ve temsilci pozisyonu için adayları belirlediklerini açıkladı. Toner, atamanın ne zaman yapılacağını söylemedi. Dışişleri Bakanlığı’nda benzeri pek çok pozisyon halen boş bulunuyor.
Toner açıklamasında ayrıca, “Bakanlığımız, aralarında hiçbir engel konmadan dini gerekliliklerini yerine getirmek ve inanç gruplarının her türlü yargıdan korunmalarının da bulunduğu temel insani hakların ve değerlerin korunmasına devam etmeye adanmıştır. Bu görevleri yerine getiren kişi sayısına bir sınır getirilmesi veya ofislerin kapatılması söz konusu değildir. Bu görevlere getirilebilecek adaylar belirlenmiştir” dedi.
Toner’in JTA’ya yaptığı bu açıklama, pek çok politikacı ve Yahudi liderin Trump’a bu görevlere atama yapması yönünde çağrıda bulunmasının ardından geldi. Demokrat Parti’den iki milletvekili -New York Temsilcisi Nita Lowey ve Florida Temsilcisi Ted Deutch- yükselen antisemitizm ortamında bu görevin boş kalmaması gerektiğine dikkat çektiler. ABD’nin Birleşmiş Milletler eski Temsilcisi Samantha Power da Trump’a atama yapması çağrısında bulundu.
Çeşitli Yahudi kuruluşları da, Trump’ı, en son İra Forman’ın yerine getirdiği ve 2004 yılında meclisin tasarısını onaylayarak yarattığı bu pozisyonu boş bırakmaması konusunda uyardı.
Dünya Yahudi Kongresi, Avrupa’da ve tüm dünyada gittikçe artan antisemitizm olaylarının bir ABD temsilcisine ne derece ihtiyaç duyulduğunun ispatı olduğunu belirtti. İnkâr ve İftira ile Mücadele Birliği de, bu pozisyonun yaratılmasının Yahudi nefreti ile mücadelede bir dönüm noktası olduğunu belirterek, Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’dan bu görev boştayken, bakanlığının antisemitizmle nasıl savaşmayı planladığını netleştirmesini istedi.