Yakınlar yakında mı?

Tülay GÜRLER KURTULUŞ Köşe Yazısı
3 Ekim 2012 Çarşamba

Yakınlarınız yakınınızda mı?

Ailenin bireylerinin veya uzak yakın tüm akrabaların yakında  bir yerlerde olması büyük nimette aslında.

Biz Rumeli göçmeni bir aileyiz.

Hayatımız yollara dökülmekle ve yollara çıkanları beklemekte geçti.

Büyük teyzem Kosova’da yaşıyor. Bir zamanlar ki Yugoslavya...

Yaşanan onca dert, zorluk, halkın çektiği sıkıntılar hep televizyondan izlenen ayrıntıları insanlar için, bizim içinse hayatın sonu gibiydi.

Uzaktaydılar, uzataydın.

Soracak, doğru bilgi alacak kimse yoktu etrafımızda.

Sonra savaş bitti.

Uzaklar yeniden yakın oldu.

Kavuştuk, görüştük.

Aradaki bin altı yüz kilometre, bir saat on beş dakikaya indi uçakla.

Yine de başka ülke, yine de bir beş çayına, bir aksam oturmasına gitmek için uzak...

Dayım Brüksel’de yaşadı yıllarca.

Yaz demek onun ailesiyle birlikte gelmesi demekti.

Bütün kış onlarsız geçerdi.

Yaz olup da geldikleri zaman bayramdı bizim için.

Geldikleri gün geri sayım başlardı aile büyüklerine.

Kaç gün kaldı gitmelerine diye dertlenirlerdi.

Hasret zor iştir.

Yakınlar uzaktaysa.

Sağlık var, hastalık var.

Hayat bavul hazırlamakla, bilet almakla, yollar kat etmekle geçmese keşke.

Tabii yine de sağlık olsun önce.

Annem der ki birine kötü bir temennide bulunacaksa insan evladın uzağa evlensin, desin.

Doğru.

Anneye, babaya yakın olmak, onların derdine hemen ilaç olacak kadar yakınlarında olabilmek büyük bir şanstır gerçekten.

Bizim ailenin diğer bölümü de Cenevre’dedir.

Halam, çocukları...

Eniştem Birleşmiş Milletlerde çalıştığı için oradan dönmediler hiç.

Ancak yaz tatillerinde buraya geldiler.

Biz kuzenler ne kadar değiştiğimizi, neler yaşadığımızı hep senede bire saklardık.

Yakınlar yakındıysa hayatın en büyük lüksü sizin demektir.

Hayatı planlayamadığımızda yine de şükretmek düşüyor bize.

En azından maddi ve manevi uzaklara yetişebilecek gücümüz varsa bu da çok büyük lüks.

Yakın olmak, aile olmak, YAKINDA olmak en büyük hazine.