Asara Betevet Orucu

Babil Kralı Nebukadnezar’ın Kudüs kuşatması, 10 Tevet günü başlamış; I. Bet Amikdaş’ın yıkılması ve Yahudiler’in sürgün edilmesiyle sonuçlanmıştı. Bu acı olayın anısına tutulan Asara Betevet Orucu, bu yıl 17 Aralık Cuma, gün doğuşuyla başlayıp, aynı günün akşamı yıldızların çıkmasıyla son buluyor

Nazlı DOENYAS Kavram
15 Aralık 2010 Çarşamba

“Dördüncü, beşinci, yedinci ve onuncu ayların oruçları...”(Zekeriya 8:19).

10 Tevet’ten, bir oruç günü olarak ilk defa burada bahsedilmiştir. Ayların birincisi, Yahudiler’in Mısır’dan çıktığı Nissan ayı olarak kabul edildiğinde onuncu ay, Tevet ve onuncu ayın orucu da 10 Tevet-Asara Betevet Orucu’dur. (Dördüncü ayın orucu Şiva Asar Betamuz, beşinci ayın orucu Tişa BeAv, yedinci ayın orucu Yom Kipur.)

Sahte Peygamberler

M.Ö. 588’lerde Babil’de yaşayan Yahudiler arasındaki sahte peygamberler, Kudüs’teki Tapınağın hiçbir zaman yıkılmayacağını ve Yahudi halkının hiçbir zaman İsrail topraklarından sürülemeyeceğini iddia ediyorlardı. Bu sahte peygamberler yalan kehanetlerde bulunurken, Tanrı’nın gerçek peygamberleri, özellikle Yeruşalayim’de yaşayan Peygamber Yeremya, İsrail halkının düştükleri kötü yoldan dönmeleri ve tövbe etmeleri için uğraşıyordu. Halkı, günahkâr bir şekilde yaşamaya devam etmelerinin korkunç sonuçları hakkında uyarıyor, bu gidişatın neticesinde Tapınağın yıkılacağını ve Yahudi halkının İsrail topraklarından sürüleceği tehlikesini haber veriyordu. Yeremya’nın uyarılarına kulak asmayıp sahte peygamberlere inanmayı tercih eden halk, tövbe etmekten kaçındı ve günah içinde yaşamaya devam etti.

Acı Gerçek

Sonunda ‘gerçek’ Peygamberlerin öngördükleri gibi,10 Tevet günü Kudüs, Babil Kralı Nebukadnezar tarafından kuşatılmaya başlandı. O zaman Tanrı,  Yeremya Peygamber’in ‘gerçek’ peygamber olduğunu ve bütün kehanetlerinin de ‘gerçek’ olduğunu, tüm halkın vakit geçirmeden öğrenmesini istedi. Bunun için Tanrı, kuşatmanın başladığı gün, Babil’deki Yehezkel Peygamber’e o gün olanları teker teker iletti. Bu şekilde, Babil’deki herkes bu trajik olayı anında öğrenecekti. Sözüne inandıkları ‘peygamberlerin’ sahteliğini idrak edecek ve Tanrı’nın isteğine karşı gelip tövbe etmedikleri için ne kadar korkunç bir hata ettiklerini sonunda fark edeceklerdi.

“Sürgünlüğümüzün dokuzuncu yılı, onuncu ayın onuncu günü Tanrı bana şöyle seslendi:  Ey insanoğlu, bu günü, bu günün tarihini tam olarak yaz. Çünkü Babil Kralı tam bu gün Yeruşalayim’i kuşatmaya başladı”(Yehezkel 24:1)

Kudüs kuşatmasından, Krallar Kitabı’nda da bahsedilir: “Hizkiya’nın krallığının dokuzuncu yılında, onuncu ayın onuncu günü, Babil Kralı Nebukadnezar bütün ordusuyla Yeruşalayim önlerine gelip ordugâh kurdu. Kentin çevresine rampa yaptılar” (II. Krallar 25:1)

10 Tevet günü başlayan Kudüs kuşatması, I.Bet Amikdaş’ın yıkılışına ve Yahudi halkının sürgününe yol açan korkunç olaylar zincirinin birinci halkasını oluşturduğu için, tam olarak bu günde oruç tutulur.

Tam olarak bu günde Beetsem Ayom Aze

 

Asara Betevet,  bu seneki gibi Cuma gününe denk gelebilen tek oruç günüdür ve Cuma günü, tam gününde tutulur. Çünkü Yehezkel’in Kitabı’nda açık olarak “Tam olarak bu günde- Beetsem ayom aze” olarak belirtilmiştir. Yahudi takviminin hesaplanmasına göre Asara Betevet hiçbir zaman Şabat Günü’ne düşmez ama düşseydi bile, oruç tam olarak ‘o günde’ tutulurdu, aynen Yom Kipur’da olduğu gibi.

Asara Betevet orucu; Tsom Gedalya, Şiva Asar Betamuz ve Ester Orucu gibi, ‘alot haShachar’ şafak vakti, gün doğarken başlar ve yıldızlar çıkana kadar devam eder. Bir gece önce, yatana kadar yemek içmek serbesttir.

Bu sene 10 Tevet, Cuma gününe rastladığından, Şabat’a oruçlu olarak girilir, Arvit sonuna kadar oruç tutulur, Şabat Kiduşu yapılır ve ancak Kiduş’tan sonra yemek yenir.

Asara Betevet 2010

10 Tevet –Asara Betevet orucu, Babil Kralı Nebukadnezar’ın Kudüs’ü kuşatmaya başlamasının anısına tutulur. Rav Ariel Bar Tzadok, bu günü, yüzyıllar boyunca tüm dünya Yahudileri’nin ortak ruhunda açılan bir yara olarak tanımlar. Ancak, birçok yara gibi, bu yara da iyileşme yoluna girdikten sonra, artık eskisi kadar sıkıntı vermeye devam etmez. Gerçeği kabul etmek gerekirse, bu gün,  asırlar sonra, Nebukadnezar’ın kuşatması, bize o dönemlerde yaşamış Yahudiler için olduğu kadar büyük bir şok hissettirmekten çok uzaktır. Günümüzde, yakın tarihte yaşanan sıkıntılar ve kişisel kaygılar, geçmişteki acı hatıraların yerini almaktadır. Rav Ariel bu kopukluğun gerçek bir utanç kaynağı olduğunu ifade eder. Çünkü 10 Tevet’in bir oruç günü olmasına götüren şartların aynıları, aynı psikolojik, spiritüel, sosyal ve politik düşüncesizlik ve umursamazlık, günümüzde de mevcuttur. Bütün bilge kişilerin öğretisi, trajik olayları engellemenin ilk şartının, ona yol açan etkenlerin teşhis edilebilmesidir. Yıllar, hatta asırlar boyu, Tanrı Yahudi halkı’nı en büyük spiritüel kurallardan biri hakkında sürekli uyarmıştır. Rav Ariel’in de sözünü ettiği, Pirke Avot’taki bu önemli kural “Lepum Tzaara Agra - Kişi,  gösterdiği çabaya uygun olarak ödüllendirilecektir.”  Bunun anlamı ise, herkesin bu dünyadaki kendi kişisel ‘cennet’ veya ‘cehennemini’ yine kendisinin yarattığıdır.

 

Önemli Not: Yazıda kısa bir özet olarak verilmiş olan bilgiler, okuyucuya bu konular hakkında fikir vermek amaçlıdır. Cemaatlerin farklı gelenekleri ve uygulamaları olabildiği için Özel Günler ve uygulamalar hakkında en doğru ve detaylı bilgiler için, cemaatin kendi Rabi’lerine başvurması gerekir.