Kokusu İsviçre`de çikan baliklar!

Vedat LEVENT Köşe Yazısı
9 Ocak 2008 Çarşamba

Kokusu İsviçre’de çıkan balıklar!
FIFA’nın çifte standardı demiştim geçtiğimiz hafta sizlere...
Bu yazının üzerinden henüz yedi gün geçti geçmedi, iki yeni gelişme daha oldu. Mutlaka takip etmişinizdir.
Bunların ilki FIFA’nın Dünya Futbol Almanağı 2006 sayısında Türkiye’nin iki resmi dili olduğundan bahsedilmesi olayı.
İkincisi ise, FIFA Basın Sözcüsü’nün, Türkiye’deki olayın 1985 Heysel faciasından beri FIFA’nın uğraşmak zorunda kaldığı en kritik ikinci olay olduğu iddiası.
İki konuyu da kısaca inceleyelim şimdi…
Birinci olayda İ s v i ç r e l i FIFA’nın Türkiye’nin bel altına çalıştığını açık bir şekilde görüyoruz. Kurumun sözcüsü, yaptığı savunmada, belki de hatasından da büyük laflar sarfettiğinin farkında değil. Bu savunmadan sonra, yapılan hatanın açıkçası masum bir dikkatsizlikten ileri geldiği şahsıma pek inandırıcı gelmiyor.
Savunma şöyle: "Yapılan dikkatsizlikten kitabın editörü sorumludur. Kendisi Türkiye hakkındaki bilgiyi CIA’in resmi sitesinden almıştır." Şu sözleri söyleyen sözcü, eklemeyi de ihmal etmiyor. Türkiye’nin İsviçre maçında yaptıkları, FIFA’nın uğraştığı en kötü ikinci davadır. Burada biz bir ekleme yapalım, yani 30 küsur insanın hayatını kaybettiği Heysel faciasından sonra uğraşılan en kötü dava demeye getiriyor lafı bu sevgili İ s v i ç r e l i…
Önce şu almanak olayı :
Sevgili FIFA ;
1) Bir ülke hakkında en sağlıklı bilgiyi o ülkenin .gov uzantılı resmi sitelerinden almak varken neden CIA’in sitesini kullanırsınız?
2) CIA’in sitesine bu olayı merak edip de giren birçok Türk gibi ben de "bahsedilen" sayfanın Türkiye’de konuşulan diğer diller bölümünde, "bahsedilen" dili gördüğüme göre, siz ne amaçla bu işi yapmışınızdır? Zira CIA’in olayda bir günahı bulunmamaktadır.
Bel altına ikinci darbe şu FIFA’nın uğraştığı ikinci büyük "dava" konusu... Bizim İsviçre maçı gelmiş, dünya tarihinde Heysel faciasından ve 1989’daki Brezilya-Şili maçında bir kalecinin yaralanması vakasından sonra gerçekleşen en dramatik olay olmuş…
Şu çifte standarda bakınız… Roma’da Galatasaray oyuncularının sistematik dövülmesi ile aynı kefeye konulması gereken bir olay ne kadar büyütülüyor?
Tabi ki büyütülür!!! Pek tabi ki…
Eğer sizin federasyonunuz uyuyorsa, Spordan Sorumlu Devlet Bakanı’nız uyuyorsa, kamuoyunuz uyuyorsa, Şenes Erzik’iniz uyuyorsa, onlar ellerini kollarını sallaya sallaya atarlar da tutarlar da…
Canları çeker, giderler güneydoğunuza noktalı sınır işaretlerinden kafalarına göre bir devletçik kondururlar, giderler ülkenin temeline bomba yerleştirirler… Ondan da sıkılırlar, giderler iki takım oyuncularının da karıştığı bir kavgayı 30 kişinin öldüğü Heysel’e yakın bir olay olarak değerlendirirler.
Şu biricik eğlencemiz futbola da etnik politik bir sohbet kattınız ya, daha ne diyelim size…
Yok sevgili İ s v i ç r e l i l e r… Buraları sahipsiz değil. Ceza elbet çekilecek ancak hakkaniyete dayalı olarak çekilecek.
Ancak şuna tüm kalbimle inanıyorum sevgili okuyucular… FIFA çifte standart yapıyor!
Açıkçası bu topraklarda maçların masa başında bitirildiğini düşünenlere bir öneride bulunmak isterim… Yüzünüzü Edirne’den öteye dönün…
Zira balık B A Ş T A N kokar.