Ağaçların Bayramı Tu Bişvat

Ağaçların Bayramı olarak da bilinen Tu Bişvat Bayramı, bu yıl 31 Ocak Çarşamba günü kutlanacak. Tu Bişvat Bayramı, tarımla ilgili birçok mitsvanın başlangıç tarihi olduğu için geleneksel olarak birçok meyve yenir.

Nazlı DOENYAS Kavram
24 Ocak 2018 Çarşamba

Yılların değiştiği Roş Aşana -Yılbaşı-1 Tişri- dünya yaratıldığından beri vardı. 1 Nisan ise, ayların yılbaşıdır. Yahudilerin Mısır’dan çıkıp özgür bir ulus olduktan sonraki ilk ayları, Tora’da da ayların başı (Şemot:12:1) olarak belirtilir. 1 Elul, hayvanlar için ondalık verginin hesaplandığı yılbaşıdır.

Tu Bişvat ise, meyve veren ağaçların yılbaşıdır. Tora’da ağaç ve meyvesi ile ilgili mitsvaların doğru olarak uygulanabilmeleri için bir başlangıç özelliği taşır.

Tu Bişvat, tarımla ilgili birçok mitsvanın başlangıç tarihi olduğu için, geleneksel olarak bu günün anısına birçok meyve yenilir.

Oluşmuş her geleneğin altında, bu geleneğin oluşmasına ve yerleşmesine yol açan sebepler görülür. Yüzyıllar boyu bilgeler, Tora ile bayramlar ve gelenekler arasındaki bağlantıları incelemişler, farklı yorumlar dile getirdilerr. Tora öğretilerinin, yorumlanabildiği takdirde, her çağ ve zamana uygulanabilir nitelikte olduğunu görmüşlerdir. Tora’nın, Tu Bişvat’tan bahsetmediği halde, birçok yerinde ağaç ile insanı karşılaştırdığı görülür.

Bu sene, 14 Şevat akşamı, (30 Ocak Salı akşamı) kutsal topraklarda yetişen meyveleri, Tanrı’ya onları yarattığı için şükretme berahalarını söyleyip yedikten sonra durup biraz düşünelim.

“İnsan kırın ağacıdır”(Devarim 20:19). Bizler toplumda nasıl bir ağacız?

Köklerimizle toprağa,  toplumumuza, tarihimize, dönemsel heves ve eğilimlerle yıkılmayacak şekilde sıkı sıkıya bağlı mıyız?

Susuz kalıp kurumamak, yönümüzü şaşırmamak için, yaşamımızı devam ettirebilmek için gerekli suyumuzu, Tora’yı yeteri kadar alabiliyor muyuz?

Bilgimizi, Tora öğretilerimizi, hareketlerimize, yaşantımıza da yansıtabiliyor muyuz, yoksa sadece kuralları ve felsefesini öğrenmekle mi yetiniyoruz?

Ruhumuzun nefes alabilmesi için gereken havayı, maneviyatı sağlayabiliyor muyuz?

Sağlığımız ve gelişimimiz için gereken ateşi, sıcaklığı, ona yakın yaşayarak, ait olduğumuz toplumdan ve çevreden edinebiliyor muyuz?

Bunların üstünde biraz düşünerek, aslında birçok derin mesaj içeren Tu Bişvat Bayramı’nın en azından bu mesajlarının kalplerimizde ufak tohumlar ekmesini ve zamanla tomurcuklanıp meyve vermelerini sağlayabiliriz.

TU BİŞVAT SEDERİ

İstanbul Sefarad cemaati adetlerine göre Tu Bişvat Sederi’nde, 14 Şevat’ı 15 Şevat’a bağlayan akşam - bu sene 30 Ocak Salı gecesi- yemekten ve Birkat Amazon’dan hemen sonra, yemek masası Kutsal Topraklarda yetişen buğday, arpa, üzüm, hurma, nar, zeytin, incir başta olmak üzere türlü meyvelerle donatılır.

ŞEEHEYANU -O zamana kadar henüz yemediğimiz meyve çeşitleri varsa, bunları Tu Bişvat’ta yemeye özen gösteririz. Böylece Şeeheyanu berahasını da söylemiş oluruz. Şeeheyanu berahasını, o meyveye ait kendi berahasını söylemeden önce söyleriz. “Baruh Ata Ad. Elo-Enu Meleh Aolam Şeeheyanu Vekiyemanu Veigianu Lazeman Aze” (Kutsalsın Sen Tanrı’mız, Evrenin Kralı, çünkü bizi yaşattın, ayakta tuttun ve bugünlere eriştirdin)

1- BUĞDAY: Herkes buğdayı temsilen eline bir kurabiye alır ve ona özgü berahayı söyler: “Baruh Ata Ad. Elo-Enu Meleh Aolam Bore Mine Mezonot” (Kutsalsın Sen Tanrı’mız, Evrenin Kralı, yiyecek çeşitlerini yaratan). Ve kurabiyeyi yer.

2- ZEYTİN: Evin sahibi bir zeytin alıp, duasını söyler: “Baruh Ata Ad. Elo-Enu Meleh Aolam Bore Peri Aets” (Kutsalsın Sen Tanrı’mız, Evrenin Kralı, ağacın meyvesini yaratan), ve zeytini yer.

3- HURMA: Masada bulunanlardan birine hurma verilir. Duasını söyler: “Baruh Ata Ad. Elo-Enu Meleh Aolam Bore Peri Aets” (Kutsalsın Sen Tanrı’mız, Evrenin Kralı, ağacın meyvesini yaratan) sonra hurmayı yer.

4- ÜZÜM: Masadakilerden birine kuru veya yaş üzüm verilir. Duasını söyler: “Baruh Ata Ad. Elo-Enu Meleh Aolam Bore Peri Aets” (Kutsalsın Sen Tanrı’mız, Evrenin Kralı, ağacın meyvesini yaratan) sonra yer.

5- KAŞER ŞARAP veya ÜZÜM SUYU: Herkes eline bir bardak kaşer şarap alır ve onun duasını söyler: “Baruh Ata Ad. Elo-Enu Meleh Aolam Bore Peri Agefen” (Kutsalsın Sen Tanrı’mız, Evrenin Kralı, bağın meyvesini yaratan), sonra içer.

6- İNCİR: Masada bulunanlardan birine incir verilir. Önce, Şir Aşirim’den (Ezgiler Ezgisi), “Tseena Urena Benot Tsiyon Bameleh Şelomo Baatara Şeitera Lo İmo Beyom Hatunato Uvyom Simhat Libo ve Ateena Haneta Pagea Veagefanim Semadar Natenu Reah, Kumi Lah Rayati Yafati Ulhi Lah”, sonra meyvenin kendi berahasını: “Baruh Ata Ad. Elo-Enu Meleh Aolam Bore Peri Aets”(Kutsalsın Sen Tanrı’mız, Evrenin Kralı, ağacın meyvesini yaratan) söyler ve sonra inciri yer.

7- NAR: Masadakilerden birine nar verilir. Önce, Şir Aşirim’den, “Kehut Aşani Siftotayih Umidbareh Nave, Kefelah Arimonrakateh Mibaad Letsamateh”, sonra meyvenin kendi berahasını: “Baruh Ata Ad. Elo-Enu Meleh Aolam Bore Peri Aets” (Kutsalsın Sen Tanrı’mız, Evrenin Kralı, ağacın meyvesini yaratan) söyler ve sonra narı yer.

8- BADEM, FINDIK, PORTAKAL, ELMA, CEVİZ vb: Henüz AETS berahasını söylememiş kişilere diğer ağaç meyveleri verilir, bu kişiler: “Baruh Ata Ad. Elo-Enu Meleh Aolam Bore Peri Aets”(Kutsalsın Sen Tanrı’mız, Evrenin Kralı, ağacın meyvesini yaratan) berahasını söyler ve sonra badem, fındık, portakal veya diğer ağaç meyvelerinden yer.

9- ELMA: Elma yeneceği zaman, önce Şir Aşirim’den “Ketapuah Baatse Ayaar Ken Dodi Ben Abanim, Betsilo Himadti Veyaşavti Ufiryo Matok Lehiki”, sonra meyvenin kendi berahası, “Baruh Ata Ad. Elo-Enu Meleh Aolam Bore Peri Aets”(Kutsalsın Sen Tanrı’mız, Evrenin Kralı, ağacın meyvesini yaratan)   söylenir ve elma yenir.

10- CEVİZ: Önce Şir Aşirim’den:  “El Ginat Egoz Yaradti Lirot Beibe Anahal, Lirot Afareha Agefen Enetsu Arimonim, Lo Yadati Nafşi Samatni Markevot Ami Nadiv”, ardından kendi berahası: “Baruh Ata Ad. Elo-Enu Meleh Aolam Bore Peri Aets” (Kutsalsın Sen Tanrı’mız, Evrenin Kralı, ağacın meyvesini yaratan) söylenir ve ceviz yenir. 

11- TOPRAKTA YETİŞEN MEYVELER: Ağaç meyvelerinin dağıtımı bittikten sonra sıra toprakta yetişen meyvelere gelir: muz, havuç, karpuz, kavun veya onlara benzer leblebi, yerfıstığı alınır, berahası söylenir: “Baruh Ata Ad. Elo-Enu Meleh Aolam Bore Peri Aadama” (Kutsalsın Sen Tanrı’mız, Evrenin Kralı, toprağın meyvesini yaratan), sonra yenilir.

12- ARPA: Bira ile “Baruh Ata Ad. Elo-Enu Meleh Aolam Şeakol Niya Bidvaro” (Kutsalsın Sen Tanrı’mız, Evrenin Kralı ki her şey sözü ile oluştu) söylenir ve sonra içilir. Bu beraha masadaki çikolata, şeker, içecek çeşitleri için de söylenir.

13- MEYVELERİN KOKUSU: Limon veya etrog ile, “Baruh Ata Ad. Elo-Enu Meleh Aolam Anoten Reah Tov Baperot” (Kutsalsın Sen Tanrı’mız, Evrenin Kralı, meyvelere iyi koku veren) sonra koklanır.

Kısa Kısa TU BİŞVAT

İsmi: Şevat Ayı’nın 15’i anlamına gelir.

Çıkış Yeri: Kutsal Kitap, İsrael topraklarındaki ağaçların, ekildiği ilk üç yıl içinde meyvelerinin yenmesini yasaklar. Dördüncü yılın meyvesinden Bet Amikdaş’a sunu getirilir. Beşinci yıldan itibaren ağacın meyvesi serbestçe yenebilir. Çiftçilerin başlangıç yılını hesaplayabilmeleri için rabiler 15 Şevat’ı, gerçekten ekildikleri tarihe bakmaksızın tüm ağaçlar için genel bir doğum günü olarak sabitlemişlerdir.

Neden 15 Şevat: Kabul görülen Hillel görüşüne göre, yağmurların toprağı ve ağaçları suya doyurması, ağaçların artık topraktan su almayı bırakıp, kendi öz suları ile beslenmeye başlamaları, 15 Şevat tarihinde başlar.

Yahudi Astrolojisi ve 15 Şevat: Yahudi Astrolojisine göre, Şevat Ayı, kişinin, maneviyattan ne kadar uzak olursa olsun, Tanrı’ya yakınlaşabileceği, geçmişte günah işlemiş olsa da bunlardan koparak yenilenebileceği, arınabileceği bir aydır. Bu arınma da, ‘Su-Tora’ya dönüş ile gerçekleşecektir. Bu inanışın kökü Moşe Rabenu’nun, son konuşmasına dayanır. Yahudi geleneklerine göre, Moşe,  beş haftada açıklamasını tamamladığı son kitap, Devarim’i anlatmaya, Şevat Ayı’nın 1’inde başlar. İnanışa göre, orada olan ve Moşe’yi dinleyen ortalama bir insan, Şevat Ayı’nın 15’inde (Tu Bişvat),artık kendindeki manevi gelişmeyi hissetmeye başlamıştır bile. Bu da Tu Bişvat’ın insanın gelişimi için ne kadar önemli bir tarih olduğunu doğrular.

Yine Yahudi Astrolojisine göre,15 Şevat, Tanrı’nın yargı ile merhamet özelliklerinin birleştiği bir gündür. Tüm meyve veren ağaçların yılbaşı olan bu gün, Adem’in işlemiş olduğu yasaklanmış Bilgi Ağacı’nın meyvesinden yeme günahının da düzeltileceği gün olarak ifade edilir.

Günümüzdeki anlamı: Meyve ağaçlarının, Tanrı’nın sınırsız cömertliğinin, iyiliğinin ve lütfunun göstergesi olması, ‘yemek’ gibi fiziksel bir olayın, söylenen berahalarla (Tanrı’ya şükür duaları) kutsal bir hale getirilmesi, bu şekilde fiziksellik ile spiritüelliğin birleştirilmesi.

Ne yapılır: Masada özellikle Erets Yisrael’in mübarek kılındığı meyvelerin; buğday, zeytin, hurma, üzüm, incir, nar bulundurulmasına özen gösterilir. Ayrıca ağaçta yetişen ve toprakta yetişen meyveler, kaşer şarap, ve bunların dışındaki kategorideki yiyecekler (ağaçta veya toprakta yetişmeyen ürünler, şarap dışındaki içecekler, çikolata, şeker, tatlılar vb) berahaları söylenerek yenilir. O sezon henüz tadılmamış bir meyve ilk defa yenilerek Şeeheyanu  berahası söylenir. Ayrıca Tu Bişvat’ta geleneksel olarak ağaç dikilir.

Ne yapılmaz: Tu Bişvat bir bayram günü olduğundan, dualarda Tahanunim (Yakarışlar) bölümü okunmaz, bu günde ( 31 Ocak Çarşamba) oruç tutulmaz.

 

Yedi meyve yedi mesaj

Buğday: Bilgelerimiz, Pirke Avot’taki buğdayın önemine dikkat çeker (Pirke Avot 3:21):  “Un yoksa Tora da yoktur; Tora yoksa un da yoktur. “

Arpa: Pesah zamanında Omer sunusu (yeni hasattan verilen arpa sunusu) Bet Amikdaş’a getirilerek ilkbahar hasadının başlangıcı sembolize edilirdi.

Üzüm (gefen - kelimenin tam anlamıyla üzüm asmaları): Üzümlerin şarap haline dönüşümü, insanlığın üzüm kullanma biçimine bağlı olarak kendisini yükseltmeye ya da kendini alçaltmaya karar verme ve seçme yeteneğini yansıtır.

İncir: Bir ağaçtaki bütün incirlerin hepsi aynı anda  olgunlaşmazlar, her gün içlerinden birkaçı olgunlaşır. Bu nedenle, ağaçta ne kadar uzun süre aramaya devam edilirse o kadar çok sayıda olgun incir bulunur. Aynısı Tora için de geçerlidir:  “Bir insan ne kadar çok çalışırsa, o kadar çok bilgi ve bilgelik bulur.” (Eruvin 54a).

Nar: Midraş’a göre narın içindeki taneler, Tora’daki 613 mitsva sayısına eşittir.

Zeytin: “Zeytin ağacının yaprakları yaz ya da kış hiç dökülmediği gibi, Yahudi halkı da hiç bir zaman dökülüp bir kenara atılmayacaktır. Ne bu dünyada, ne de  gelecek dünyada.” (Menahot 53b).

Hurma: Tora, d’vash-bal kelimesini kullanırken, burada hurma balının söz konusu olduğu anlaşılmaktadır, çünkü hurma sıklıkla bir tür bal yapmak için kaynatılır. “Dürüst/sadık olan, hurma-palmiye ağacı gibi büyüyüp gelişecek” (Teillim 92:13), çünkü kutsal davrananlar, Tanrı’nın Gözünde tatlıdır.

 

**Tu Bişvat’ın ABC’si, Tu Bişvat Felsefesi, Tu Bişvat Sederi Dualarının uygulamalı Videosu: http://www.sevivon.com/index.php?option=com_content&task=view&id=2822#Content

Önemli Not:  Yazıda kısa bir özet olarak verilmiş olan bilgiler, okuyucuya konu hakkında fikir vermek amacıyla; www.chabad.org, www.ou.org, aish.com, morashasyllabus.com, www.jewishtreats.org  sitelerinden, Inside Time, The Book of Our Heritage, Time Pieces, ve GÖZLEM’in  El Gid Para El Pratikante, Teilim, Pirke Avot; Yahudilik Ansiklopedisi kitaplarından ve Ortaköy Etz-Ahayim Sinagogu Tu Bişvat Rehberi’nden derlenerek hazırlanmıştır.  Cemaatlerin farklı gelenekleri ve uygulamaları olabildiği için özel günler ve uygulamalar hakkında en doğru ve detaylı bilgiler için, cemaatin kendi rabilerine başvurması gerekir.

 

*Katkıları için Rav İzak Peres’e teşekkür ederiz.

ŞARKI ŞABAT’I

ŞABAT ŞİRA- 27 Ocak Cumartesi

Beşalah Peraşasının okunduğu Şabat, Şabat Şira-Şarkı Şabat’ı oarak adlandırılır.

Bu gün okunan haftanın peraşası (Tora bölümü), Beşalah, Yahudiler’in Kızıl Deniz’i geçtikten sonra Tanrı’ya olan minnettarlıklarını dile getirip Tanrı’yı övmek için söyledikleri şarkı- Şirat Ayam- denizin şarkısından bahseder. Bu şarkı her gün sabah dualarında Sidur kitabından okunur. Ayrıca yılda iki kere direkt Sefer Tora’dan okunur. Birincisi; Kızıldeniz’in yarılış ve şarkının yazılış yıldönümü olan- Pesah’ın yedinci günü. İkincisi ise Şabat Şira günü.