Tetsave - Kurtuluş nereden gelir?

Rav İzak ALALUF Köşe Yazısı
13 Şubat 2019 Çarşamba

Purim yaklaştıkça onunla ilgili öğretileri konuşmak gerekir. Tanrı’nın dünyayı idare etme yollarını öğrenirken bazen O’nun kılık değiştirmiş olduğunu görürüz. Bu bir kerelik midir yoksa O’nun yollarından biri midir? Bizler burada bunun Tanrı’nın kainatı idare etme yöntemlerinden biri olduğunu görmeye çalışacağız. Megila’nın verdiği en önemli derslerden biri de budur. Tanrı Megila’da en iyi kıyafet değiştirendir hatta ismi bile burada geçmemektedir. En zor anda Mordehay Ester’e harekete geçmesi uyarısını yaparken bile eğer o harekete geçmezse kurtuluşun ‘başka bir yerden geleceği’ imasında bulunulur. Elbette ki kurtuluş Tanrı’dan gelecektir ama bu konuda bir belirtme yapılmamıştır. Ester’in Yahudilerden istediği oruç kuşkusuz Tanrı’ya yaklaşmak ve teşuva yapmak içindir ama bu konuda Ester’in de açık bir söylemi mevcut değildir. Tanrı’nın bu gizliliği bayramlar içinde Purim bayramına TaNaH kitapları  içinde de Ester kitabına özel bir yer vermektedir. Eğer Megilat Ester olmasaydı Tanrı’nın sadece açık mucizelerini görebilme imkanına sahip olacaktır. Ama biz bu sayede Tanrı’nın gizli mucizeler yolu ile kainatı yönettiğini görebilmekteyiz. Bu aynı zamanda Ester’in de öz niteliğidir.

Gemara Masehet Hulin 139/B’de bu ifade açıkça yer alır: “Ester min aTora menayin? Veanohi aster astir – Tora’dan Ester’e yönelik ima nerededir? Ve Ben yüzümü kesinlikle gizleyeceğim.” Devarim kitabının sonlarında Tanrı Moşe’nin vefatından sonra halkın yabancı ilahların ardından gideceği ve Kendisi ile yaptıkları anlaşmayı ihlal edecekleri konusunda uyarıda bulunur. Tanrı o gün yüzünü bizlerden tamamen gizleyecektir. Başka bir deyişle Tanrı sahnenin ön cephesinden çekilecek ama tarih sahnesinde var olmaya devam edecektir.  Talmud Yeruşalmi Sanhedrin faslı sayfa 28’deki ifade bunu açıkça betimlemektedir.

“Rabi Yaakov bar Abaye, Ribi Aba’nın ismiyle şuradan öğrenir: Ve yüzünü Yaakov ailesinden gizleyen Tanrı’yı bekledim ve O’nu ümit ettim. Dünyada kutsal ve mübarek Tanrı’nın Moşe’ye “o gün yüzümü tamamen gizleyeceğim” dediği andan daha ağır bir an yoktur ve o andan itibaren O’nu ümit ettim.”

Tanrı’nın yüzünü gizlemesi oldukça zorlu bir durumdur. Ama bu durum Tanrı’yı ümit etme ve O’nun nerede gizlendiğini açığa çıkarma sınavını ve beklentisini uyandırmayı talep eder. Bu durum TaNaH çağının bitiminden beri süregelen kendi çağımızı yansıtmaktadır.

 

 

 

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün